Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 170

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 170 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 170

1. a) Ahmet Haşim’in şiirle ilgili görüşlerinden hareketle Bir Günün Sonunda Arzu şiirinde anlamın mı, ahengin mi öne çıktığını gerekçesiyle açıklayınız.

  • Cevap: Şiirde anlamın kapalı, ahenk unsurlarının yoğun olduğu görülmektedir. Şair ahenk unsurlarından tam ve zengin kafiyeye, aruz ölçüsüne, ses, sözcük ve dize tekrarına başvurmuştur. Şair, şiirle ilgili görüşlerinde de belirttiği gibi şiiri sözden ziyade musikiye yaklaştırmak istemiş; şiirde ahengi ön plana çıkarmış, anlamı ikinci planda tutmuştur. Çünkü şaire göre mana için şiiri deşmek, ötüşüyle yaz gecelerinin yıldızlarını titreten hakir kuşu (bülbülü) eti için öldürmekten farklı değildir.

b) Şiirde “akşam” kelimesinin altı kez, bu kelimenin yer aldığı dizenin iki kez tekrar edilmesinin gerekçelerini açıklayınız.

  • Cevap: Şair; “akşam” sözcüğünü tekrar ederek ahengi artırmak, akşam vakitlerini çok sevdiğini anlatmak, okura akşam vaktini hissettirmek, gittikçe koyulaşan akşamın karanlığını bize yaşatmak istemiştir.

2. Şairin “Şiirde Mânâ” ile ilgili görüşlerine katılıp katılmadığınızı gerekçelendirerek açıklayınız.

  • Cevap: Olası cevaplar: Şiirde ahenk kadar anlamın da önemli olduğunu ve anlamın açık olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü her sanat eserinin bir iletisi vardır. Anlaşılamayan şiirlerin iletisi okuyucuya ulaşmaz. Bu şiirler herkese değil belli bir kesime hitap eder. Halk ise açık ve anlaşılır şiirlerden hoşlanır. Dönemlere göre değişiklik gösterse de halk edebiyatı binlerce yıldır varlığını sürdürmektedir. Bence şiirde anlam kapalı olmalıdır. Çünkü şiir bir sanat eseridir. Sanat ise faydaya değil, güzelliğe yönelik bir etkinliktir. Şiirde anlam aramak, şiiri güzellikten koparıp faydaya kurban etmektir. Bu durum, şiiri sanat eseri olmaktan çıkarır. Şiir; akla, mantığa değil; duygulara hitap etmelidir. Akla, mantığa seslenmek isteyenler bunu düzyazıyla yapabilir.

3. a) Güneşin doğuşu ile güneşin batışı anında söyleyicinin ruh hâli nasıldır? Gerekçesiyle açıklayınız.

  • Cevap: Söyleyici; güneşin doğuşunda üzgün, batışında ise keyifli bir ruh hâline sahiptir. Birinci bentte güneşin doğuşuyla ilgili olarak söyleyicinin “yazık” kelimesini kullanması bundan hoşlanmadığını veya buna üzüldüğünü; akşam saatlerinden bahsettiği son iki bölümde ise gökyüzünü büyüleyici olarak görmesi, akşam saatinde göllerde bir kamış olmak istemesi bu zaman diliminden hoşlandığını göstermektedir

b) Söyleyicinin güneşin doğuşu ve batışı karşısında değişen ruh hâlinin Servetifünun ve Fecriati Döneminde görülen hayal-hakikat (gerçeklerden kaçma-hayale sığınma) çatışmasıyla ilgili olup olamayacağını gerekçesiyle açıklayınız.

  • Cevap: Olası cevap: Servetifünun ve Fecriati Döneminde görülen hayal-hakikat çatışması bu şiirde de kendini göstermektedir. Güneş gerçekleri tüm çıplaklığıyla ortaya koyduğundan söyleyici güneşten ve güneşin getirdiklerinden hoşlanma- maktadır. Akşam ve gece ise söyleyicinin hoşlandığı zaman dilimleridir. Bu zaman dilimlerinde gerçeklerin yerini sınırsız hayaller almakta, eşya ve varlıklar gerçeğinden farklı algılanmaktadır. Söyleyici bu durumdan oldukça hoşnuttur. Böylece söyleyici gündüzün gerçeklerinden gecenin hayallerine sığınmaktadır.

4. Söyleyicinin akşam saatinde göllerde bir kamış olmak istemesiyle Ahmet Haşim’in hayatı arasında bir bağ kurulabilir mi? Gerekçesiyle açıklayınız.

  • Cevap: Şiir, Ahmet Haşim’in hayatından izler taşımaktadır. Çünkü her sanat eseri sahibinden izler taşır; onun duygularını, düşüncelerini, hayallerini yansıtır. Şairin küçük yaşta annesiz kalması, akşam ve gecenin ona annesiyle Dicle kıyılarında geçirdiği zaman dilimlerini hatırlatması, sürekli bu zaman diliminde yaşamak istemesi, hayalî de olsa bu zaman dilimlerinde annesiyle birlikte olduğunu düşünmesi gibi nedenlerden söyleyici akşam saatlerinde göllerde bir kamış olmak istiyor olabilir.

5. a) Şiirde anlatılanlar bir resme konu olsaydı resimde hangi renkler yoğun olarak kullanılırdı? Gerekçesiyle açıklayınız.

  • Cevap: Şiirin bir tablosu yapılsaydı “sarı ve kızıl” renkler yoğun olarak kullanılırdı. Şair ilk iki bentte güneşin doğuşunu, son iki bentte güneşin batışını öne çıkarmıştır. “Fecr, güller, gün, altın kuleler, akşam, sırma kemer, kamış…” gibi ifadeler sarı ve kızıl renkleri çağrıştırmaktadır.

b) Ahmet Haşim, Türk edebiyatında “Akşam Şairi” olarak tanınmıştır. Şairin “Akşam Şairi” olarak tanınmasının gerekçelerinin neler olabileceğini açıklayınız.

  • Cevap: Şaire “Akşam Şairi” takma adı akşam vakitlerini sevmesi, şiirinde en anlaşılır ifadenin akşam vakti göllerde bir kamış olmak istemesi, akşam kelimesini çok fazla kullanması gibi gerekçelerle verilmiş olabilir.

11. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 170 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!