12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Ordinat Yayınları Sayfa 111
“12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 111 Ordinat Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Ordinat Yayınları Sayfa 111
Metin ve Tür ile İlgili Açıklamalar
İkinci Yeni Şiiri
Türk şiirinde Birinci Yeni’den (Garip) sonra ve ona karşı olarak 1954’ten sonra görülmeye başlayan İkinci Yeni şiir akımı, ortaya koyduğu iddialar ve toplu çıkışlarıyla dilde değişimin bir halkası olmuştur. Bu topluluğun göze çarpan en önemli özelliği Türkçeyi kullanış biçimlerindeki farklılıktır.
ikinci Yeni şairleri savaşın bittiği ve farklı toplumsal kutupların bulunduğu bir dönemde sanat anlayışlarını ortaya koymuşlardır. Bu şiir akımını birçok edebiyat eleştirmeni, çağdaş Türk şiirinin en son ve en özgün atılımı olarak kabul ederken bazı eleştirmenler ise edebiyatta bir skandal olarak görmüştür. Şiirde “soyut”, “anlamsız” ya da “kapalı” olmak, “özde ve biçimde deformasyona dayanmak”, “okurdan kopmak”, “topluma sırtını dönmek”, “us dışına çıkmak”, “bilinç dışının olanaklarından yararlanmak” ve “Garip akımının yalınlığına karşı çıkmak” ikinci Yeni şiirinin genel özellikleri arasında sayılmıştır.
1958’de Cemal Süreya’nın “Üvercinka” ve ilhan Berk’in “Galile Denizi”, 1959’da da Turgut Uyar’ın “Dünyanın En Güzel Arabistanı”, Ece Ayhan’ın “Kınar Hanım’ın Denizleri” ve Ülkü Tamer’in “Soğuk Otların Altında” adlı kitapları II. Yeni anlayışını temsil etmiştir.
Edip Cansever, şiirlerinde tiyatrodakine benzer diyaloglara yer vermiştir. “Yer Çekimli Karanfil”, “Ben Ruhi Bey Nasılım” gibi farklı üslup denemelerinin olduğu şiirleri ile tanınmıştır. “Dize işlevini yitirdi.” düşüncesiyle yeni şekiller denemiştir.
“Çağrılmayan Yakup” adlı şiirde Edip Cansever, toplumda önemli bir yer edinemeyen sıradan bir insanı konu edinmiştir. ikinci Yeni şiirinin bir özelliği olarak bu şiirde öne çıkan dize veya ifadeler kullanılmıştır. Şiirin yazılmasından sonra “Çağrılmayan Yakup” bir unvan olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Metni Anlama ve Çözümleme
1. Şiirin teması nedir? Açıklayınız
- Cevap: “Çağrılmayan Yakup” adlı şiirde Edip Cansever, toplumda önemli bir yer edinemeyen sıradan bir insanı konu edinmiştir.
2. Şiirden hareketle “Çağrılmayan Yakup” nasıl bir tiptir? Açıklayınız.
- Cevap: Dört bölümden oluşan Çağrılmayan Yakup, düzenin insanı kendisine yabancılaştırmasına dair eleştiri olarak okunması gereken bir şiir. Yakup’un mesleği “kurbağalara bakmaktır.” Her sabah gider ve bakar, telaşlı, açgözlü ve mor kurbağalara fakat her defasında da “Sanki böyle ben niye oradan geliyorum” diye sormadan da edemez. Şiirin birinci bölümünde kendisini Yusuf’la karıştırdığını; ikinci bölümünde ise Yusuf gibi hissettiğini fakat Yakup’luğundan emin olduğunu söyler. Fakat hemen sonrasında da “kurbağalara bağlayan taş merdivenlerle” kendisini karıştırdığını itiraf eder. Sonrasında fark eder ki herkes Yakup’tur.
3. Şiirde yer alan, düzyazıya uygun cümleleri / dizeleri bulunuz.
- Cevap: “Ve sabah bunları bir bir kendime anlatacağım / Yakup’un gene bir yokluğa doğru büyüyen içinde” “Ben, yani Yusuf, Yusuf mu dedim? / Hayır, Yakup Bazen karıştırıyorum”
4. Şiirdeki “Çağrılmayan Yakup” ile “Kitabe-i Seng-i Mezar”daki “Süleyman Efendi’yi” karşılaştırınız.
- Cevap: İkisi de halkın içinden sıradan tiplerdir. İkisi de günlük hayatta arka planda kalmış, silik tiplerdir. Ama yine de iyilerdir ve kimselere zararları dokunmaz.
5. Şiirdeki ahenk unsurlarını belirtiniz.
- Cevap: Şiirde kafiye ve redifler ile şiir içi kelime tekrarlarından faydalanılmıştır. Ses tekrarları ve dize tekrarı şiirdeki ahengi arttırmaktadır.
6. Şiirde tekrar edilen sözcükleri bulunuz ve şiirdeki işlevini açıklayınız.
- Cevap: Yakup, Yakup! / Kurbağalara bakmaktan geliyorum / yani Yusuf, Yusuf mu dedim.
7. Şiirde kurbağa, kedi ve baykuş neyi sembolize etmektedir? Açıklayınız.
- Cevap: Cansever’in, bu şiirinde “çağrılmayan” diye nitelediği bir figür olan Yakup özelinde modern bireyin “yabancılaşmasını” başarıyla irdelediği, onun yalnızlığını ve trajedisini “yabancılaşma” bağlamında kurduğu güçlü imgelerle yansıttığı görülür.
8. Şiirden hareketle ironik anlatıma örnek veriniz.
- Cevap: “Bir ölünün günü boyayan renginde / Çürük evler bulduğum, içleri sonsuz kayalar” dizelerinde şairin siyah rengini matem ironisiyle anlattığını görürüz.
9. Aşağıdaki dizeleri açıklayınız.
- Cevap: Yakup peygamber oğlu Yusuf’un kaybolduğuna inanan bir peygamberdir. Onu kuyuya çağırmazlar. Şair de bu dizelerde en sevdiği kişiyi kaybettiğini belki sevgilisinden ayrıldığını Yakup benzetmesiyle okuruyla paylaşmaktadır.
10. Şiirden hareketle konuşma üslubuna örnek veriniz.
- Cevap: İkinci Yeni şiirinin bir özelliği olarak bu şiirde öne çıkan dize veya ifadeler kullanılmıştır. Şiirin yazılmasından sonra “Çağrılmayan Yakup” bir unvan olarak kullanılmaya başlanmıştır.
1. ETKİNLİK
İlhan Berk, İkinci Yeni şiirini “Anlamın yeri düzyazıdır. Bir şey anlamak isteyenler düzyazı okusunlar. Şiir bir şey anlatmaz. Güzellik bir şey anlatmaz çünkü.” şeklinde savunmuştur. Şairin düşüncelerine katılıyor musunuz? Niçin?
- Cevap: Kısmen katılıyorum. Çünkü bence şiir günü geldiğinde haksızlıkları yoksulluğu, insanların sorunlarını da anlatabilir. Şiir insan içindir. İnsan için olan bir şeyi insandan dil aracılığı ile uzaklaştırmak pek mantıklı gelmemektedir.
12. Sınıf Ordinat Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 111 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.