Aslan Yattığı Yerden Belli Olur Deyiminin Anlamı ve Hikayesi Kısaca

Masal bu, bir kurt, bir kurnaz tilki ve ihtiyar bir eşek arkadaş olmuşlar, gezinip dururlarmış. Bir gün ormanda dolaşırlarken hava bozmuj. Kara kara bulutlar gökyüzünü kaplayıvermiş. Ardından bir iki şimşek çakmış ve gök gürültüsüyle beraber yağmur koyvermiş.

 Yağmur öyle şiddetli yağıyornıuş ki, üç ahbab çavuş ne yapacaklarını şaşırmışlar.      Bakmışlar,       ya   kınlarında bir in görmüşler. İnin kapısından kafalarını uzatıp ne var ne yok diye bakarken, içeride bir arslanın yattığını farketmişler.

Önce eşek feveran etmiş.

“Aman ben ıslanmaya razıyım kaçalım hemen hur­dan!”

Ardından kurt ve tilki, “Burası bize yaramaz!” diye­rek gerilemişler.

Arslan bu gürültüye uyanıp, “Ne var ne oluyoruz?!” diye bakınmış. Bir de ne görsün, kapısı önünde bir eşek, bir tilki ve bir de kurt. Ayağına gelmiş bu nimeti kaçırmak olur mu, şöyle bir gerinerek seslenmiş.- “Buyursunlar efendim! Ah! Yağmur ne âni bastırdı değil mi? Aman geliniz, kapıda kalmayınız. Fakirha­nemde istirahat ediniz, hiç değilse yağmur dinene ka­dar!”

Üç arkadaş, süklüm püklüm içeriye girmişler. Gir­mişler ama bir de ne görsünler, inin içi kasap dükkânı gibi. Her köşede bir parça kemik., kollar bacaklar.. Bir de pis koku..

Vaziyeti anlayan arslan numaradan sormuş:

“Evimi nasıl buldunuz?”

Tilki kurnaz, burnunu hemen tıkamış.

“Aman şu yağmur dinse de gitsek! Bu ne pis bir ko­ku!” demiş saf eşek. Kurt ise onu tasdik etmiş.

Böylece arslan aradığı bahaneyi bulmuş:

“Sizi nankörler!” diye kükremiş:

“Sizi bu yağmurda bırakmayıp misafir ettim, yaptı­ğınız şu terbiyesizliğe bak!”

Sonra da bir eşeğe, bir kurda saldırıp ikisini de yere serip uzatmış.

Bir köşede tirtir titreyen tilkiye dönerek:

“Sen ne dersin?” diye sormuş.

Tilki ne desin:

“Tam hazrete yakışır bir mekân. Arslan dediğin yat­tığı yerden belli olur!” diyerek kendini inin dışına zor atmış.

• ••

Bu deyim, “yaşadığımız mekânlar bizim kişiliğimizi ele verir” anlamında söylenir. Ancak, günümüzde olumlu mânâda kullanılır. *