Bakmakla Usta Olunsa, Kediler Kasap Olurdu Atasözünün Hikayesi ve Anlamı
Bakmakla Usta Olunsa, Kediler Kasap Olurdu Atasözü
Anlamı:
Sadece nasıl yapıldığına bakılarak,uğraşmadan iş öğrenilmez.
Hikayesi:
Vaktiyle bir adamın tembel mi tembel bir oğlu varmış. Okula başladığında okumayı sökmesi tam üç yılını almış. E çalışmıyormuş ki, nasıl öğrensin okumayı? Çocuğun öğretmeni illallah etmiş. Bir gün çocuğun babasına “Beyim, boş yere masraf edip bu çocuğu okula göndermeyin. Okumada yüzü yok bunun. Alın bir yere çırak verin de hiç olmazsa bir zanaat öğrensin” demiş. Çocuğun babası da ne yapsın? Çocuğu okuldan almış. Aman çocuk bir sevinmiş artık okula gitmeyeceğine, aman bir sevinmiş. Utanmasa zil çalıp oynayacakmış.
Babası çocuğu, iyi bildiği, namuslu, dürüst bir kasap arkadaşının yanma çırak vermek istemiş. Kasap da arkadaşınm hatırını kırmamak için almış çocuğu yanma. İlk gün çocuk dükkâna öğleye doğru gelmiş. “Usta, uyanamadım, kusura bakma” demiş. Akşama kadar da dükkânda kendini oyalayacak bir şeyler bulmuş, ustasmm dediklerinin hiç birini yapmamış. Daha ilk gün diye kasap da sesini çıkarmamış. Ertesi gün çocuk ikindi vakti dükkâna gelmiş. Kasap dükkânının kapısmdaki kediyle oynayarak akşamı etmiş. Kasap sinirlenmiş sinirlenmesine ama çocuktur diye ses etmemiş.
Üçüncü gün çocuk dükkâna uğramamış bile. Kasap, babasına haber göndermiş, oğlun dükkâna bile uğramıyor diye. Dördüncü gün sabahın köründe somurtuk bir yüzle çıkıp gelmiş oğlan. Ustasının emriyle biraz dükkânın camını siler gibi yapmış. Sonra yine kapıda bekleyen kediyle oynaşmaya başlamış. Kasabın canına tak etmiş artık. “Bana bak hayta, gel şuraya, tut şu budun kemiğini de biraz iş yapmayı öğren. Babana söz verdim sana iş öğreteceğim diye. Akşama kadar boş boşuna güdemem seni” demiş.
“Ben bakıyorum sana usta. Senden görüp öğreniyorum. Sen devam et işine. Benim için yorma kendini” diye lakayt lakayt cevap vermiş çocuk. Kasabın tepesi atmış. Kütttt diye elindeki satırı tahtaya varmış. Çocuk korkuyla yerinden fırlamış. “Bana bak bacaksız!” demiş kasap, “Öyle bakmayla usta olunsaydı şu yanmdaki kedi on yıllık kasap olurdu. Gel çabuk, tut şu işin ucundan. Benim kafamın tasını attırma!”Çocuk korkuyor koşmuş, ustasının gösterdiği budun kemiğini Sıkı sıkı kavramış.“Ha şöyle akıllı ol!” demiş usta. Birlikte işin başına geçmişler.
İşte böyle yan gelip yatmayla, uzaktan göz ucuyla bakmayla sadece lafını etmeyle insan hiçbir işi öğrenemez. Bir işi öğrenmek isteyen kişi kolunu sıvayacak, işin içine dalacak. Başka yolu yok bunun!