Ezo Gelin Türküsünün Hikayesi Sözleri Notaları
Ezo Gelin Türküsünün Hikayesi Sözleri Notaları
Ezo Gelin Türküsünün Hikayesi
Yöresi: Gaziantep – Barak
Ezo Gelin’in adına yakılan nice türkülerden biridir. Oğuzeli’nin Uraş Köyü’nden güzeller güzeli Ezo Gelin’in talihsiz hayatıdır anlatılan.
Güzelliği ki dillere destan, kapıları açtıran, küskünü barıştıran, insanın içine ışık saçan Ezo Gelin. Herkesin gözü herkesin gönlü Ezo’dayken, Dokuzyol’un yakışıklısı Şitto ile evlenmiş genç kız. Bu kadar göz üzerinde olunca nazar etmiş pek çoğu. Kısa zaman sonra arası bozulmuş kocasıyla. Dönmüş evine, ardından Suriye tarafına düşen Kozbaş Köyü’nde oturan teyze oğlu Mehmet’le evlenmiş. İki de kızı olmuş Ezo Gelin’in.
Yaşadığı bu köye, doyduğu bu yere hiç alışamamış Ezo. Doğduğu yerin hasreti günden güne eritmiş onu. Sonunda ciğeri dayanamaz olmuş bu hasrete. Erimiş ince hastalıktan yataklara düşmüş, Ezo Gelin. Memleketine ve yakınlarına olan hasreti hiç bitmemiş yüreğinde, Türkiye’ye bakıp, için için ağlamış günlerce. Kurtulamamış hastalıktan ve vefat etmiş. Vasiyeti üzerine Türkiye – Suriye sınırına yakın aynı zamanda Türkiye’yi gören bir tepeye gömmüşler Ezo Gelin’i, belki vatan hasreti diner diye.
Ezo Gelin Türküsünün Sözleri
Ezo gelin benim olsaydın da seni vermezdim feleğe
Güzel yosmam başın için olsun da salma beni dileğe
Annen huridir benzersin meleğe
Neneyle neneyle bahtı karam neneyle
******
Çık Suriye Dağlarına bizim ele el eyle
Gel kara yazılım gel gel sıladan azgınım gel
gel bahtı karam uy
*******
Ezo gelin çık Suriye Dağlarının başına başına
Güneş vurmuş kemerinin kaşına
Bizi kınayanın bu ayrılık gelsin başına
Neneyle neneyle bahtı karam neneyle
******
Çık Suriye Dağlarına bizim ele el eyle
Gel kara yazılım gel gel sıladan azgınım
gel gel bahtı karam uy