Halid Ziya Uşaklıgil Penceremin Hikâyesi Hikayesinin Konusu Özeti İncelemesi
Halid Ziya Uşaklıgil Penceremin Hikâyesi Hikayesinin Konusu
Halid Ziya Uşaklıgil Penceremin Hikâyesi Hikayesinin Özeti
Halid Ziya Uşaklıgil Penceremin Hikâyesi Hikayesinin İncelemesi
Hikâyede anlatıcı penceresinin önünden dışarıyı seyreder ve karşıda görünen bir aileyi ağaçta yuva yapmış kumruyu izler. Hikâye, bu seyredilen ailenin mutlu günleri ile başlar. Anlatıcı uzaktan uzağa onların sevgilerini, birbirlerine olan hal ve tavırlarından, bakışlarından anlar ve sevgileri hakkında yorumlar yapar. Bir yandan da mutlu şekilde çırpınan gökyüzünde uçan kumruyu seyreder. Günler geçer kumru sakatlanır, onunla birlikte ailenin mutluluğuna da adamın sakatlanması ve sağlığını yitirmesi üzerine gölge düşer. Karısı tek başına çalışarak evi geçindirmeye çalışır fakat bir süre sonra kirayı ödeyemeyecek duruma gelirler. Tek gelir kaynakları olan dikiş makinesi satılır. Bütün olanları penceresinden seyreden anlatıcı bir zamanlar mutlulukla baktığı bu iki yuvaya artık hüzün ve karamsarlık dolu gözlerle bakmaktadır ve gün gelir:
“Artık penceremin öyküsü pek ağır bir acılık kazanmıştı. Bugünden sonra şu dert ve belanın durduğu iki yuvayı görmemek için pancurlarımı açmadım”