Latin Edebiyatının Genel Özellikleri, Yazarları ve Eserleri
LATİN EDEBİYATI
Latin edebiyatı, Yunan edebiyatıyla iç içe bir gelişim gösterir. Yani Latin edebiyatının oluşumu ve gelişiminde Yunan edebiyatının etkisi büyüktür. Latin edebiyatı, Yunan edebiyatı döneminin kapanmasından sonra ortaya çıkar. İlkçağda İtalya yarımadasında Roma’nın içinde bulunduğu Latium bölgesinde konuşulan Latince, Roma devletinin sınırlarının genişlemesiyle önce İtalya yarımadasında sonra özellikle Gallia (bugünkü Fransa),Plispania (ispanya), Helvetia (İsviçre), Lyricum (Dal- maçya, Arnavutluk), Pannonia (Macaristan), Dacia (Romanya)’ya yayılmış, bunun dışında egemen olduğu Macedonia (Makedonya), Trachia (Trakya), Asia Minör (Anadolu yarımadası), Syria (Suriye) ile Kuzey Afrika’da da benimsenmiştir.
Latin edebiyatının temeli, Romalıların Yunanistan’ı almasıyla atılır. Romalıların Yunanistan’ı almasıyla bilikte Latin sanatçılar, Yunan edebiyatının yazın ürünleriyle tanışmaya başlar. Yunan edebiyatının sanatçılarını ve yazın ürünlerini inceleyen Latin sanatçılar, böylece kendi edebiyatları olan Latin edebiyatını oluşturur. Ci- cero, Virgillus, Horatius, Seneca gibi sanatçılar Latin edebiyatının en ünlü sanatçılarıdır.
Latin edebiyatı, Yunan edebiyatı ile birlikte ilkçağın başlıca kültür ve uygarlık evrenini oluşturmuştur. Latin edebiyatı MÖ 1. yüzyılda etkisini yitirmeye başlar. Daha sonra Avrupa’da sanat alanında Rönesansa kadar sessiz bir dönem başlar. Rönesanstan sonra sanatta önemli bir atılım yaşanır.
Eski Yunan ve Latin edebiyatlarının mitoloji ile süslenmiş ürünlerinde doğa güzellikleriyle birlikte “gerçek insanı” buluruz. Bu ürünlerde insanların sevgileri, üzüntüleri, yiğitlikleri, kinleri vb. yer alır.
CİCERO (M.Ö. 106-43)
Latin edebiyatının ünlü hatip ve yazarlarındandır. Aynı zamanda devlet adamıdır. Roma’da hatiplik ve hukuk eğitimi görmüştür. M.Ö. 64’te konsül seçilir. Düşmanlarını Roma’dan uzaklaştırmayı başardığı için yaşadığı dönemde ‘‘Vatanın Babası” diye de anılır. Bir ara gözden düşse de Roma yönetimi üzerinde yeniden söz sahibi olur. Cicero, Roma imparatoru Se- zar’laters düşmesi sonucu gücünü kaybedip iktidarla mücadele edemeyeceğini anlayınca Roma’dan kaçar. Ancak sonra yakalanıp öldürülmüştür.
Cicero, Latin edebiyatının en büyük hatibi olarak kabul edilir. Yazılarında iyi bir hatibin özelliklerini, neler bilmesi gerektiğini açıklamıştır. Nutuklarının (konuşmalarının) her biri, başlı başına birer sanat eseridir. Doksana yakın konuşması kayda geçirilmiş, bunlardan sadece elli sekizi bugüne ulaşabilmiştir.
**********
VİRGİLİUS (M.Ö. 70-19)
Latin edebiyatının en büyük şairlerindendir. Pastoral şiirin en önemli tem- silcilerindendir. Yetkin ve uyumlu bir söyleyişi vardır. Devlet büyüklerinin himayesi altına girmiştir. Aineid (Ene) adlı destanın kahramanlarının gezdiği yerleri yakından görmek üzere Yunanistan ve Küçük Asya’yı gezer. Böylece eserlerinde daha canlı betimlemeler yapma imkanı bulur. Kendisinden sonra gelen sanatçıları etkilemiştir.
Eserleri:
Aineid (Ene), Jorjikler
**********
SENECA (M.Ö. 4-M.S. 65)
Latin edebiyatının en büyük filozofudur. Gençliğinde dönemin en ünlü hocalarından felsefe dersleri alır. Bir süre avukatlık yapan Seneca, daha sonra senato üyeliğine seçilir. Etkili konuşması ve bilgisiyle yaşadığı çağda ünlenir.
Bir dönem Korsika’ya sürülür, ancak birkaç yıl aradan sonra geri döner. Dönünce Neron’un öğretmeni olur. Neron kral olunca Seneca’yı konsül seçer. Sarayda birçok entrikaya karışan Seneca, saraydan ayrılır ve içine kapalı bir hayat sürmeye başlar. Neron, kendisine karşı ayaklanma düzenleyenlerle işbirliği içinde olduğu gerekçesiyle Seneca’dan intihar etmesini ister. Seneca da bunun üzerine kendini öldürür.
Seneca Klasik Yunan trajedilerinden esinlenerek trajediler yazmıştır. Ancak trajedileri sahneye konulmaktan çok yüksek sesle okunmaya uygundur. Onun yazdığı bu trajediler, Shakespeare gibi önemli sanatçıları etkilemiştir. Bazı eserleri Türkçeye de çevrilmiştir.
Eserleri:
Öfkeli Hercules, Troyalılar, Medea, Oedipus