Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
Biyografiler

Ömer Seyfettin Kimdir,Eserleri ve Edebi Kişiliği

Ömer Seyfettin

XX. yy. hikâyecilerinden, 28 Şubat 1884-6 Mart 1920, doğ. Gönen, ölm. İstanbul

• Harp Okulu’nu bitirince teğmenlikle İzmir’de (1903-1908), sonra üsteğmen olarak Rumeli’de, Yakorit hudut bölüğünde (1908-1910) çalıştı. Askerlikten ayrılıp Selânik’e geldi. Genç Kalemler dergisinde makale ve hikâyeler yazmaya başladı (1911). Balkan Savaşı’nda tekrar subay oldu. Yanya kuşatmasın­da Yunanlılara esir düştü, bir yıl sonra Yunanistan’dan İstanbul’a dönünce (1913) askerlikten ikinci kez ayrıldı. Kabataş Lisesi’ne edebiyat öğretmeni oldu, ölümüne kadar bu görevde kaldı (1914-1920), şeker hastalığından öldü, yeni kabri Zincirli­kuyu mezarlığında

• Ömer Seyfettin, Selânik’te çıkan Genç Kalemler dergisinin birinci sayısında (11 Nisan 1911) yayımladığı “Yeni Lisan” makalesinde belirttiği gibi, Servetifünun edebiyatının ağdalı, katışık diline karşı, arı, sade halk dilini sa­vunan bir idealist olarak yazı hayatına atıldı. Ziya Gökalp ve Ali Canip (Yöntem) ile birlikte Millî Edebiyat davası uğrana çalıştı. Beklediği ortamı ve hızını ancak 1917’de, haftalık Yeni Mecmua’da. buldu, 29 hikâyesini bu dergide (sayı 1-66, 1917-1918), sonrakileri Şair (1918-1919), Büyük Mecmua (1919) gibi dergilerde yayımladı; Anadolu romanı adını verdiği “Yalnız Efe”yi de Büyük Mecmua’da tef­rika etti. Böylece topu topu üç yıl gibi çok kısa bir zaman sonra ölümle duran hikâ­yeciliğinden bize, 140 kadar hikâye kaldı

• Konularını gündelik hayattan, çocukluk ve askerlik anılarından, tarihten, halk fıkra, menkıbe ve efsanelerinden aldı. Tasvir ve tahlile değil olaya önem verdi. İkinci Meşratiyet ve Mütareke yılları arasında nazik bir devri idrak etmiş hayatının önemli bir kısmını askerlikle Balkanlar’da geçirmişti; bazı hikâyelerinde İmparatorluğun sosyal-siyasî fikirlerini sağduyusu­na vurdu, doğru gördüklerini destekledi, yanlış bulduklarını hicvetti ° Sağlığında “içtimaî roman” adını verdiği Ashâb-ı Kehfımiz (Yedi Uyurlarımız, 1918), birer uzun hikâyeden oluşan Harem (1918) ve Efruz Bey (1919) kitaplarını çıkarmıştı, diğer hikâyeleri ölümünden sonra ilkin arkadaşı Ali Canip Yöntem tarafından der­lendi (1926 i). Özellikle 1938’den bu yana pek çok başka basımlar dışında, bü­tün hikâyeleri son kez, temalarına göre yeni bir düzenleme içinde ve son kitapta tam dizin de verilerek, Bilgi Yayınevi’nce yayımlandı (1970-1986) on iki cilt oldu: Efruz Bey, Kahramanlar, Bomba, Harem, Yüksek Ökçeler, Yüzakı, Kurumuş Ağaç­lar, Yalnız Efe, Falaka, Aşk Dalgası, Beyaz Lale, Gizli Mabed

• Tahir Alangu’nun Ömer Seyfettin (1968) adlı eseri belgesel bir roman değerindedir. Ölümünün 50. Yıldönümü Münasebetiyle Ömer Seyfettin Bibliyografyası Millî Kütüphane’ce bas­tırıldı (1970), Fevziye Abdullah Tansel de Ömer Seyfettin’in Şiirleri’ni bir kitap­ta derledi (1972). Şiirleri ayrıca Muzaffer Uyguner’ce, eksikleri de tamamlanarak yeniden yayımlandı: Doğduğum Yer (1986)

• Ömer Seyfettin’in Muzaffer Uyguner tarafından basıma hazırlanan denemeleri: Dil Konusunda Yazılar (1989), Sanat ve Edebiyat Yazıları (1990), Olup Bitenler, Toplumsal Yazılar (1992) ve Türklük ve Türkçecilik Yazıları (1993).

• Ömer Seyfettin’in hikâye ve roman türü dışında ka­lan kitapları da vardır: Türk Masalları (1906, Ö.S. imzasıyla), Vatan, Yalnız Vatan (1911 ?), Millî Tarihimizden Çıkarılmış Amelî Siyaset (1914, Seyfettin Tarhan tak­ma adıyla), Turan Devleti (1914), Yazmak Sanatı (1919).

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!