Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
Sorularınız

Philadelphia Deneyinde Eldridge Gemisi Mürettebatıyla Birlikte Nasıl Bir Anda Ortadan Kayboldu

Philadelphia deneyinde Eldridge Gemisi Mürettebatıyla Birlikte Nasıl Bir Anda Ortadan Kayboldu

Tarih sayfalarında dünyaya hâkim olmak isteğini taşıyanlar sadece basit bir zaafı temsil etmezler, onlar aynı zamanda bilgi denen insanlık hâzinesini dünyasal ve evrensel dengeleri sarsacak şekilde kullanmaya da eğilim göstermişlerdir. Dünya üzerinde yaşanan bütün savaşlar bu eğilimin sonucudur.

Son iki büyük dünya savaşı yıllarında bilim adamları teknolojinin sınırlarını zorlayacak çalışmalar yapülar. Bu bilimsel çalışmaların askerî alanda kullanılabilirliliği ne yazık ki bazı felakeüerin doğmasına neden oldu; atomun parçalanması sonucunda atom bombasının kullanılması gibi. Bilimin ve bilginin insan yararına değil de, insanın ve onun yaşadığı doğal çevreye zarar verecek şekilde kullanımıyla ortaya olumsuz anlamda insanlığı etkileyecek sonuçlar çıkmıştır.

Özellikle son elli yıldır pek çok tehlikeli deneyin bilimsel çalışma kisvesi altında gerçekleştirildiği, artık bazı itirafçıların beyanaüarı sayesinde açıklığa kavuşmaktadır. İşte bunlardan en gizemli ve en sıra dışı olanı da Philadelphia deneyidir. Deneyin tanıklarından Carlos Miguel Ailende, ışınlanma deneyinin yapıldığı sırada Eldridge gemisinde görevli bir denizcidir ve deneye çok yakından tanıklık ettiğini iddia etmektedir.

22 Temmuz 1943’te gerçekleştirilen ve dünya kamuoyundan bir sır gibi saklanan deneyin asıl amacı, söylendiğine göre, savaş gemilerine görünmezlik sağlamaktır. Bu kamuflajın gerçekleştirilebilmesi ise sıra dışı bir teknolojiyi gerektirmektedir, yani ışınlanma teknolojisini. Bu bilimsel çalışmada Einstein ve Nikola Tesla gibi bilim adamlarının çalışmalarından esinlenildiği, özellikle Einstein’m “Birleşik Alan Teorisi”nin esas alındığı belirtilir.

İlk bakışta bilimkurgusal bir senaryoyu andıran bu deneyin, Amerikan Deniz Kuvvetleri tarafından Eldridge adlı savaş gemisine uygulandığı, tanık Carlos Miguel Ailende tarafından dünya kamuoyuna duyurulmuştur. Bir gemi dolusu denek kullanan deniz kuvveüeri, bu deneye gönüllü aramak yerine, gemi personelinin onayı olmadan, onları henüz tam olarak belirlenmemiş bir uzay-zaman aralığına postalayıvermiştir.

Carlos Miguel Ailende’nin ifadesine göre, deney başladığında geminin çevresini yeşil bir ışık sarar ve ardından dumanlar çıkmaya başlar. Ortada çok güçlü bir manyetik alan hâkimiyeti söz konusudur. Kısa bir zaman sonra ışığın ve dumanın etkisini yavaşça kaybetmesiyle askerî gözlemciler deneyin tam anlamıyla başarıya ulaştığına tanıklık ederler. Çünkü Eldridge sadece radarlardan değil, mürettebaüyla birlikte garip bir biçimde ortadan kaybolmuştur.

Geminin üzerini bir pelerin gibi saran manyetik alan tam düşünüldüğü gibi işlemiştir. Eldridge birkaç saniye sonra 640 kilometre uzaklıktaki Norfolk’ta ortaya çıkmıştır. Bir görünüp, bir yok olan gemi birkaç saniye Norfolk açıklarında titreştikten sonra yeniden Philadelphia’da belirir. İşin acıklı kısmı ise bu yeniden ortaya çıkıştan sonra başlar. Hayatta kalan gemi personelinden çoğunun aklî dengesini yitirdiği gözlemlenir. Hepsi de boş ve anlamsız bakışlarla ortada gezinmektedirler.

Geride kalanların zaman içinde istemleri dışında bir anda görünmez olmak gibi garip yetenekler geliştirdiği ortaya çıkar. Aileler donanmada görev yapan çocuklarının ve eşlerinin başlarına gelenleri etrafa yaymamak konusunda uyarılırlar. Daha sonraki yıllarda (1986) bu gizemli deneyin yapıldığım doğrulayan bir itiraf daha ortaya atılmıştır.

Bu iddiamn sahibi bir bilim adamı ve bilgisayarın babası sayılan Dr. Jhon \bn Neumann’dır. Neumann bu deneyde doğa yasalarımn eksik bilgi ile uygulandığım ve bu şekilde bilimsel çalışmalar yapıldığı takdirde çok tehlikeli sonuçlarla karşılaşılacağım söyler. Neumann deney sırasında kontrolden çıkan dev bir enerjinin yönsüz dalgalara dönüştüğünü belirtmiştir. Bu yönsüz dalgalar ise zamanda eğitip bükülme etkisi oluşturmuştur.

Konu ile ilgili bir başka açıklama ise Wisconsin Üniversitesi’nde matematik profesörü olan Henry Levenson’dan getir. Ona göre zamanın bir şifresi vardır. Şifrelerin içinde dünyadaki tüm var oluş bilgisi bulunmaktadır. Ve bu bilgi dünya saati ve zamanına ayarlıdır. Dünya saati ise güneş saatine göre, güneş saati ise galakük saate göre ayarlıdır.

Eğer bilgisiz eller tarafından zamanın şifreleri ile oynanırsa zaman ve mekânda dengesizliklerin çıkması son derece doğal olacaktır. İşte bu açıklama sanki Philadelphia deneyinin tam karşılığıdır…

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!