24 Kasım Şiirleri
ÖPÜLESİ ELLER
-Öğretmenim Haşan Yazıcıoğlu ’na-
Uzandı gözlerin karanlığıma
Kördüğümlerin çekirdeğinde ben
Ararken bir uzak meyveyi
Koparıp verdin yüreğinden.
Işıkla boyadın bu mevsimi
Karalar ağardı avucunda
Başucumda tükenmez aydınlığın
Seninle tırmanmaktayım billur şafaklara
Nasıl sürmem dudaklarımı ÖĞRETMENİM
O güçlü, o pırıl pırıl parmaklara.
Recep ÜNAL
******
DENEYCİ
İlahi Niyazi Bey, çok yaşa emi
Hâlâ adam olamadın gitti
Tutturmuş deney diyorsun
Araç istiyorsun, resim istiyorsun
Lâboratuar, renkli tebeşir istiyorsun
Deneysiz bilim, biyoloji olmaz diyorsun
Aklını mı kaçırdın Niyazi Bey?
Hangi çağda yaşıyorsun
Bırak manipülasyonu, sağlam bilimi
Alemin keyfini kaçırıyorsun.
Çiçekler getiriyorsun
Kurbağalar getiriyorsun
Kuşlar getiriyorsun
Sonra alı al moru mor
Allahın günü tahta başında
Hababam anlatıyorsun
Yuttuğun tebeşir tozu caba
Kırk yıldır bir mum gibi
Kutsal bir mum gibi eriyorsun.
Niyazi Bey, alnından öpeyim seni
Bu ulus, bu yurt yaşıyorsa
Senin yüzünden yaşıyor
Sen adsız bir kahraman
Bir ersin savaşta
Bir gün anlaşılacak dediğin
Bir gün o koltuklarda kurulanlar
Akılları varsa başlarında
Bayrak yapacaklar seni
Öpecek en kodaman dalkavuğundan
En zavallı dalkavuğuna ellerini.
Niyazi Beyler, Tevfik Beyler
Anadolu’ya serpilmiş tohum
Ülkücü, genç, yaşlı, fakir öğretmenler
Ne yapacaksanız, siz yapacaksınız
Ulusun gözü sizde, yüreği sizde
Büyük cahillerden siz kurtaracaksınız.
Biliyorum lâfla yürümez peynir gemisi
Tencere aş ister Niyazi Bey
Ocak ateş ister
Anadolu yol ister, su ister, kitap ister
Biyoloji, fizik, kimya deney ister
Parayı deneye yatıracak kişide
Yürek ister.
Halim YAĞCIOĞLU
******
MEŞALECİ
Gözlerim kapalı ama görüyorum
Şimdi Türkiye’nin bütün okullarında zil çalıyor
O kutsal heyecan ders başlayacak
Tekmil kitaplar açılmış, çocuklar ayakta
Öğretmenin şahsında vatan selamlanacak.
Ben esen rüzgârları bilirim, ben duyarım
Bu rüzgâr hür dağların geniş soluğu
Duyurur insana bir anda sonsuzluğu
Milletim canlandıkça yaşarım.
Ben öğretmenim, karanlık denizlerde fener
Kitaplarımla devraçarım
Bütün vatan çocukları evlâtlarım
Nazları, yaramazlıklarıyla yüzüm güler.
Çiçeklerim benim Yozgat’tan, Siirt’ten, Maraş’tan
Öylesine kök salmış kabrimde derin
Açacak aziz topraklarımda yarın
Yurdum destanlar içecek yeni baştan.
Ben öğretmenim, bütün çocukların babası
Bağırırım sırasında azarlarım
Yüreğim yufkadır bir çocuk hıçkırmaya görsün
Tutamam kendimi hüngür hüngür ağlarım.
Ben öğretmenim karanlık denizlerde fener
Bir işaretimle devraçarım
Şanlı zaferler içinden geçerim
Şeklalır avucumda Atatürkler, Fatihler
Ben öğretmenim karanlık denizlerde fener.
Halim YAĞCIOĞLU
******
16 MART ŞARKISI
-Bu şiir, Sayın Reşat Oğuz, Veli Asan ve ‘ tüm öğretmen adaylarına armağan olsun.-
Tümünüz iyi çocuklarsınız-biliyorum
Tümünüz temiz çocuklarsınız
Her sabah ilk derste, dimdik ayakta
Vatanımı gözlerinizden öpüyorum.
Tümünüz iyi çocuklarsınız-biliyorum
Bir kalp arıyorsunuz size yakın
Bir ağabey, bir baba, bir dost kalbi
Fakir bir öğretmenim ben çocuklar
Kalbimi, sizlere veriyorum.
Tümünüz iyi çocuklarsınız-biliyorum
Yokluklarınız var, aşkınız var, hüznünüz var…
Zeki bakışlarınızda pırıl pırıl
Donanmış Türkiyemi görüyorum.
Tümünüz iyi çocuklarsınız-biliyorum
Sabırla varılır büyük yarınlara
O gözünüzde tüten yarınlara…
Değil mi bu aşk var içinizde
Sizi kahramanlar diye selâmlıyorum.
Halim YAĞCIOĞLU