Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
Sağlık

Ağır Metal Zehirlenmesi

Ağır Metal Zehirlenmesi Nedir

Kurşun, cıva, demir, bakır, kadmiyum, krom, arsenik, nikel gibi kimyasal maddelere ağır metaller denmektedir. Özellikle iş yaşamında metaller çok sık kullanılmaktadır. Metaller, sert veya yumuşak olabilir. Eğilip bükülmeye, tel, levha haline getirilmeye çok uygun oldukları için sanayide kullanım alanları oldukça fazladır.

Canlıların demir, bakır, çinko, magnezyum gibi kimyasal maddelere ihtiyacı vardır. Kurşun, cıva, arsenik, kadmiyum gibi maddeler ise vücut için zararlıdır. Ağır metaller çocuk ve yaşlılarda, sigara ve alkol kullananlarda daha hızlı ve ağır zehirlenme tablosuna neden olmaktadır. Kanser gelişme riskini artırırlar. Ağır metaller çevrede her yerde bulunmaktadır. İnsanlar doğal olarak çevresel ortamdan (örneğin, arsenik bakımından zengin maden yatakları) ya da endüstriyel faaliyetlerin sonucunda (örneğin, endüstriyel kirliliğin bir sonucu olarak kurşun veya cıva salımmı) ağır metallere maruz kalabilir. Toksik metallere maruz kalmaktan tamamen kaçınmak mümkün değildir. Hatta mesleki olarak maruz kalmayan insanların bile yiyecek, içecek ya da hava gibi diğer kaynaklardan ma- ruziyete bağlı vücutlarında ağır metal birikebilmektedir. Vücuda alman ağır metallerin emniyetli bir şekilde zehirsiz hale getirilmesi veya ağır metallerin atılmasını teşvik edebilen beslenme değişiklikleri gibi yaşam tarzı seçimleri ile metal toksisitesi riskinin azaltılması mümkündür.

Ağır metal dendiği zaman bilimsel olarak kurşun, kadmiyum ve cıva anlaşılmaktadır. Fakat sağlık açısından zararlı olup ağır metal olmayan arsenik ile vücut için çok düşük miktarları yeterli olan, aşırı alındığında zehirlenmeye neden olan demir, çinko, bakır gibi elementlerin de birikmesi bu gruba dâhil edilebilmektedir. Amerika’da 4 milyon hanede çocukların kurşuna maruz kaldığı düşünülmektedir. Ülkemizdeki oranlar bilinmemektedir. Çocuklar kurşunun hem ani hem de uzun sürede gelişen süreğen zehirlenmesine karşı daha duyarlıdır. Annede kemikte biriken kurşun, gebelik esnasında dolaşıma geçerek bebekte anne karnındayken kurşun zehirlenmesine neden olabilir.

Kanser Araştırmaları Uluslararası Ajansı (IARC) insanlarda potansiyel kanserojen olan çeşitli metalleri sınıflandırmıştır. Grup 1 (karsinojen) metaller, arsenik ve arsenik bileşikleri, kadmiyum, galyum ve nikel bileşikleri içerir. Grup 2B (olası kanserojen) kobalt ve kobalt bileşikleri içerir.

Ağır metallerin her birinin kendine özgü yan etkisi olsa da temelde bulunan hasar antioksidan sistemi zayıflatan ve hücrelere zarar veren serbest radikallerin oluşmasına neden olmalarıdır. Cıva, kadmiyum ve kurşun elementleri hücrelerin detoks enzimi olan hücresel glutat- yon peroksidazm etkisini engelleyerek antioksidan savunma sistemini bozar. Birçok toksik ağır metal, beslenmede alınan yararlı elementleri taklit ederek, bunların işlev gördüğü moleküllerin içine yerleşip girebilirler. Örneğin kadmiyum, çinko ile yarışarak onun yerine protein ve enzimlerin içinde yer alabilir. Kurşun ise kalsiyuma kimyasal olarak benzer. Talyum elementi, potasyum yerine sinir sistemi ve kalp-damar sistemi hücrelerine geçer.

Kurşunla temas en çok akü, plastik, seramik ve boya sanayinde görülür. Eski gemi sökümünde de kurşuna maruziyet olmaktadır. Eski evlerde kullanılan kurşunlu boyalar, pvc pencere ile kapılar, kurşunlu su boruları risk oluşturur. Kurşun dökme denilen, bazı kesimlerde bunu meslek edinen insanlarda kurşun zehirlenmesi görülebilir. Antika eşyalar, eski tablolar kurşun barındırır. Şu an yasaklanmış olan kurşunlu benzin, kurşundan zengin topraklarda yetişen gıdalar riske neden olur. Kurşunla kirlenmiş hava, su ve gıdalar aracılığı ile de kurşun alınabilir. Özellikle doğu ülkelerinden getirilen göz sürmeleri ve rujlar kurşun içerebilir.

Cıva, gümüş renkli olup oda ısısında sıvı halde bulunan bir metaldir. Kolayca buharlaşarak solunum yolu ile vücuda girebilir. Ayrıca besin ve su yolu ile vücuda giriş söz konusudur. Deriden emilebilir. Sanayide termometre, barometre, termostat, manometre, floresan, cıva buharlı lambalar ve elektrikli cihaz üretiminde, kimya alanı, tarımda küflenmeyi engelleme amaçlı, amalgam diş dolgularında cıva kullanılmaktadır. Sanayi artıklarının denize dökülmesi ile deniz ürünlerinde biriken cıva insana kolayca geçmektedir. Japonya’da Minamata bölgesinde cıvanın zararlı olduğunun bilinmediği yıllarda denize boşaltılan fabrika atıkları deniz ürünlerinde cıva birikimine neden olmuş, bunun sonucunda, deniz ürünlerini tüketen yöre halkı ve hayvanlarda ölümler görülmüştür. Bu olay Minamata felaketi olarak bilinmektedir. Günümüzde deniz canlılarında izin verilen maksimum cıva miktarı 1 ppm’dir. Cıvayı en çok içeren deniz canlıları köpekbalığı, kılıçbalığı, kral uskumrudur.

Ağır Metal Zehirlenmesi Nasıl Olur

Okullarda, laboratuvarlarda bulunan cıvanın kilitli dolap içinde muhafaza edilmesi öğrencilerin oyun amaçlı kullanımını engeller. Krom kaplama, çelik sanayii, boyalar, kimya sanayii, porselen ve seramikler, cam sanayii de krom kullanılır. Krom madeninde çalışan işçiler risk altındadır. Buharın solunması ile zehirlenme oluşur.

Kadmiyum; boya, kaynak işleri, kadmiyumlu pil yapımı, cam sanayii gibi alanlarda kullanılır. Tütün dumanı (kadmiyum tütün yapraklarında yoğunlaşmaktadır), kadmiyum içeren gıdaların yenmesi (tahıl, baklagiller ve yapraklı sebzelerde yüksek kadmiyum bulunabilir; kadmiyum balık ve kabuklu deniz canlılarında birikebilir), kadmiyum içeren ev ürünlerine temas (elektrikli piller ve güneş panelleri) ile de kadmiyum alınabilir.

Nikel; otomotiv sanayii, pil yapımı, nikel kaplama işleri gibi alanlarda maruziyet söz konusudur. Arsenik, doğada inorganik veya organik formlarında bulunur. İnorganik form asıl tehlikeli form olup emilerek zehirlenmeye yol açmaktadır. Organik formunun ise emilimi çok az olup daha tehlikesizdir. Organik arsenik formu balık arseniği olarak da bilinir. İnorganik arsenik, böcek ve sinek ilaçlarının yapısında yer alır. Tarım ilaçlarında bulunabilir. Bu ilaçların üretilmesi, kullanımı esnasında vücuda giriş genellikle solunum yolu ile olur. Deri ile temas sonucu emilim söz konusudur. Arsenikli ilaçların kullanıldığı tarım ürünlerinin tüketilmesi ile vücuda girebilir. Vücutta emilimi çok az olan organik arsenik bileşikleri içerebilen kabuklu deniz ürünleri, bazı soğuk su dip balıkları ve yosunların yoğun miktarda tüketimi ile hafif ani zehirlenme bulguları olabilmektedir. Ayrıca metal sanayii ve cam sanayii alanlarında etkilenme söz konusudur. Arsenik tabakasına yakın yeraltı suları, 2004 öncesinde üretilen ahşap boyalar, su ürünleri, tarım ürünleri ve şarap arsenik içerebilir.

Alüminyum, doğada en sık bulunan maden olup evlerde mutfak gereçleri, bina kapı-çerçeveleri gibi alanlarda yoğun kullanılır. Hastanelerde damar yoluyla uygulanan tıbbi tedavi çözeltilerinde üretim veya transfer esnasında bulaşmaya bağlı olarak bulunabilmekte, yoğun tedavi alanlarda vücutta birikebilmektedir. Son yıllarda ilaçlardaki alüminyum içeriği denetlenerek zehirlenme riski azaltılmaktadır. Alüminyum, sindirim sisteminden çok az emilmekte, sitrat, tartarat veya gluta- mat gibi organik bağlayıcılara bağlandığında ise emilimi artarak kemik ve beyin dokusunda birikmektedir.

Ağır Metal Zehirlenmesi Belirtileri Nelerdir

Kurşun, solunum ve ağız yolu ile vücuda girerek uzun dönemde kemiklerde depolanır. Karın ağrısı, kabızlık, iştahsızlık, metalik tat, diş etlerinde sarımsı mavimsi kahverengi çizgiler, özellikle sağ elde felç, baş ağrısı, kasılmalar, kansızlık, kısırlık, böbrek bozukluğu ve buna bağlı tansiyon yükselmesi olur. Alman kurşun miktarı arttıkça koma ve ölüm gelişebilir. Kısa zamanda çok fazla kurşuna maruziyet beyin ödemi, kasılma, ishal, şiddetli karın ağrısı ve hatta koma sonrası ölüme neden olmaktadır. Kurşun ile oluşan ani zehirlenmeye örnek, sanayide alüminyum tozuna maruz kalmaktır.

Cıvanın buharının solunması ile akut zehirlenme meydana gelebilir. Çocuklarda cıvalı termometrenin kırılması sonucu nefes yoluyla alınması veya yutulması ile ani zehirlenme oluşur. Sanayide cıva ile temasta genellikle işçilerde kronik, yani müzmin zehirlenme gelişir. Müzmin zehirlenmeye mercürializm denmektedir. Akut zehirlenmede böbrek yetmezliği, baş ağrısı, karın ağrısı ve ishal görülmektedir. Ölüme neden olabilir. Müzmin zehirlenmede ellerde titreme, ağız yaraları, diş çürükleri, asabiyet, sıkıntı, uyku bozuklukları, çekingenlik, dikkat eksikliği, böbrek bozukluğu meydana gelir. Hamilelerde bebek gelişimini olumsuz etkiler. Cıva zehirlenmesi olan kişilerde el yazısı bozulur.

Krom buharının solunması ile nefes darlığı, göz hasarı ve ölüm görülebilir. Sürekli soluma olursa burun içinde yaralar gelişir. Burun deliklerinin ortasında bulunan kıkırdak dokuda delinme oluşabilir. Kromla temas sonucu deride zımba deliği şeklinde yaralar meydana gelir. Bu yaralar kansere dönüşmez. Akciğer kanseri yönünden krom solunması risk teşkil etmektedir.

Kadmiyum zehirlenmesi; böbrek yetmezliği, akciğer hastalığı, kemik erimesi ve kemik kırılmalarına neden olmaktadır. Ani zehirlenmelerde ölümler görülebilir. Geçmiş yıllarda Japonya’da kadmiyum atıklarının pirinç tarlalarına ulaşması ile o bölgede yaygın kemik erimeleri görülmüştür. îtai-itai hastalığı olarak bilinir. Nikel maruziyeti burun içi kanserlere neden olmaktadır. Alerji, kaşıntı ve zatürree gelişebilir. Zatürree ölümcül olabilir.

Arsenik içeren böcek veya sinek öldürücü ilaçların intihar/kaza ile içilmesi sonucu kusma, ishal, bilincin kaybolması, şok, böbrek yetmezliği ve ölüm gelişebilir. Uzun süreli ve yavaş maruziyetlerde boyun, koltuk altı gibi bölgelerde renk koyulaşması, kansızlık, aşırı terleme, tırnaklarda kolay kırılma, tırnaklarda çizgilenme, saç dökülmesi, çarpinti, nefeste sarımsak kokusu, nöropati gibi bulgular görülür. Akciğer, mesane ve deri kanseri yönünden risk teşkil etmektedir.

Ağır metal içeren işyerlerinde sahada yiyecek, içecek ve sigara kullanılmamalıdır. Özellikle kurşun sakal ve bıyıklara bulaşıp ağız yolu ile alınabileceği için bu tür işlerde sakalsız ve bıyıksız çalışılmalıdır. İşçilerin iş kıyafeti ve günlük kıyafetlerinin konduğu dolapları ayrı olmalıdır. İş kıyafetlerinin eve götürülmesi halinde kıyafete bulaşan ağır metalin evdekileri de etkilemesi söz konusudur. Ağır metallerin işyerlerinde izin verilen sınırlarda olması, kaynağında önlem alınması gereklidir. İşçilere gerekli kişisel koruyucu donanımlar verilmelidir. İş yerindeki riskler ve oluşabilecek hastalıkların eğitimi yapılmalıdır. Ağır metal zehirlenmesi şüphesi olduğunda kan veya idrarda ağır metal tayini yapılır. Tam kan sayımı, idrar tahlili, üre, kreatinin, karaciğer fonksiyon testleri ve kan mineralleri değerlendirilir. Tırnak ve saç analizleri de yardımcı olabilir. Akciğer ve karın filmi bakılır. Kalp şeridi, yani EKG çekilir.

Ağır Metal Zehirlenmesi Tedavisi

Ani gelişen zehirlenmelerde ağır metallerin sindirim sisteminden uzaklaştırılması temel yaklaşımdır. Arsenik ve kurşun zehirlenmelerinde burundan mideye tüp takılarak yapılan mide yıkaması yararlı olabilir. Tüp takılamazsa kusturulabilir. Fakat cıva gibi yemek borusuna zarar verebilecek maddeler kusturulmamalıdır, çünkü alırken tahribat yapan cıva geri kusturulurken tekrar yemek borusu tahribatı yaparak hasarı artırır. Bu nedenle cıvanın ağız yoluyla alındığı durumlarda mideye tüp takılarak yıkama yapılır. Büyük parçacıklara sahip ağır metaller kusturmayla çıkmayabilir. Bu durumda kalınbağırsak lavmanlarıyla veya ishal yapıcı ilaçlarla bağırsaklardan atımı hızlandırılır. Aktif kömür ağız yoluyla alınarak arsenik ve talyum zehirlenmesinde emilerek yararlı olur, ama demir ve cıva zehirlenmesinde yararsızdır.

Dimerkaprol, DMPS, succimer (DMSA), Prusya mavisi, penisila- min, deferoksamin, deferipron gibi tıbbi tedaviler ağır metalin cinsine göre seçilerek uygulanır.
İşyeri ortamından kaynaklanan ağır metal zehirlenmesinde işçiyi ortamdan uzaklaştırmak gereklidir. Ani zehirlenmelerde genel durum bozukluğu varsa yoğun bakım tedavisi gereklidir. Eğer böbrek yetmezliği gelişmişse, gerekirse hemodiyaliz uygulanır. Kanser gelişmişse gerekli tedavi protokolleri düzenlenir. Kadmiyuma bağlı kemik erimesi oluşmuşsa tedavisi verilir.

Ağır Metal Zehirlenmesinde Kullanılacak Besinler

• Selenyum: Cıva ve kurşunun emilimini azaltırken atılımmı artırır. Çihde yapılan araştırmalarda cıva maruziyeti olanlarda günde 100 mik- rogram selenyum verilmesi ile idrarda cıva atılımı artarken, arsenik zehirlenmesi olanlarda günde 100-200 mikrogram selenyum verilmesi ile kan ve saç düzeylerinde azalma elde edilmiştir.5 Selenyum ayrıca kadmiyum, talyum inorganik cıva metalleri zehirlenmesini azaltmaktadır. Günde 100-200 mikrogram selenyum desteği en az 4 ay kullanılabilir.

• Modifiye sitrus pektin (MCP): îlk 5 gün 15 gram/gün, 6. gün 20 gram/gün dozunda verildiğinde idrarda arsenik, cıva ve kadmiyum atılımmı artırmaktadır.6 Küçük bir çalışmada aljinat ile beraber 8 ay boyunca MCP verilen hastalarda ağır metal oranının %74 azaldığı bildirilmiştir.7 Kurşun birikmesi olan çocuklarda günde 15 gram MCP verilmesiyle 2-4 haftalık tedavi sonrasında kan kurşun düzeyleri azalırken idrarda atılan kurşun miktarı artırılmıştır. Günlük önerilen dozu 15-20 gramdır.

• Silikon: Doğada bulunan, maden sularında çözünmüş bir mineral olup alüminyum birikmesini engellemekte ve Alzheimer riskini azaltarak bilişsel işlevi artırmaktadır.8 İnsanlarda, çözünür silikon (ortosiklik asit) sindirim sisteminden alüminyum emilimini ve beyindeki birikimini azaltır. Alzheimer hastalarına 12 hafta boyunca litresinde 35 mg silikon içeren maden suyundan günde bir litre verilmiştir. Alüminyumun idrarla atılımı artarken 15 hastanın 3 ünde bilişsel işlevlerde belirgin düzelme elde edilmiştir.

• C vitamini: Hücrelere hasar veren serbest radikallerin zararını engellemekte, kurşun, cıva ve kadmiyumun neden olduğu hasara karşı kalkan görevini görmektedir.10 Yüksek kan kurşun düzeyleri olan gümüş rafinerisi işçilerine günde 500 mg C vitamini takviyesi veya 75 mg B1 vitamini takviyesi verilmesiyle 1 ay sonra kurşun düzeylerinde %34 azalma göstermiştir.11 75 sigara içen erkeğe C vitamini (1.000 mg/gün) verilmesi ile 1 hafta sonunda kan kurşun düzeylerinde %81 oranında azalma elde edilmiştir.12 Düşük dozların (200 mg/gün) ise yararı saptanmamıştır.

• E vitamini: Antioksidan etkisi sayesinde, dokularda oksidatif hasarı artıran ağır metallerin neden olduğu hasar azaltır. E vitamini ya da sarımsak yağının ikisinden birisi kurşun ile birlikte uygulandığında, kurşunun zararlı etkileri engellenir.13 İş ortamı nedeni ile düzenli havadan ağır metale maruz kalan işçilere 6 ay boyunca günlük olarak 800 mg E vitamini ve 500 mg C vitamini takviyesi verilmesiyle oksidatif hasar bulgularının azaldığı saptanmıştır.

• Folik asit: Sülfür içeren aminoasit metabolizmasında bir kofaktör- dür. Sülfür ihtiva eden aminoasitler (sistein ve metionin) hücrede ağır metalleri bağlayıp etkisizleştiren maddelerin (alfa-lipoik asit ve glutatyon) öncülleridir. Yüksek kan folat düzeyleri olan gebelerde gebelik sırasında kan cıva seviyeleri daha düşük olmaktadır.15 Gebe olup sigara içmeyen kadınlarda folik asit veya demir takviyesi alınmamasının gebelikte yüksek kan kadmiyum düzeyleri ile ilişkili olduğu bulunmuştur.

• Alfa-Lipoik Asit ve Glutatyon: Alfa-lipoik asit (ALA) ve glutatyon gibi sülfür içeren bileşikler ağır metalleri bağlayarak etkisizleştirir, sağlıklı hücrelere hasar vermelerini engeller. Kadmiyum, kurşun, çinko, kobalt, nikel, demir ve bakırı bağlar.17 Glutatyon, N-asetil sistein forumunda 600 mg günlük doz ile alınmakta veya 600 mg kas içine uygulama ile alınmaktadır.18 Alfa lipoik asidin günlük tavsiye edilen dozu 300-1.800 mg olup damar yoluyla da aynı dozlarda uygulanmaktadır.

• N-asetil sistein (NAC): Vücutta antioksidan glutatyon üretimi için gerekli kükürdü sağlar. Ağır metal zehirlenmesinde oksidatif ha11 sarı azaltır. Bakır, demir, kurşun, cıva ve kadmiyumu bağlayarak etkisizleştirir.20 Zehirli metallere süreğen maruziyet kanda sistein düzeylerini azaltabilir. NAC ile bu azalmış düzeyler takviye edilir. Beyin ve sinir dokusu içine zehirli metallerin girişini engelleyebilecek aminoasitleri içiren peyniraltı suyu proteini gibi ürünlerin içine katılarak fayda sağlayabilir.21 Günlük 600-2.400 mg kullanılır.

• Glisin: Proteinlerde bulunan bir aminoasittir. Çeşitli toksik maddeler ile birleşerek onları daha az zararlı formlara dönüştürerek vücuttan atılımım sağlar. Glisin, antioksidan glutatyonun vücutta yapılmasında yer almaktadır. Glisin özellikle süreğen-kronik kadmiyum zehirlenmesinin zararını azaltır.22 Tavsiye edilen günlük kullanım dozu 1-3 gram arasında olup günlük 45 gram dozlarına kadar ciddi bir yan etki olmadan çıkılabilmektedir.

• Chlorella: Laboratuvar ortamında kadmiyum, çinko, bakır ve kurşun bağlama yeteneği olan tek hücreli yeşil deniz yosunudur. Metal kirliliği olan atık suların temizlenmesinde yararı araştırılmaktadır.24 Tavsiye edilen günlük tüketim dozu 6-10 gramdır.

• Bentonit kili: Tarım verimliliğini artırmak için kullanılan modern yöntemler, toprakta ağır metal ve elementlerin tehlikeli düzeylere çıkmasına neden olmaktadır. Kadmiyum gibi elementler, fosfattan zengin gübrelerde bulunmakta olup bazen bitkiler tarafından emilerek sağlık için tehlikeli boyutlara ulaşabilmektedir. Kömür, linyit, bentonit ve zeolit gibi doğal emiciler topraktaki kadmiyumu içlerine alıp bitkilere geçişi azaltmaktadır. Toprağın ağırlığının %2.5’i kadar bu doğal emicilerden eklendiği zaman soğan, ıspanak ve marul gibi sebzelere geçen kadmiyum miktarı %60 azaltılmaktadır.26 Toprakta ağır metaller yanı sıra polisiklik aromatik hidrokarbonlar gibi zararlı maddeler birikmekte, bentonit kili bunları emerek düzeylerini azaltmaktadır.27 Bentonit kili endüstriyel kirliliğin azaltılmasında, atık suların temizlenmesinde, atık yağların ağartılmasın- da, kimya sanayiinde dolgu malzemesi olarak ve detoks program larında kullanılmaktadır. Hacminden çok daha fazla sıvıyı tutup şişmesi nedeni ile ishalde de kullanılmaktadır. Böcek öldürücü kimyasalları, aflatoksin zehrini bağırsaklarda emip, vücuda geçme riskini azaltmaktadır. Günlük 3×500-1.000 mg dozlarında kapsül veya toz formunda (az miktar meyve suyuna katılıp) 1-3 aylık sürelerle kullanımı emniyetli bulunmuştur.28 En çok bulantı, ishal, mide ekşimesi ve baş dönmesi gibi yan etkiler görüldüğü bildirilmiştir.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!