Pelin Çift Erhan Altunay Ayasofya’nın Gizli Tarihi Kitap Özeti

“Ayasofya’nın Gizli Tarihi” 2016 yılında Beyaz Baykuş Yayınevinden çıkan 248 sayfalık bir kitap. “Ayasofya’nın Gizli Tarihi” kitabının yazarı Pelin Çift, Erhan Altunay’dır. “Ayasofya’nın Gizli Tarihi”nde Ayasofya’nın sırlarla dolu gizli tarihi ilk kez gözler önüne seriliyor. Ayasofya’nın içindeki gizemli sembollerin anlamı ne? Hangi gizli örgütler Ayasofya’ya izlerini bıraktı? Bu işaretler hangi amaçla mabede kazındı? Ayasofya’nın dehlizleri nerelere uzanıyor? “Ayasofya’nın Gizli Tarihi”ni okudukça Ayasofya’yı daha çok anlayacak, sevecek ve sahipleneceksiniz.

Pelin Çift, Erhan Altunay Ayasofya’nın Gizli Tarihi kitabı tavsiye ettiğimiz kitaplardandır.

Ayasofya’nın Gizli Tarihi kitabından küçük bir bölüm

********************

“Sultan Mehmet, İstanbul’un fethinden sonra Ebu Eyyub el Ensari Halid bin Zeyd’in kabrinin bulunması konusunda Akşemseddin’in görüşlerine başvurdu. Şeyh bir ormanın içinde kabri şerifi bularak asasmı Ebu Eyyubel Ensari Halid bin Zeyd’in mezarının başına dikti. Bazı kimseler bu değneği kaldırıp yerine başka, gizli bir nişan koymuşlar ve Hazreti Şeyh’e giderek, kabrin tekrar bulunmasını istemişler. Şeyh geç vakit gelip tekrar aynı yere asasmı dikmiş.”

Menakıb-ı Akşemseddiride mezarın ne şekilde bulundu­ğu bildirilmiyor. Ancak “Mezar yerini kazarken kabri şerife yakın bir yerde şifalı olduğuna inanılan tatlı bir su kaynağı ortaya çıktı. Sultan Mehmet Han devlet adamlarıyla birlik­te kabri şerife geldi. Ebu Eyyub el Ensari Halid bin Zeyd’in daha önce defnedildiği yer kazıldığında taş ile yapılmış olan mübarek bir kabir ortaya çıktı” şeklinde açıklanıyor. Tatlı su pınarı orijinal metinde ayazma olarak geçer.

Başka kaynaklarda Akşemseddin’in bu mezarları rüya­sında bulduğu belirtilir. Bazı kaynaklar da mezar bulma öy­küsünün tam İstanbul’un kuşatması sırasında ortaya çıktığı­nın altını çizer. m

Ünlü tarihçiler Joseph von Hammer ve Halil İnalcık bu hikâyelerin, kuşatma sırasında askere moral vermek için psikolojik bir ihtiyaçtan kaynaklandığını söylerler, daha mo­dern bir ifadeyle ^bu, Akşemseddin’in bir “algı yönetimi”dir. Tabu Eyüp El Ensari’nin kuşatma sırasında Kadıköy tarafın­dan geldiğini ve Eyüp tarafma hiç geçememiş olabileceğini de unutmak gerekir. Nitekim Akşemseddin başka sahabele­rin de aynı şekilde mezarlarını bulmuştur.

Her ne olursa olsun Eyüp Sultan, makam olarak kutsal bir yerdir. Kültürümüzde kutsalın tezahür ettiği makam yerleri…

********************