Yezidin Kızı Roman Özeti
Yezidin Kızı Roman Özeti
Refik Halit Karay’ın romanı (1939)
• Suriye’de babadan kalma köyünü görmeye giden Hikmet Ali, Marsilya’dan bindiği vapurda genç, güzel bir kadınla karşılaşır. Vapur komiseri, kadının Arjantin’li bir milyoner ve adının Zeliha olduğunu söyler, Hikmet Ali’yi kadınla tanıştırır. Zeliha’nın yanında
Asurî rahibi kılığında ve rehber durumunda, sakallı, esmer ve Şem’un adında bir adam vardı. Zeliha, Yezidîler’dendir, buralara onları kurtarmaya, toplayıp bir cemaat kurmaya gelmiştir, kendisinin Yezid’in kızı olduğuna inanmaktadır; Hikmet Ali’den de yardım rica eder. Hikmet Ali, Zeliha ve şeyh Şem’un, büyük Yezid’den kalan kutsal eşya ve emanetleri görmeye Sincar dağlarında bir hisara giderler. Şeyh Şem’un, burada bir gün bir fırsatını bulur, Hikmet Ali’ye Zeliha’nın yezidî falan değil, hayal düşkünü bir ruh hastası, kendisinin de Zeliha’nın kocası Alfonso olduğunu söyler. Hikmet Ali çok şaşırır; ayrıca Irak’a vizesiz gelmiştir, İngilizler tarafından sınır dışı edilecektir. Hikmet Ali, Zeliha’yı oralardan uzaklarda bir geziye razı eder, kendisi de gidip babasının köyüne yerleşmeye karar verir. Yezidin Kızı, tesellisini aramak üzere, Hind denizlerine doğru, kendisini sevmiş Hikmet Ali’siz yola çıkar. (Zahir Güvemli, Türk Romanları, 1954)