Turnalar Türküsünün Hikayesi Sözleri Notaları

Turnalar Türküsünün Hikayesi

Yozgat Sıra Söğüt Mahallesinde birbirlerini çok seven ve hiç ayrılmayan (Süleyman Hafız, Çakır Hafız ve İmam Ahmet) Çakır Hafız çok güzel sesli ezan okuyan zat-İmam Ahmet bir ara boş gezer kahreder, arkadaşlarına haber vermeden gurbete çıkar. Bafra’ya gider, iş bulamaz, perişandır. Akşama doğru kaldığı hana giderken beş altı kişilik bir grup bir kadını zorla dağa kaldırmak isterler bunu gören İmam Ahmet araya girer kadını kurtarmak ister, kişilerle kavgaya tutuşur bıçağını çeker yaralar ve yaralanır. Hadiseyi seyreden başka kişiler imam Ahmet lehine şahitlik yaparlar ve imam Ahmet hapis yatmaktan kurtulur.

Süleyman Hafız ile Çakır Hafız, imam Ahmet’i bulmak için günlerce iz sürerler nihayet Bafra’da olduğunu öğrenirler ve Bafra’ya giderler, adres yok, ararlar sorarlar bulamazlar. Akşam handa yatmadan önce Çakır Hafız’ın aklına; Her camide ezan okuyalım o bizi sesimizden tanır ancak öyle bulabilir, der öyle yaparlar, imam Ahmet sesi derhal tanır ve o camiye koşar buluşurlar ağlaşırlar, sevinirler… Yozgat’a gelirken Çakır Hafız tarafından söylendiği bilinir.

Turnalar Türküsünün Sözleri

Hasta düştüm bilmem zalim Bafra’da

Yetiştir selamım yare turnalar

Gariplik hasretlik gurbet ellerde

Birde bizim için ötün turnalar

***********

Çık turnamda cec belinde ceylanın

İnin Düvenci ovasına orda benlenin

Hüseyin çelebide bir gecelik eğlenin

Ordan öte selamettir turnalar

***********

Sakın turnam kendini yüksekten

Darıcı beylerini erkenden geçin

Yozgat üstünden yarimi seçin

Benden yare selam söylen turnalar

***********

Tumanım kanadı bir san telden

Çekerim ayrılık ne gelir elden

Kışlanın önünden pazar yerinden

Doğru bir katere uçan turnalar