10. Sınıf Felsefe Semih Ofset Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 92

10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Sayfa 92 Cevapları Semih Ofset Yayınları’na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Felsefe Semih Ofset Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 92

duğunu belirtir. Aklı, duyulardan sonra gelen, bilgi sürecinde bir yönüyle duyulara bağlı, diğer yönüyle duyulardan bağımsız önemli bilgi kaynaklarından biri olarak kabul eder. Gazali, kalbi sezgiyi duyu ve aklı aşan bir bilme yetisi olarak nitelendirir. Duyu ve akla kapalı olan metafizik bilgiyi ancak kalbî bir sezgi ile bilmek mümkündür. Ona göre kalp sezgisi her insanda bulunmaz.

POZİTİVİZM (Olguculuk) Auguste Comte’a
(Ogüste Kont) göre gerçeklik olgulardan ibarettir. Olgu, gözlenebilen ve somut verilere dayandırılabilen türden değişimlerin ortak adıdır. Bu çerçevede doğru bilgi, olguların bilgisidir. Comte, deney dünyası içinde bulunmayan varlıkları araştırmayı gereksiz sayar. Bilimin konusuna giren olay ve olgularla felsefe yapılmalıdır. Bu nedenle metafizik türden açıklamaları değersiz bulur.

  ANALİTİK FELSEFE (Çözümleyici Felsefe Comte’un
görüşleri 20. yüzyılda mantıkçı pozitivizm adı ile geliştirilmiştir. Bu görüşe göre, doğrulanabilir önermeler anlamlıdır. Doğru bilgi, doğruluğu test edilebilen bilgidir. Doğruluğu test edilemeyen türden metafizik görüşler ileri sürülmemelidir. Felsefenin görevi dilin yapısını ve mantığını analiz etmek olmalıdır. Bu doğrultuda felsefe dildeki kavramları çözümlemelidir. Eğer dilin mantığını anlayabilirsek doğru bilgiye ulaşabiliriz. Witgenstein’a (Vitgenştayn) göre göre dil ile gerçek aynı yapıya sahiptir. Dilin yapısının analizi aynı zamanda gerçekliğin analizidir.

Entüisyonizme göre sezgi oluş hâlindeki hayatı bilmenin temel aracıdır.
Pozitivizme göre bilginin temel kaynağı olan olgular gözlenebilir değişimlerdir.

PRAGMATİZM (Faydacılık) Bazı filozoflara
göre ise bir önermenin doğru olmasının tek ölçüsü onun işe yaramasıdır. Pratikte işe yarayan bilgi doğrudur. İnsanın bilgi edinme eylemi, problemle başlar. İnsan problemin çözümü için bilgilerini kullanır. Problemi çözmede başarılı olan bilgi doğrudur. Bilgi ve deneyimler arasında karşılıklı bir ilişkinin kurulduğu bu görüşte bilgi keşfedilemez, icat edilir. Bu durumda sürekli, değişmeyen, mutlak bilgilerden söz edilemez. W. James ve John Dewey en önemli temsilcileridir.

FENOMENOLOJİ (Görüngübilim) Edmund Husserl’e (Edmund Husser) göre doğru bilgi öznenin bilinci içerisinde saklıdır. Bu çerçevede önce şeylerin kendisi olan özü görebilmek gerekir. Özü bilmenin ilk koşulu daha önceki bilgi ve inançları bir paranteze (epocheye) almaktır. Özü görebilmek için saf bir bilince sahip olmak gerekir.

• Cevap:

10. Sınıf Felsefe Semih Ofset Yayınları Ders Kitabı Sayfa 92 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.