Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri

10. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı 5. Ünite Cevapları

10. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı 5. Ünite Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı 5. Ünite Cevapları

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri 5. Ünite Çözümleri Sayfa 10

1. Nasıl? Hanesinin idare-i dâhiliyesini garipçe mi gördünüz? Bizim Mustafa Meraki Efendi alafranga meşrep bir adamdı. Hem de hangi alafranga meşreplerden biliyor musunuz? Hani ya bundan on beş yirmi sene evvel İstanbul’da alafranga meşrepler yok mu idi? İşte onlardan. Hâl ü vakti pek yolunda hem de ziyadece yolunda olduğundan kendisi zaten Üsküdarlı olduğu ve orada güzel konağı, bağı bahçesi dahi bulunduğu hâlde mücerret alafranga yani rahat yaşamak için cümlesini ucuza pahalıya bakmayarak satıp gelmiş Tophane’nin Beyoğlu’na civar bir mahallesinde müceddid güzel bir hane inşa ettirip sakin olmuştu. Alafrangaya olan merakın derecesini şundan anlayınız ki yaptırdığı hane mutlaka alafranga olmak için kâgir olarak yaptırılmıştı. Bu parçadaki anlatıcı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) 3. tekil kişi ağzıyla konuşmaktadır.
B) Dönemine göre sade bir dil kullanmıştır.
C) İlahi bakış açısına sahiptir.
D) Kahramana karşı tarafsız bir tutum sergilemiştir.
E) Üslubunda meddahların etkisi vardır.

  • Cevap: D

2. Her yaz kulağında bir dal çiğdemle, uyuz bir eşeğin arkasından salına salına gelip köy meydanına tezgâh kuran kalaycıyı görünce de umutlanmıştı köylüler. Bu cümlenin özellikleri aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiştir?

A) Devrik – fiil – birleşik – olumlu
B) Kurallı – fiil – bağlı – olumlu
C) Devrik – isim – birleşik – olumlu
D) Kurallı – isim – sıralı – olumlu
E) Devrik – fiil – sıralı – olumlu

  • Cevap: A

3. Edebiyat yaşamına çevirilerle ve şiirle başladı. İzmir’de 1884-1885 arasında Nevruz dergisini, 1886’da Hizmet gazetesini çıkardı. 1896’da Edebiyat-ı Cedide topluluğuna katıldı. Servet-i Fünûn dergisinde kendisine büyük ün sağlayan romanları tefrika edildi. Bir Ölünün Defteri, roman tarzının ve dilinin tam bir istikrara kavuştuğu eserdir. Bu eserde 93 Harbi’nin izlerine rastlanılmaktadır. Nemide de ise bireysel bir konuya eğilim söz konusudur. Bu roman daha çok romantik bir eser olarak değerlendirilir. Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mehmet Rauf
B) Halit Ziya Uşaklıgil
C) Cenap Şahabettin
D) Tevfik Fikret
E) Tahsin Nahit

  • Cevap: B

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri 5. Ünite Çözümleri Sayfa 11

4.
I.
Beyefendi garsonun lakırdı anlamazlığına da biraz kızdı. Garson ise vaktiyle Arnavutköy’ü burnunda kefal balığı avlamak için kışın zemheri zamanı saçma omzunda beklemekten defaatle eli ayağı donmuş ve muharraran bu güç sanatı terk ile Beyoğlu’nun gazinolarında, lokantalarında hizmetçilik, uşaklık ederek Fransızca aldığı emirleri anlayıp vaki olan suallere de cevap verecek kadar o lisanı öğrenmiş bir tatlısu Frengi olduğu hâlde ‘glas a la peş’ten bihaber bulunuyordu.
II.
Siz bizden af talep ediniz. Dün mütareke yaptınız, dün silahlarımızı bize bıraktırdınız. Bugün memleketimize hırsızları, katilleri gönderiyorsunuz ve katilleri, hırsızları, tarihî bir şerefi olan büyük donanmanız himaye etti. Yeşil İzmir’i kan ve alev içinde bıraktınız. Bakınız sokaklarına, üniformalı hırsızlar, katiller silahsız ahaliyi kurşunla, dipçikle öldürüyor. Her evden koltuğunda bir bohça, bir Yunan neferi çıkıyor.
Numaralanmış parçaların dil, anlatım ve içerik özellikleri incelendiğinde aşağıdaki edebî dönemlerden hangilerine ait oldukları söylenebilir?

A) Tanzimat II. Dönem Millî Edebiyat Dönemi
B) Servetifünun Dönemi Tanzimat II. Dönem
C) Tanzimat I. Dönem Fecriati Dönemi
D) Millî Edebiyat Dönemi Servetifünun Dönemi
E) Servetifünun Dönemi Fecriati Dönemi

  • Cevap: A

5. Tanzimat romanında üzerinde en çok durulan konulardan biri de yanlış Batılılaşma ve buna bağlı olarak ortaya çıkan mirasyedi, alafranga tiplerdir. Ahmet Mithat Efendi—adlı romanında bu konuyu bir Osmanlı efendisi ile mirasyedi bir tipi karşılaştırarak ele almıştır. Namık Kemal—-adlı eserinde, babasından kalan mirası yiyip yoksulluğa düşen Ali Bey’le; Nabizade Nazım—adlı romanında, servetini Beyoğlu’nda yiyip bitiren Suphi ile; Recaizade Mahmut Ekrem ise—adlı romanında, Bihruz ile aynı konuya eğilmişlerdir. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdaki romanlardan hangisi getirilemez?

A) Araba Sevdası
B) Felatun Bey ile Rakım Efendi
C) Zehra
D) Kiralık Konak
E) İntibah

  • Cevap: D

6. Aşağıdakilerden hangisinde kesme işaretinin kullanımı yanlıştır?

A) Yakup Kadri, Sodom ve Gomore’de işgal altındaki İstanbul’u anlatmıştır.
B) Yazarın dil anlayışı 1916’dan sonra değişmiştir.
C) Türk edebiyatında Kurtuluş Savaşı’nı anlatan önemli romanlar yazılmıştır.
D) Galatasaray’dan Tünel’e doğru yürürken onunla karşılaştı.
E) Yunanlılar’ın işgal ettikleri yerlerde yaptıkları mezalimi anlatmıştır.

  • Cevap: E

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri 5. Ünite Çözümleri Sayfa 12

7. Salime Hanım’ın, Mukbil Bey’in feci akıbetine ait sözleri Ayşe’den ziyade Cemal’i ürküttü. Mavi gözleri acı ile istifhamla Ayşe’yi aradı. Ayşe’nin yüzü dalgasız, rüzgârsız bir göl gibi sakindi.
Salime Hanım parlak gözleriyle hâlâ hepimizin başının üstünden bakarak:
– Monşer Cemal Bey, dedi, burada mühim bir İngiliz muhabiri var. Memleketimiz hakkında malumat topluyor. Biz kendisine artık ittihatçı kalmadığını, herkesin İngiliz dostu olduğunu ve İzmir işgalinin aramızda yaptığı fena tesiri anlatıyoruz. Hatta İzmir’de Yunanlılar tarafından kocası, çocuğu öldürülmüş, kendi yaralanmış kibar bir kadının burada bulunduğunu söyledik. Burada toplanacağız. Ayşe Hanım ona gördüklerini anlatacak.
– Ben anlatmaya muktedir değilim, hanımefendi.
– Zarar yok, sizi görsün. Biz de sizin ağzınızdan tercüme eder gibi İzmir faciasını anlatırız.
Ayşe’nin yüzü hiç bu kadar tehlikeli olmamıştı. Solgun, yorgun teni kızıl bir dalga yayıyordu.
– Benim ağzımdan bir şey anlatıldığını istemiyorum.
Bu isyankâr cümlenin netayicinden korkmaya başlayan Cemal, endişenâk ayağa kalkmıştı. Mavi gözleri Ayşe’yi mucize gibi teskin etti.
Bu parçanın alındığı roman ve yazarı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ateşten Gömlek – Halide Edip Adıvar
B) Yaban – Yakup Kadri Karaosmanoğlu
C) Küçük Ağa – Tarık Buğra
D) Esir Şehrin İnsanları – Kemal Tahir
E) Çalıkuşu – Reşat Nuri Güntekin

  • Cevap: A

8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ki”nin yazımı yanlıştır?

A) Onu bu kadar kızdıracak ne söyledin ki?
B) Elindeki bohçayı yavaşça yere bıraktı.
C) Madem ki gitmek istiyorsun, gidebilirsin.
D) Konsolun üzerindeki lambayı söndürdü.
E) Şu kadarını söyleyebilirim ki dürüst bir insandır.

  • Cevap: C

9. Ali Bey; zengin bir ailenin tek evladı, yirmi bir yirmi iki yaşlarında bir delikanlıydı. Ali; sarı benizli, fazlaca sinirli ve kanı oynak bir çocuktu. Karakterinin tabii bir neticesi olan hiddetini, aldığı iyi terbiyeyle gördüğü şefkatli muameleler sayesinde, gerçi yenebilir gibi görüyorsa da yine aynı karakterin bir başka sonucu olan herhangi bir şeye karşı lüzumundan fazla, âdeta esirlik derecesinde düşkünlüğü hemen her hâlinden anlaşılırdı. Her neye merak sarsa her işi bir yana bırakır, dünyayı unutur, sadece onunla meşgul olurdu. Hatta ufak bir emelinden meyus olunca günlerce hastalanır, geceleri gizli gizli ağlardı.
Bu parçada tanıtılan Ali Bey ile ilgili,
I. İyi huylu, sakin yaradılışlı bir gençtir.
II. İyi bir eğitim almıştır.
III. Değişken bir ruh hâli vardır.
IV. Başladığı her işi başarıyla bitirir.
çıkarımlarından hangileri yanlıştır?

A) Yalnız I
B) Yalnız III
C) I ve IV
D) II ve III
E) III ve IV

  • Cevap: C

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri 5. Ünite Çözümleri Sayfa 13

10. Melih Bey’in yalısı yarım asrın inkılâp silsilesinden geçmiştir. Bugün kim bilir kimindir? Fakat ne zaman önünden geçil- se Boğaziçi’nin hususî hayatına vâkıf olanların kalplerinde gizli bir parmak uzanarak orasını gösterir ve müphem fakat zengin manalar vererek:
– Melih Bey’in yalısı, der… Bir vakitler yalının pencerelerinden taşan tarab ahengi hâlâ rıhtımın taşlarını yalayan suların zemzemelerinde muhtevi geceleri Boğazın suları bir zamanlar buradan topladıkları neşve şaşaasının hâlâ iltimaı bakıyesi ile furuzan zan olunur; onun için yalının o hayat devresini bilmeyenler bile yalnız onun manasını hissederek buradan geçerken bir âlemin meçhul bir sergüzeştine ait zevkleri duyarlar ve kendi kendilerine:
– Evet, Melih Bey’in yalısı, derler.
Bu parçadan hareketle Servetifünun romanı ile ilgili,
I. Kahramanlar halkın içinden insanlardır.
II. Gözlem ve tasvire önem verilmiştir.
III. Cümleler uzun, dil ağır ve süslüdür.
IV. Toplumsal konular işlenmiştir.
çıkarımlarından hangilerine ulaşılamaz?

A) I ve II
B) I ve III
C) I ve IV
D) II ve IV
E) III ve IV

  • Cevap: C

11. Aşağıdakilerden hangisi romantizm akımının Tanzimat Dönemi romanlarındaki etkilerinden biri değildir?

A) Tesadüflere fazlaca yer verilmesi
B) Kahramanların olumlu, olumsuz tüm yönleriyle ele alınması
C) Yazarların kişiliklerini gizlemeyip arada okuyucuya seslenmesi
D) Roman aracılığı ile bireyi eğitme ve toplumu düzeltme amacı güdülmesi
E) Mekân tasvirlerinin romanı süslemek amacıyla yapılması

  • Cevap: B

12. Gelelim yine Talat Bey’e (hatırınızda olmalı ki) bir büyük hüzün ve meyusiyette bırakmışız. Evet biçare öyle bir halet-i meyusiyette yukarı aşağı dolaşırken bir gün görür ki Hacıbaba’nın dükkânından bir kadın çıkıp Aksaray’a doğru iner. Muratpaşa’dan geçer. Yüksek Kaldırım’a çıkar. Talat Bey arkasını bırakmaz. Nihayet Odabaşı’na yakın giderler. Kadın bir kapıyı çalar, bir ufak eve girer. Talat Bey ileri gider. Bir sakaya rast gelir:
– Saka baba. Burada bizim … Efendi’nin evi var. Galiba şu köşedeki olmalı değil mi?
– Yok. Onguş ustası Şerüfe Hanum’un evüdür.
– Tuhaf. Ya onun evi nerede olmalı acaba?
– Bu mahallede öyle adam yoğ.
Talat Bey’in muradı Hacıbaba’nın dükkânından çıkan kadını anlamak. Ve bu vasıta ile şayet maşukasından bir serriş- te almak idi.
Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Yazar, eserde kişiliğini gizlemiştir.
B) Okuyucuda merak duygusu uyandırılmıştır.
C) Olayın anlatımında geniş zaman kullanılmıştır.
D) Dönemin dil özellikleri metne yansımıştır.
E) İlahi bakış açısı kullanılmıştır.

  • Cevap: A

10. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı 5. Ünite Çözümleri ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!