Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 360

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 360 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 360

Kelime Dağarcığı:
zaptiye: Osmanlı Devletinde toplum güvenliğini sağlamakla görevli askerî polis kuruluşu. zemberek: Kapılara takılan yaylı kapama düzeneği. lohusa (loğusa):Yeni doğum yapmış kadın.

1. Anlatmaya dayalı ilk ürünler olan destanları masal, efsane, menkıbe, halk hikâyesi gibi türler takip eder. Bu bakımdan modern romanın başlangıcını destana kadar götürmek mümkündür. Roman, Türk edebiyatına yeni bir tür olarak Tanzimat Döneminde çeviri eserlerle girer. Sonrasında telif eserler oluşmaya başlar. Ahmet Mithat Efendi, masallarla destanlardan, hikâyelerle romanlara geçişte değerli çalışmalar yapmıştır. O; romanın yapı, teknik özellikleri gibi içeriği üzerinde de durmuş, bazı konuları Türk edebiyatında ilk defa ele alan sanatçı olmuştur. Bu yönleriyle Ahmet Mithat’ın bir yol açıcı olduğu söylenebilir.
Okuduğunuz metni ve yukarıda verilen bilgiyi göz önünde bulundurduğunuzda Ahmet Mithat’ın “yol açıcı” olmasının eserlerinde oluşturabileceği olumlu ve olumsuz durumlar sizce neler olabilir?

  • Cevap: Olumlu olabilecek durumlar: Eserlerinde aklına gelen her konuyu işleyerek zengin bir konu yelpazesi oluşturabilir. Sözlü gelenekten gelen ürünleri romanlarına yerleştirebilir. Örneğin bu metinde sanki bir meddah hikâyesi anlatıyormuş gibi -konuşma diliyle, kısa cümlelerle, fazla diyalog kullanmadan- halk birikiminden yararlanmış. Türün ilk örneklerini verdiği için edebiyat tarihindeki yerini almış olması doğaldır. Olumsuz olabilecek durumlar: Yol açıcı olup türün Türk edebiyatındaki ilk örneklerini verdiği için acemilikler yaşamış olabilir. Toplumda bir roman okuru kitlesi oluşturmak için öğretici bir üslupla bir öğretmen edasıyla yazmış olabilir. Bu da eserlerinde bugünkü modern romanda karşılaşmadığımız bazı kusurların meydana gelmesine neden olmuş olabilir.

2. Roman edebî bir tür olmasına karşın Ahmet Mithat Efendi’nin romanlarının çoğunlukla sanat endişesinden uzak, üslup kaygısı taşımayan, halkı bilgilendirmek ve eğitmek amacıyla yazılmış eserler olması dikkat çekici bir durumdur.

a) Batılı anlamda düşünüş tarzının yeni yeni oluşmaya başladığı bir dönemi ve bu dönemde ortaya çıkan roman gibi edebî türlere yabancı olan toplumun geleneksel yapısını göz önünde bulunduğunuzda Ahmet Mithat’ın sanat anlayışının temel dayanağı için neler söyleyebilirsiniz?

  • Cevap: Roman yeni çıkmış bir tür olduğu için halkı bu türe alıştırmak amacıyla onu sevimli ve işe yarar bir hâle getirmek gerek. Böylece dikkat çekmesi ve ele alınıp okunması sağlanır. Ahmet Mithat da bir okur kitlesi yaratmak, halka roman okuma alışkanlığı kazandırmak için böyle bir yol izlemiştir. Çünkü dönemin özelliklerine baktığımız zaman okuma yazma oranının düşük olduğu görülüyor. Üstelik yeni bir medeniyet anlayışına girerken o medeniyetin gereklerini de bir şekilde öğrenmek gerekir. Bu da ancak edebiyat yapan edebî ürünlerle değil halka bir şeyler veren, bir şeyler öğreten eserlerle mümkündür.

b) Metinde yazarın okur ile metin arasına girdiği yerlerden ikisinin altını çiziniz. Bu tür ifadelerin okuduğunuz bir metinde bulunması ile ilgili tercihlerinizi belirtiniz.

  • Cevap:

Semtlerinde Ayşe Ebe adıyla ünlenen bir ebe hanımın başına gelen acayip hadiseyi işittiniz mi? *Henüz unutulacak kadar eski bir hâdise değilse de bu olay, herkesin dilinde dolaştığı zamanlarda dahi biri diğerini yalanlayan bin çeşit hikâye, bahsi geçen olay hakkında pek çok kimsenin işin doğrusunu öğrenemediğinden bu defa durumu size etraflıca anlatmayı uygun gördük. *Al bir merak daha! *Kısacası, kadıncağız kendini odaya atıp da ailesinin yanında güvende olduğunu görünce bir kere “ay!” diye haykırıp, kendinden geçer! *Herkesi saran telaşı anlatmaya gerek var mı?
Okuduğum bir metinde buna benzer ifadelerin olmasını tercih etmem. Olaylar ya da durumlar karşısında ne hissedeceğimi, nasıl tepkiler vereceğimi ya da karakterlerin hareket ve sözleri ile ilgili neler düşünmem gerektiğini bana yazarın söylemesine gerek yok. Bugünün modern anlamdaki romanlarının bir okuru olarak böyle bir üsluba sahip bir romanı okumayı tercih etmem.
Yazarın benimle bağ kurmak amacıyla böyle ifadeler kullanmak istemesini anlıyorum. Üstelik yazarın olaylar ve yarattığı karakterlerle ilgili düşüncelerini, yorumlarını okumak çok güzel bir tecrübe. Yazarın, tarafını tuttuğu ya da karşı olduğu karakterlerle ilgili tutumu bana kafasındaki dünya görüşü ile ilgili ipuçları verecektir. Sevdiğim bir yazarın eserini okurken olaylar karşısındaki kişisel tutumunu fark edebilmek onunla konuşuyormuş gibi bir his uyandıracaktır bende.

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 360 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!