10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 420

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 420 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 420

1. Yaşayın! İçinizdeki şahane ömrü sürün! Hiçbir şey boşa gitmesin. Her an yeni heyecanlar arayın. Hiçbir şeyden korkmayın… Yepyeni bir hedonizm: İşte yüzyılımıza gerekli olan bu. Okuduğunuz metinden alınan yukarıdaki ifadelerde Lord Henry, Dorian Gray’le hayatı nasıl yaşaması gerektiğine dair görüşlerini paylaşıyor. Görüşlerinde katıldığınız ve katılmadığınız noktalar nelerdir? Birkaç cümleyle ifade ediniz.

• Cevap: Yaşamın cesaretle, dolu dolu yaşanması gerektiğine yürekten katılıyorum. Ama yaşamı neyle doldurmalı? Bütün çabamızın bireysel mutluluklara, yüzeysel heyecanlara dayalı olması fikrine katılamıyorum. İnsan, incinme riskini de göze alarak, yaşama nezaketle karışmalı ve doğaya, insanlara olumlu katkılarda bulunacak eylemlerde bulunmalı. Bunu yaparken sıkıntılarla karşılaşma olasılığını göze alabilmeli. Bence de insan bireysel mutluluğa odaklı yaşamalı. Gençlik elimizden kayıp gidecek. Hayatı mutluluk odaklı yaşamaz isek yaşam boşa akıp gitmiştir. Acının öğretici bilgeliğine inanmıyorum.

2. Gençliğiniz gidince güzelliğiniz de gidecek, o zaman birden göreceksiniz ki artık kazanabileceğiniz zafer kalmamış. Ya da adi birtakım zaferlerle yetinmek zorunda kalacaksınız ki, geçmişin anıları bu zaferleri yenilgiden de acı kılacak sizin için. Yukarıdaki cümleler okuduğunuz metinden alınmıştır. Sohbete üçüncü bir kişiyi katarak Lord Henry ile aynı fikirde olmayan bir karakteri konuşturunuz.

• Cevap: “Yanılıyorsunuz lordum. Gençlik varken dünyanın geriye doğru akması mümkün değildir, gençlik büyük bir enerjidir, haklısınız. Öte yandan yılların duygu dünyamıza ve dimağımıza kattıklarının değerini de yadsıyamayız. Bu sayede yaşamın her evresinde başarıyı, mutluluğu tatmak mümkün.

3. Gençliğimize, altmış yıl yaşadıktan sonra yine sahip olabilseydik kendimize ve dünyaya daha faydalı olabileceğimiz düşüncesine katılır mısınız? Niçin?

• Cevap: Hayır katılmıyorum, günümüzde içindeki potansiyeli doğru değerlendiren, enerjisini doğru yerlere kanalize edebilen, üretken gençler var. Doğaya, tüm canlılara sahip çıkan, duyarlı, hayata anlam katan ve eleştirel gözle çözüm üreten gençlere sıkça rastlıyorum. Eski, işe yaramaz fikirleri değiştirme ve yeni fikirleri uygulama cesaretine sahipler. Evet katılıyorum. Çünkü, birçoğu gençliğini boş uğraş ve heveslerle harcamakta. Sahip oldukları hazinenin farkında olsalar da onu nasıl işleyeceklerini bilemiyorlar ve o cevher heba olup gidiyor.

4. Kişinin, yaşı kaç olursa olsun, sizce ömrü boyunca ruhsal olarak gençliğini koruyabilmesi mümkün müdür? Düşüncelerinizi açıklayınız.

• Cevap: Gençlik sadece belli bir döneme hapsolan bir zaman dilimi olmamalı. Gençlik bir ruh hâlidir. Kaygılara, korkulara saplanıp kalarak, hayattan edilgen bir ruh durumuna bürünerek genç yaşlarında dahi yaşlı olabilirsin. Genç kalabilmek için inançlarımızı, umudumuzu diri tutmalıyız. Bunu başaranlar, yaşama hevesini kaybetmeyenler, hayata pozitif değer katacak hedefler edinenler ve şevkle üretenler, küçük mutluluklardan da keyif almayı bilenler, yaşları ne olursa olsun, gençtir.
  Gençlik ateşi ve enerjisi sadece ömrün taze yıllarında yaşanır ve sonra söner gider.

5. Ebeveynler kendilerinden genç nesillerden teknolojik ürünlerin kullanımını öğreniyor. Bunun haricinde bugün bir arada yaşayan genç nesillerle deneyimli kuşakların birbirlerinden yararlanabilecekleri alanlar var mıdır? Düşüncelerinizi gerekçeleriyle birlikte açıklayınız.

• Cevap: Kuşakların birbirlerine katkı sağlayabileceğini hiç sanmıyorum. Nesiller arasındaki uçurumların kapanmasının zor olacağını düşünüyorum. Bana kalırsa yeni ve eski kuşaklar birbirlerini anlamaya çok da istekli değiller, sadece dikkate alınmadıklarından şikâyet ediyorlar ve çoğunlukla birbirlerinin farklılıklarına odaklanmış durumdalar. Gençler nasihatlere değil doğru modellere ihtiyaç duyar. Bu ihtiyacı çevrelerindeki deneyimli kuşaklar aracılığı ile karşılayabilirler. Yetişkin kuşaklar, zaman içerisinde değişime uğrayan kültürel yapının unsurlarını yeni kuşaklar kadar kabul etmekte zaman zaman istekli davranmasalar da, önceki nesillerden kendilerine aktarılan, içselleştirdikleri bilgiyi, tecrübelerini incitmeden genç kuşaklara aktarabileceklerini düşünüyorum. Nitekim kültürün uzantısı olan öğretileri gençlere aktarmaktadırlar. Büyüklere saygı, komşularla yardımlaşma, bayramlaşma gibi usulleri, gençler, büyüklerinden öğreniyorlar. Gençler de teknolojik yenilikler başta olmak üzere dinamizmleriyle hayatın akışına taze birer soluk getirerek durağanlığa fırsat vermiyor.

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 420 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.