Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 309

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 309 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 309

Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

Sinekli Bakkal

(…)
Tevfik, dükkânını bütün bütün kapadı, Sinekli Bakkaldan kayboldu. Fakat çok geçmeden Tevfik’in şöhreti tekrar mahalleyi çınlattı. Gene orta oyununda kadın rolüne dönmüştü. Bu defa Bakkal Çırağı isminde bir de oyun uydurmuştu. Bu, bir bakkal kadınla çırak olan kocası arasında bir maceraydı. Bütün İstanbul gülmekten kırılıyor, ecnebiler bile bu oyunu görmek için Göksu’ya gidiyorlardı. Değil büyük konaklara, hattâ Saray’a da çağırılan bir oyuncu olmuştu.
Bu haberi Emine, babasının evine döndükten sonra aldı. İşin en felâketli tarafı, Emine’nin dükkânı terk ettikten sonra anladığı, gebeliğinin hayli ilerlemiş olmasındaydı. Bütün Sinekli Bakkal açıktan açığa, “Bakkal Çırağı” oyunundaki kadının Emine olduğunu söylüyorlardı. Emine sokaktan geçerken külhanbeyleri birbirini dürtüp gülüyorlardı. Kısmen Emine’nin zorundan, kısmen de Tevfike gazabından İmam, talâk için mahkemeye müracaat etti. Kadı huzurunda, mahkeme heyeti huzurunda, vaazlarını sönük bırakan bir talâkatla Emine’nin Tevfik’ten çektiklerini anlattı.

(…)
Bostanın kuytuluğundan ayrılınca içi açıldı. Bu kadar meyus olacak ne vardı. Belki Tevfik beklediğinden daha çok evvel çıkagelecekti… Osman o kadar Sinekli Bakkal’ın işleriyle meşgul, o kadar o sokağın daimî bir siması ki… Dünya zannedildiğinden ziyade saadetle, teselli ile dolu. Bak Osman nasıl İmam’ın cenazesini kaldırttı, o çetin ve aksi ihtiyara Rabia’nın haberi olmadan o kadar baktı. Dünya iyi insanlarla dolu…

Âdeta konağa bir an evvel varabilmek için akasyalı yolda koştu. Bir nefeste Hilmi’nin odasına çıktı. Osman piyano çalıyordu. Paşa ile karısı yan yana iki koltuğa oturmuş dinliyorlardı. Alafranga mûsikîye vaktiyle söven adam bu muydu? Rabia, kapının eşiğini atlarken Osman, Abdülhamid’in marşını çalmaya başladı. Koltuktaki ihtiyarlar zembereklerine basılmış gibi ayağa kalktılar. Sabiha Hanım değneğine dayanmış, gözleri yerde; Paşa’nın başı havada, gözleri uzaklara dalmış. Omuzlarının yükselişinde, göğsünün öne doğru atılışında, kafasının dikliğinde eski Zaptiye Nazırı’nı canlandıran bir hal var. Bilmem Paşa’nın o dakika gözlerinin önünden bir selâmlık resmi geçiyor. Padişah camiye gidiyor… Renk, hareket ve ses şaşaası! Ve bunları hazırlayan, tertip eden hep kudret ve azamet sahibi bir Zaptiye Nazırı! İhtiyarın hafifçe sakalı titredi, başı biraz daha dikleşti ve marşın son mısraını kalın sesiyle söylemeye başladı.
(…)

Halide Edip Adıvar, Sinekli Bakkal

Kelime Dağarcığı
alafranga: Avrupa kültürüne özgü olan. ecnebi: Yabancılar. meyus: Üzgün, karamsar. şaşaa: Görkem. talak: Evliliğin sona ermesi. talakat: Kolayca düzgün söz söyleme durumu.

  • Cevap: Bu sayfada herhangi bir soru bulunmamaktadır.

11. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 309 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!