Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 503

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 503 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 503

Aşağıdaki metni okuyunuz. Metinden hareketle soruları cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

Tarık Buğra ile Bir Konuşma

Mustafa İsen: Bu yılın Millî Kültür Vakfı Edebiyat Armağanını, “Firavun îmanı” adlı romanınızla siz kazandınız. Bu tür armağanların sanatçıya ve millî kültüre katkıları sizce nelerdir?
Tarık Buğra: Ödülü sırf ödül olduğu için önemsemeyi doğru bulmuyorum. Ödülleri değerlendiren önce ortaya konuş sebepleri sonra da seçim, yani jürilerinin kararlarıdır. Bu sebeplerle bu kararlar kamuoyunca benimseniyor ve güvenilebilir bulunuyorsa ödül önemlidir; ancak o zaman sanata, sanatçıya dolayısıyla millî kültüre olumlu katkılarda bulunabilir. Ödülü koyanlar inançları ve anlayışları yönünde sanatçıya ve kültüre katkıda bulunmak için ödülle yetinmemeli, önce isabetli sonuçlar için, sonra da bu sonuçların propagandası için titizlik göstermeli, çaba harcamalıdır. İnançları ve anlayışları bir ödül ile sınırlandıramayız. Edebiyatın, sanatın, düşüncenin, toplum ve devlet kaderi üzerindeki ciddi rolü kavrandığına ve inkâr edilemeyeceğine göre, söylediğim propaganda çabası inanç ve anlayışın bu çapında benimsenmelidir.

Söz bu noktaya gelince sitem önlenemiyor. Kurucularının ve yöneticilerinin değeri bilinen Millî Kültür Vakfının daha önceki ödüllerine -ne kadar üzülsek yeridir- onun paralelindeki dergiler, gazeteler ve öteki kuruluşlar tarafından değil gereğince, zerre kadar ilgi göstermemiştir. Bununla beraber, bu sözleri sadece sitem etmek için söylemedim; ödüllerden beklenen sonucu sağlamanın bir başka şartını anlatmak istiyorum.

Bunların hepsini bir yana bırakıp da konuyu soyut olarak ele alacak olursak derim ki; sanata, sanatçıya ve kültüre katkı bakımından ödüller genç yetenekleri özendirdiği ve sanatçılara şevk verdiği için… En önemlisi de konuya ve konunun değerli örneklerine ilgi çektiği, yenilikler kazandırdığı için yararlıdır. En önemlisi dedim; gerçekten de en önemlisi budur. Zira ödülün sanatçıya kazandıracağı şey veya şeyler bunun, yani değerli bir sanat eserinin onunla ilgilenenlere kazandıracağının yanında devede kulaktır. Asıl kazanan okunan değil, okuyandır.

Mustafa İsen: Günümüz Türk romanının meseleleri sık tartışılan bir konu. Sizce romanımızın bugünkü durumu ve ana meseleleri nelerdir?

Tarık Buğra: Dünyanın en büyük romanlarından birisi olan Rus romanını, Rusyada devlet zoruyla ke- mire kemire tüketen derdin tehdidi, Türk romanının en büyük meselesidir. Bu da politikadan başka bir şey değildir. Sık sık tekrarlarım. Bir romancı, bir bilim adamı gibi objektif olabilmeli olaylara ve özellikle de insanlara bağımsız ve hür bir kafa ile bakabilmelidir. Olayları ve insanları peşin hükümlerimizin, yandaşlarımızın kalıplarına dökmek veya onların elbiselerini giydirmek bize belki bir şeyler kazandırabilir; ama romanın canına okur. Politika bizim roman kabiliyetlerimize ün vermiş, para vermiş bunun karşılığı olarak da asıl başarılarını engellemiştir.

Bunun dışında Türk romanının bir şanssızlığı da Türkiye’de sağlam bir tarih kültürünün ve romancıya büyük güç katan felsefe, sosyoloji, psikoloji bilimlerinin geleneğinin bulunmayışıdır. Ama bu demek değildir ki Türkiye’de roman ve romancılar yoktur. Aksine, ben edebiyatımıza girişinden pek az sonra Türkçede -gerçek anlamıyla- büyük romanlar yazıldığını biliyorum. Bunlar yazılmaktadır da. Çünkü roman, bir bakıma ve bir çapta da kişiye bağlı bir yetenektir. Bugün için Türk romanından söz edilmese de güzel ve değerli Türk romanları, hatta romancıları bulunduğunu rahat rahat söyleyebiliriz.

Mustafa İsen: “Küçük Ağa” dizisi ile Kurtuluş Savaşı’na bu konuyu işleyen diğer eserlerden farklı bir yaklaşımınız olmuştur. “Firavun İmanı”nda Millî Mücadele kadrosunun zaferden sonraki iç çekişmelerini ele alıyorsunuz. Bu bakımdan eserinizin Kurtuluş Savaşı’na getirdiği yorum ne olmuştur?

Tarık Buğra: Hiçbir romanımı özel bir yorumlama veya belli bir yoruma varmak için yazmadım. Yazarın ilgi duyduğu konular vardır, bunlar her şeyden önce, hatta sadece roman olmalıdır. Yorum onlar romanlaşırken oluşur. Yazarın -hiç değilse kendim için iddia edebilirim- bir yorum veya bir yargı için işe başlaması romana ihanettir. Gelişmenin tabiiliğini mutlaka bozan, hayatı ve insanları yozlaştıran…

  • Cevap: Bu sayfada herhangi bir soru bulunmamaktadır.

11. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 503 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!