Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Gezegen Yayıncılık

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 204 Cevapları Gezegen Yayıncılık

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gezegen Yayıncılık Sayfa 204 ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 204 Cevapları Gezegen Yayıncılık

…yazın kurutmak ve gelecek kışa yine böyle köye inmek istiyordu. Hesap uygun düşüyordu; eksiği gediği yoktu. Ve Isak yine belki yüz defa bir başka şeyi, yine Altınboynuz ineği düşünmüştü. Nereden gelmişti, kimin malıydı? Inger gibi bir kadın daha bulunamazdı; ah, ne yaman şeydi o; her şeyi istiyordu, Isak’ın ondan istediği her şeyi o da istiyor ve bundan memnuniyet duyuyordu.
Ama günlerden bir gün biri gelip Altınboynuz’u geri verin diyebilir, ipinden çekip götürebilirdi. “Beygiri (…) yoksa bir yerde mi buldun?” diye sormuştu Inger. Inger’in aklına ilk gelen bu olmuştu, Inger’e inanmak pek öyle doğru değildi, ne yapmalıydı, Isak bunu da düşünmüştü. Üstelik de tutmuş, Altınboynuz için, (…) bir yavru boğa almıştı.
Şimdiyse beygirin geri verilmesi gerekiyordu. Ne yazık; çünkü beygir ufak tefek, tostoparlak pek cana yakın bir hayvandı. Inger teselli ederekten, “Yazık,” dedi, “ama onunla önemli işler başardın!” Isak, “ Asıl baharda bende olmalıydı. O zaman beygire öyle ihtiyacım olacak ki!” cevabını verdi.
Gün ışırken son odun yüküyle yavaş yavaş yurdundan ayrıldı ve tam iki gün görünmedi. Yaya olarak tekrar yurduna dönmüş, evin önüne gelmişti ki garip bir ses işitti. Ne olabilirdi? Kulak vererek durdu. Çocuk viyaklaması. Fesüphanallah, ta kendisi, ama korkunçtu ve tuhaftı ve Inger hiçbir şey söylememişti.
Isak evden içeri girdi, ilkin sandığı gördü; şu üzerinde çok konuşulmuş, hani göğsüne asarak getirdiği sandığı gördü. Sandık şimdi iki iple çatı altına asılmış; çocuğa bir beşik, bir salıncak olmuştu. Inger (…) ortada dolaşıyordu; evet, bak hele, ineği ve keçileri de sağmıştı!
Çocuk susunca Isak,” Bu işleri hep sen mi becerdin?” diye sordu.
“Evet, oldu bitti.”
“Ya!”
“Gittiğin gün akşamüstü doğdu.”
“Ya!”
“Bir sandığı asmam kalmıştı, gerisi hep hazırdı, ama bu iş bana ağır geldi, sonradan bulantı hissettim.”
“Niçin bana bundan bahsetmedin?”
“Vaktini tam bilir miydim? Bir oğlan oldu.”
“Demek, oğlan!”
“Adını ne koysam bilmem ki!” dedi Inger.
Inger, Isak’ın, çocuğun küçük, kırmızı yüzüne bakmasına müsaade etti: Kaşı gözü yerindeydi, dudağı yarık değildi, başında sık saçları vardı. Sandığında yatışıyla, yeriyle, haliyle ufacık, şirin bir toramandı bu.Isak bir tuhaf olmuştu, kendini bayağı halsiz hissediyordu; değirmen ecinnisi mucizenin önünde duruyordu; ufacık mucize bir zamanlar kutsal bir sis içinde doğmuştu, ufacık bir çehrede hayat bulup bir sembol oluyordu. Aylar, yıllar; bu mucizeden bir insan meydana getirecektir.
Knut Hamsun (Nat Hamsın) Dünya Nimeti Çeviren: Behçet Necatigil

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır. 

11. Sınıf Gezegen Yayıncılık Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 204 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
5
angry
2
clap
1
love
1
confused
0
happy
0
sad
0
unlike

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!