Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Gezegen Yayıncılık

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 51 Cevapları Gezegen Yayıncılık

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gezegen Yayıncılık Sayfa 51 ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 51 Cevapları Gezegen Yayıncılık

Sualimi anlamadı; duruşunda ‘‘Yorulmak mı? O da nedir? Şunun söylediğine bak!” demek istiyor gibi bir hal vardı.
“Her hafta giderim,” dedi; “şehre varır varmaz İsmail Ağa’nın hanına inerim; İsmail Ağa’yı tanırsın değil mi? O benim dayımdır. Öğleye kadar işimi bitiririm, satacağımı satar, alacağımı alırım; vaktim olursa bir de hamama giderim, yahut aşçı Recep Ağa’nın dükkânından bir yoğurtlu kebap yerim; o da para artarsa…”
“Satacağımı satarım, alacağımı alırım, dedin; kazandığın paralarla neler alırsın bakayım?..”
“Ne gerekse alırım,” dedi. “Bazı tuz, bazı şeker lâzım olur; anama yemeni, ablama çorap alırım, bazı kendime zıbınlık alırım.”
Çuvalın üstüne yerleştirdiği pabuçlarını gösterdi: “Bunları, geçen hafta üç kâğıda aldım,” dedi; (Ve gözlerini gözlerimin içine dikerek) “Pahalı mı? Ne dersin?”
“Aferin, ucuz almışsın… (Ve birden büyük bir merakla sordum) Senin baban filân yok mu?”
Başı ile “Hayır!” işareti yaptı. Sonra hiç de mahzun görünmeyen bir tavırla:
“Babam seferberlikte askere gitti. Geçen sene künyesi geldi,” dedi.
(Künyesi geldi, köylü lisanında öldü demektir.)
“Demek ki şimdi babanın yerine eve bakan sensin?” dedim. İki defa başıyla “Evet!” dedi ve karşımda daha rahat bir vaziyet aldı. (…)
(…) işim başımdan aşkın. Anamın ayaklarına hastalık geldiği günden beri davarı güden, tarlaya bakan, odun kesmeye giden hep benim… Ablam yalnız su taşır ve aşa bakar. Hem o bizde misafirdir. Başka köye gidecek! Geçen yıl nişanlandı.” Çok ciddîleşen mükâlememizi biraz değiştirmek için gülerek dedim ki:
“Sen de nişanlansana, bak bu kadar becerikli koskoca bir adam olmuşsun; hem karın da senin işlerine yardım eder, fena mı?”
Mahzun mahzun yüzüme baktı:
“Efendim nişanlanmıştım ama olmadı; olmayacak,” dedi. (…)
(…)
Artık çocuğun yüzüne bakamıyordum. Hayatın en mühim hâdiseleriyle boğuşmuş bu köylü yavrusunun karşısında ben artık hiçbir şey bilmeyen, hiçbir şey anlamayan ve sanki korkunç bir masal dinliyormuş da tüyleri ürpermişçesine bir köşeye sinmiş, otuz dört yaşında toy, ürkek bir küçücük çocuktum.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu Millî Savaş Hikâyeleri

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır. 

11. Sınıf Gezegen Yayıncılık Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 51 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
1
angry
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!