Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf İnkılap Tarihi Meb Yayınları

12. Sınıf İnkılap Tarihi Meb Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 84

12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Sayfa 84 Cevapları Meb Yayınları’na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf İnkılap Tarihi Meb Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 84

100 kilometrelik bir cephe üzerinde süren savaşlar sırasında, Türk cephesi yer yer kırılmış, cephenin yönü kuzey-güney doğrultusundan, doğu-batı yönüne dönmüştü. Top sesleri Ankara’dan duyulur hâle geldiğindeYunan süvari öncü birlikleri de Polatlı’ya kadar ilerlemişti. Bunun üzerine Başkomutan Mustafa Kemal, orduya şu emri verdi: “Hattı müdafaa yokur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça, terkedilemez…” (Görsel 2.25). Bu emir ve strateji gereği Türk mevzileri birçok noktada kırıldığı halde, her alan ısrarla savunuldu. Kaybedilen her hattın gerisinde yeni bir savunma hattı oluşturuldu. Düşmanın ilerleyişi yavaşladı ve durdu. 22 gün ve 22 gece devam eden savaş, 13 Eylül 1921’de Türk ordusunun zaferi ile sonuçlandı. Mustafa Kemal Paşa’nın “Sakarya Melhame-i Kübrası” olarak nitelediği bu savaşın kazanılmasında, en küçük rütbeden en üst rütbedeki askerlere; özellikle de Fevzi Paşa ve Başkomutan Mustafa Kemal’e kadar herkesin büyük bir payı vardır. Öyle ki; bu savaşta askerlerine cesaret vermek için ön saflarda vuruşan 350 subay şehit düşmüştür. Bu nedenle Sakarya Meydan Muharebesi’ne “Subay Savaşı” da denir (Harita 2.4), (Görsel 2.26).

Yunanlar bu savaşın sonunda saldırı güçlerini kaybettiler ve savunmaya çekildiler. Böylece Türklerin 1683’te Viyana önlerinden başlayan geri çekiliş dönemi de son buldu. 19 Eylül 1921’de TBMM tarafından Başkomutan Mustafa Kemal’e, kanunla “Mareşal” rütbesi ve “Gazi” unvanı verildi. Sakarya Za- feri’nin dış politikada da çok önemli sonuçları oldu. Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması yapılırken, Fransızlarla da Ankara Antlaşması imzalandı.

Oku-yorum

Halide Edip onbaşı anlatıyor:
Bir hafta geçmeden Çal tepesi düştü. Korkunç bir sessizlik. Mustafa Kemal Paşa’nın gözleri o gece anlatılamayacak kadar acı içindeydi.
– Dinleniniz Paşam, yatınız, dedim.
– Hayır, haydi bir kahve daha içelim, diyerek, Ali Çavuş’a seslendi. Gülerek bize baktığını gördüm. Seslendi:
– Gelin Hanımefendi, savaşıyoruz. Yüzü, en çok sevdiği oyunu oynayan bir çocuk gibi, gülüyordu.
– Duatepe’ye hücum ediyoruz, dedi. Halide Edip Adıvar, Ateşten Gömlek, s. 190-193 (Kısaltılmıştır).

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

12. Sınıf Meb Yayınları T.C İnkılap Tarihi Ders Kitabı Sayfa 84 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!