Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 300

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 300 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 300

1. I. metin 16. yüzyılda yazılmış, deneme türünün dünya edebiyatındaki ilk örneklerinden alınmıştır. II. metin ise 1980’li yıllarda Sezai Karakoç tarafından yazılmıştır. Metinler göz önüne alındığında ilk örneklerden günümüze deneme türünde aynı veya benzer konuların işlenmesini bu türün hangi özelikleriyle açıklayabilirsiniz? Düşüncelerinizi gerekçeleriyle ifade ediniz.

  • Cevap: Olası Cevap: Denemelerde konu sınırlaması yoktur. Genellikle sanat, kültür ve felsefe konularında yazılsa da yazarın özgür iradesiyle konu belirlenir. Bu türde, yazarın herhangi bir konudaki kişisel düşüncelerine yer verilir. Şiir konusundaki düşünceler ve tartışmalar, tarihin her döneminde ve neredeyse her toplulukta görülmüştür. Dolayısıyla şiir, mekânsal ve zamansal anlamda evrensel bir konudur. Farklı dönemlerde ve topluluklarda şiir üzerine düşünceler içeren denemelerin yazılması öne sürdüğüm düşüncelerden dolayı doğal ve olası bir durumdur.

2. II. metinde geçen Çağa karşı direnmeli. O, asla çağdaş değildir. Çağdan ileridir hep. Ona çağ dışı, ya da geride kalmış gözüyle bakacaktır çoğu kez çağ. Aldırmamak buna. Çağ, ondan, hiç bir şey vermemek karşılığında, her şeyi ister. Onun ruhunu, geleceğini ister. Geçici ün için gerçek ve sürekli ününü ister. Doğar doğmaz ölen alkışlar karşılığında, gelecek çağları dolduracak alkış çınlayışlarını ister. ifadesinde sanatçının kendi çağının beğeni kültürüyle arasına bir sınır koyması gerektiği vurgulanmıştır. Siz bir deneme yazarı olsaydınız yaşadığınız çağın estetik değerlerini ve düşünsel zihniyetini, eserlerinizi kaleme alırken ne derece önemserdiniz? Düşüncelerinizi nedenleriyle ifade ediniz.

  • Cevap:

Olası Cevap: Soruya iki türlü cevap verilebilir.
a) Deneme türünde yazarın içeriksel ve üslupsal olarak özgün olması ön koşullardan biridir. Dolayısıyla yazdığım metinlerde, kendi yazınsal kimliğimi ve düşüncelerimi ortaya koymak için üzerinde uzlaşılmış toplumsal estetik değerlerden çok kendi ölçütlerimi ön plana çıkarmayı tercih ederdim.
b) Toplumun kültürel ve düşünsel yapısından bağımsız bir içerik ve üslup yaratmak ürettiğim metinlerin okuyucuyla buluşmasını engelleyebilir, dolayısıyla yazdığım denemelerde toplumsal duyarlılıkları önemsemek zorunluluğu hissederdim.


3. “Yeniden doğuş” anlamına gelen “Rönesans”, Batı Avrupa ülkelerinde, XV. yüzyıl sonundan XVII. yüzyıl başına kadar süren bilimde, sanatta büyük bir canlanmanın ortaya çıktığı dönemdir. Antikite dil ve edebiyatlarının öğrenilmesine ve bu çağın kültürünün bir model olarak alınmasına dayanan hümanizm, Rönesans Döneminin en belirgin düşünce hareketidir. Rönesans hümanistlerinin aradığı insan hayatına en yüksek anlamını ve saygınlığını vermekti. Resim sanatının yanında şiire de önem verildi. Şairler eserlerinde alışılmış olanın dışında ifadeler ve dilsel kullanımlara yer verdiler. Orijinal bir üslup ve anlam arayışı peşinde oldular.

Komisyon

Rönesans Dönemi sanatçılarından Montaigneden alınan I. metinde öne sürülen düşünceler ile yukarıdaki parçada dile getirilen düşünceler arasında bir paralellik var mıdır? Görüşlerinizi nedenleriyle belirtiniz.

  • Cevap:

Olası Cevap: 1. metinde geçen “Şiirin orta hallicesi beylik ölçülerle, sanat bilgisiyle yargılanabilir; ama şiirin iyisi, olağanı aşan, tanrısal olan kuralların ve aklın üstündedir.” ifadesinde şiirin alışılmışın dışında yani orijinal olması gerektiği vurgulanmıştır. Yine metinde geçen Tiyatrolarda daha açıkça görülür ki, şairi öfkeye, yasa, kine kaptıran, dilediği yerde kendinden geçiren o kutsal esin gücü şairin aracılığıyla oyuncuya, oyuncudan da bütün bir halka geçer, birbirine asılan mıknatıslı iğneler dizisi gibi. ifadesinde şiirin toplumsal hayattaki olumlu değiştirici yönü üzerinde durulmuştur. Sorunun öncülündeki Rönesans sanatını ve şiirinin özelliklerini tanıtan metinde geçen “Şairler eserlerinde alışılmış olanın dışında ifadeler ve dilsel kullanımlara yer verdiler. Orijinal bir üslup ve anlam arayışı peşinde oldular.” ifadesinde şiirin özgünlüğüne vurgu yapılmıştır. Yine sorunun öncülündeki metinde geçen “Rönesans hümanistlerinin aradığı insan hayatına en yüksek anlamını ve saygınlığını vermekti.” ifadesinde sanatın toplumsal hayattaki olumlu katkısı üzerinde durulmuştur. Dolayısıyla 1. metin ve sorunun öncülündeki parça arasında düşünsel benzerlikler ve paralellikler bulunmaktadır.

12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 300 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!