Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 68

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 68 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 68

1. a) Necati Cumalı, hikâyesinde kırmızı ışıkta spor arabasını yaya geçidindeki yayaların üzerine umursamazca süren bir kimseyi betimlemiştir. Bu kişi anlatıcıya niçin tanıdık gelmiş olabilir?

  • Cevap: Necati Cumalı, hikâyesinde, spor arabasını yaya geçidinde yayaların üzerine umursamazca süren bir kimseyi betimlemiştir. Kent hayatında rastlanabilecek bu kişi bencil, çıkarları için hak ihlali yapabilen kişilerin sembolüdür. Başka bir çehrede, başka durumlarda da olsa bu gibi insanlarla anlatıcı zaman zaman karşılaşmaktadır. Bu nedenle bu kimse anlatıcıya tanıdık gelmiştir.

b) Arabadaki kişinin bu hatayı dalgınlıkla yaptığını farz ediniz. Hikâyenin ilgili paragrafını buna uygun biçimde değiştirerek yeniden yazınız.

  • Cevap: Olası cevap: … kocaman spor bir araba, kırmızı ışıklara falan kulak asmadan, sağ sol şeritlerde duran araçların arasından fırladı, üstümüze yürüdü, topumuzu darmaduman etti. Kaçıştık: ”Ayy, gidiyordum!” Biz kendimize gelmeye çalışırken spor arabadaki delikanlı çok mahçup ve çok telaşlı bir şekilde arabadan inerek hemen yanımıza koştu. Yaşlı hanımefendiye ve bizlere zarar görüp görmediğimizi sordu. Dalgınlıkla kırmızı ışıkta geçtiğini söyleyerek binbir özür diledi. Geçenlerde ben de onun kadar dalgın değil miydim? Kafamın meşguliyetinden demlikte kaynayıp tükenen suyu üç kez yeniden doldurup kaynatmamış mıydım?

2. Sizce yazar hikâyeye niçin Kente İnen Kaplanlar adını vermiş olabilir?

  • Cevap: Yazarın hikâyesine bu ismi vermesinin nedeni kent yaşamında karşısına çıkabilecek acımasız insanları betimlemiş olmasıdır.

3. Necati Cumalı, bu hikâyesinde kent yaşamında yer alan kimi insanların duyarsızlaşabildiğine değinmiştir. Yazara umutlanmasını sağlayacak olumlu bir bakış açısı kazandırmak için neler söylemek isterdiniz?

  • Cevap: Olası cevap: Çoğu insanın, zamanla haz dolu değil, anlam dolu bir hayatı benimseyeceğine inanıyorum. İnsanlar, parayla mutluluğu satın alamayacakları gerçeği ile er geç karşılaşıyorlar. Birçok kent sakini şehir yaşamındaki gelir ve fırsat eşitsizliğinin önüne geçecek olan yardımlaşma ve paylaşma kültürünün bir parçası olmak istiyor. İnsanların gösterdiği bu çaba da beni umutlandırıyor. Bir de yaşanılan koşullardan bağımsız olarak iyimserliğin önemine de inanıyorum. Bu sayede yaşadıklarımıza bakış açımızı değiştirirsek dünyamız değişir diye düşünüyorum.

4. Kent yaşamında bir kimsenin diğer bireylerin hâlinden anladığı insancıl bir tutumu, bir durumu veya olayı öyküleştirdiğiniz bir metin oluşturunuz.

  • Cevap: Olası cevap: Urfadan yeni taşınmıştık. Biz de o göç insanlarındandık. Hiç bilmediğimiz bu yerde tatlı sudan tuzlu suya atılmış balıklar gibiydik. Baba balığımız güçlü durmaya çalışıyor, aylık kira parasını kazanmaya çalışıyordu. Yüzünü zor görüyorduk. Evimizde patates ve bulgurdan başka aş pişmiyordu ama birbirimize sevgimiz kalplerimizi hep sıcak tutuyordu. Koskoca şehirde birbirimizden başka balık bilmiyorduk. Eylül ayı okul açılacağı sıralarda okul harcamalarımız nedeniyle babam açık vermiş ve evin kirasını geciktirmişti. Ev sahibimiz aile geçindiren bir anneydi. Göçmenlerin geçim derdini anlayarak o ay babamdan kirayı almayışını, gösterdiği anlayışı, bu insani tavrını hiçbirimiz unutmadık.

5. “Dünyayı değiştiremezsiniz, sadece kendinizi değiştirebilirsiniz.” Bu ifadedeki düşünceye katılır mısınız? Niçin?

  • Cevap: Olası cevaplar: Evet, katılıyorum. İnsanlar duygusal zekâlarını geliştirebilirler. İç dünyasını değiştiremeyen biri dünyayı değiştirme hayalleri de kuramaz. “Böyle gelmiş böyle gidecek” mantığını bir kenara bırakabiliriz. Aksi hâlde değişimin önüne set çekmiş oluruz. Eylemsizlik en kötü eylemdir. Kendi geleceğimiz adına minik de olsa adımlar atabiliriz. Minik adımların, küçük ama süreklilik arz eden değişimlerin alışkanlıklara dönüşmesi kaçınılmazdır. Hayır, katılmıyorum. İnsanın kendisini değiştirebileceğine de inanmıyorum. Çünkü bana kalırsa insan değişime direnen bir varlıktır, zor değişir.

12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 68 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!