8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 104 Cevapları Anka Yayınevi
8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Cevapları Anka Kuşu Yayınevi Sayfa 104 ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 104 Cevapları Anka Yayınevi
Ancak Hz. Nuh (a.s.) ne söylerse söylesin, hangi uyarıyı yaparsa yapsın inkârcı putperestler ona kulak asmamışlardır. O kadar çalışmasına ve insanları hak dine yönlendirmek için büyük gayret göstermesine rağmen Hz. Nuh (a.s.), sanki akıntıya kürek çekiyor gibiydi. İnsanlar taş gibi, duvar gibi olmuş, sanki onun dediklerinin hiçbirini duymuyorlardı. Hz. Nuh’un (a.s.) çağrısına bütünüyle kendilerini kapatmış olan inkârcılar, bir gün ona şöyle demişlerdir: “…Ey Nuh! Bizimle mücadele ettin ve bize karşı mücadelede çok ileri gittin. Eğer doğrulardan isen kendisiyle bizi tehdit ettiğini (azabı) bize getir!1 Buna karşılık Hz. Nuh (a.s.) da onlara şöyle karşılık vermiştir: “…Onu size ancak dilerse Allah getirir. Ve siz (Allah’ı) âciz bırakacak değilsiniz. Eğer Allah sizi azdırmak istiyorsa, ben size öğüt vermek istesem de öğüdüm size fayda vermez. (Çünkü) o sizin Rabb’inizdir. Ve (nihayet) ona döndürüleceksiniz.” Her türlü zorluğa rağmen Hz. Nuh (a.s.) gayret göstermiş, uyarı ve davet görevini yapmaya çalışmıştır. Bir keresinde o, kavmine şöyle demiştir: “…Ey kavmim! Eğer benim (aranızda) durmam ve Allah’ın ayetlerini hatırlatmam size ağır geldi ise ben yalnız Allah’a dayanıp güvenirim. Siz de ortaklarınızla beraber toplanıp yapacağınızı kararlaştırın. Sonra işiniz başınıza dert olmasın. Bundan sonra (vereceğiniz) hükmü, bana uygulayın ve bana mühlet de vermeyin.” Zamanla şartlar iyice zorlaşmış, Hz. Nuh (a.s.) da sözlerini keskinleştirmiştir.
İnkârcılar Hz. Nuh’a (a.s.) bir türlü inanmamış, üstelik yalancı diyerek onu halk önünde küçümsemekten de geri durmamışlardır. Bütün bunlara rağmen Hz. Nuh (a.s.); içerisinde arkadaşları, sevdikleri, akrabaları ve yıllardır tanıdığı kimseler olan kavmi için üzülmüştür. Allah (c.c.), onların inkârcı tutumlarının değişmeyeceğini Hz. Nuh’a (a.s.) şöyle bildirmiştir: “Nuh’a vahyolundu ki: Kavminden iman etmiş olanlardan başkası artık (sana) asla inanmayacak. Öyle ise onların işlemekte olduklarından (günahlardan) dolayı üzülme.”
Hz. Nuh (a.s.) öğüt vermiş ancak kavmi onun öğütlerini dinlememiştir. “(Öğütlerinin fayda vermemesi üzerine) Nuh: Rabb’im, dedi. Doğrusu bunlar bana karşı geldiler de malı ve çocuğu kendi ziyanını arttırmaktan başka işe yaramayan kimseye uydular. Bunlar da büyük hileler, büyük desiseler kurdular!” Böylece Nuh (a.s.), Rabb’ine sığınmış, inkârcı kavmiyle yollarını ayırmıştır. Daha sonra o, “Rabb’im! Yeryüzünde kâfirlerden hiç kimseyi bırakma!” diyerek dua etmiştir. Allah (c.c.) da onun duasını kabul buyurmuştur.
Artık bu inatçı, inkârcı kavmin helak olması kaçınılmaz hâle gelmiştir. Yüce Allah (c.c.), peygamberine büyük bir tufan olacağını, bu sebeple hem kendisi hem de inananlar için bir gemi yapmasını emretmiştir: “Gözlerimizin önünde ve vahyimiz (emrimiz) uyarınca gemiyi yap ve zulmedenler hakkında bana (bir şey) söyleme! Onlar mutlaka boğulacaklardır!”
Hz. Nuh (a.s.), Allah’ın (c.c.) emrine uyarak büyük bir gemi yapmaya başlamıştır. Bu iş için uygun ağaçlar bulmuş, onları kesip biçmiş ve birbiriyle birleştirmiştir. Allah’ın Peygamber’i (a.s.) gemiyi yaparken kendisiyle alay edenlere şöyle demiştir: “…Eğer bizimle alay ediyorsanız iyi bilin ki siz nasıl alay
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
8. Sınıf Anka Yayınevi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 104 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
