Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
8. Sınıf İnkılap Tarihi Dersdestek Yayınları

8. Sınıf İnkılap Ders Kitabı Cevapları Dersdestek Yayınları Sayfa 127-128

8. Sınıf Dersdestek Yayınları İnkılap Ders Kitabı Sayfa 127-128 Cevapları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

8. Sınıf İnkılap Ders Kitabı Cevapları Dersdestek Yayınları Sayfa 127-128

8. Sınıf İnkılap Ders Kitabı Cevapları Dersdestek Yayınları Çözümleri Sayfa 127

4. Atatürk ve Güzel Sanatlar

“Fikirler ve inkılaplar sanatla yayılır.”(1) diyen Atatürk, güzel sanatları milletimizin tanınmasının ve çağdaş milletler arasında hak ettiği yeri alabilmesinin bir aracı olarak görüyordu.
Atatürk’e göre güzel sanatları sevmek ve sanat eserleri ortaya koymak Türk milletinin tarihî niteliklerinden biriydi. Ancak milletimiz bazı kısıtlamalar nedeniyle bu özelliğini yeterince gösterme imkânı bulamamıştı. Sanatsever bir devlet adamı olan Atatürk, güzel sanatların ve sanatçıların desteklenmesini devletin görevlerinden biri olarak gördü. Bu nedenle sanatın önündeki engelleri kaldırarak Türk milletinin bu alandaki yeteneklerini sergilemesinin yolunu açtı. Onun bu çabaları sonucunda ülkemiz müzik, resim ve heykelcilik sanatlarında önemli gelişmelere sahne oldu.

a. Müzik

“Hayat müziktir. Müzik hayatın neşesi, ruhu, sevinci ve her şeyidir.”1 (2) diyen Atatürk müzikle ilgilenmiş; şarkı ve türküleri dinlemekten, okuyanlara eşlik etmekten büyük keyif almıştır.

Türk milletinin güçlü bir müzik kültürüne sahip olduğuna inanan Atatürk’ün amacı müziğimizi milletlerarası seviyeye çıkarmaktı. Ona göre bunun gerçekleşmesi çok sesli Batı müziğinin bilgi birikiminden ve tekniğinden yararlanmakla mümkündü. Bu nedenle Türk müziği çok sesli müziğin kuralları ve çalgılarıyla yeniden yorumlanmalıydı. Atatürk müzik alanındaki bu hedefini gerçekleştirmek üzere 1924 yılında Ankara’da Batı müziğini bilen öğretmenler yetiştirmesi için Musiki Muallim Mektebini açtı (Görsel 4.13). Aynı yıl İstanbul’da bulunan Mızıkay-ı Hümayunu Ankara’ya getirterek Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasını kurdu. 1936’da Ankara’da Devlet Konservatuvarının kurulmasını sağladı.

Müzikteki yenileşme çalışmaları kapsamında yabancı müzisyenler, öğretmenler, orkestra şefleri ve besteciler Türkiye’ye çağrıldı. Bir yandan da yetenekli gençler müzik eğitimi almak üzere devlet tarafından yurt dışına gönderildi. Yurda döndükten sonra halk türkülerini Batı müziği tarzıyla yeniden yorumlayıp çok sesli hâle getiren bu müzisyenlerimizden biri de Onuncu Yıl Marşı’nı besteleyen Cemal Reşit Rey idi.

b. Resim ve Heykel

Atatürk, Türk milletinin güzel sanatların diğer kollarında olduğu gibi resim ve heykeltıraşlıkta da ilerlemesine önem verdi. Onun çabalarıyla cumhuriyetimizin ilk ressamlarını ve heykeltıraşlarını yetiştirmek üzere Ankara’daki Gazi Terbiye Enstitüsünde resim bölümü açıldı. 1927 yılında İstanbul’daki Sanayi-i Nefise Mektebi (Güzel Sanatlar Okulu) Güzel Sanatlar Akademisine dönüştürüldü. Ayrıca resim öğrenimi için Avrupa’ya öğrenciler gönderilirken yabancı eğitimciler Türkiye’ye getirildi.
Atatürk, resim sanatının Türkiye’nin her köşesine girerek geniş kitlelere yayılmasını istiyordu. Onun bu isteği doğrultusunda 1933 yılında başlatılan “Yurt Gezileri” adlı projeyle ülkemizin çeşitli yerlerine

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

8. Sınıf İnkılap Ders Kitabı Cevapları Dersdestek Yayınları Çözümleri Sayfa 128

ressamlar gönderildi. Ressamların bu geziler sırasında yaptıkları resimler cumhuriyetin onuncu yılı nedeniyle Ankara’da açılan “İnkılap Sergisi”nde halkın beğenisine sunuldu. 1937 yılında da eldeki resim birikiminin sürekli olarak sergilenmesi amacıyla Atatürk tarafından İstanbul’da Devlet Resim Heykel Müzesi kuruldu.

“Dünyada medeni, ileri ve olgun olmak isteyen herhangi bir millet, mutlaka heykel yapacak ve heykeltıraş yetiştirecektir.”0′ diyen Atatürk resme olduğu gibi heykel sanatına da önem verdi. Cumhuriyet Dönemi’nde anıt ve heykel yaptırma hareketi 1925 yılında başladı. Türk heykeltıraşlar bu dönemde Atatürk’ün “Cumhuriyetimizin başkenti Ankara’da bütün Türk büyüklerinin heykelleri ve anıtlarının dikilmesi, gelecek nesillere örnek olmaları bakımından lazımdır.”(2′ sözünü görev kabul ettiler. Başta Ankara olmak üzere yurdun çeşitli yerlerinde Türk büyüklerinin heykellerini yaptılar.

c. Spor

“Her çeşit spor faaliyetlerini, Türk gençliğinin millî terbiyesinin ana unsurlarından saymak lazım- dır.”(3′ diyen Atatürk, sporun beden ve ruh sağlığı kadar bireyin ahlaki gelişimi için de gerekli olduğuna inanıyordu. Devletimiz onun bu duyarlılığı doğrultusunda ülkemizde sporun gelişmesine önem verdi. Bu alandaki ilk adım kadın ve erkek beden eğitimi öğretmenleri yetiştirmek üzere Çapa Muallim Mektebinde kurs açılmasıyla atıldı. Bir yandan da spor eğitimi almak üzere yurt dışına öğrenciler gönderildi. Bu gelişmeleri Gazi Terbiye Enstitüsünde Beden Eğitimi Bölümünün açılması izledi.

Atatürk’ün en sevdiği spor güreşti. Güreş müsabakalarını keyifle izler, özellikle millî güreşçilerin galibiyetleri ile heyecanlanır, büyük sevinç duyardı. Bu arada kendisi de yüzme, kürek ve binicilik sporlarıyla ilgilenirdi. Atatürk, Türk sporunun uluslararası alanda temsiline de büyük önem verirdi.

Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı ve Türkiye Millî Olimpiyat Komitesi ülkemizin 1924 Paris Olimpiyat Oyunlarına katılmasına karar vermişti. Ancak 1908 yılında ülkemizin ilk beden eğitimi öğretmenlerinden Selim Sırrı Tarcan’ın öncülüğünde kurulan Millî Olimpiyat Komitesi’nin sporcularımızı olimpiyatlara götürecek maddi gücü yoktu. Hükümetin de para sıkıntısı çektiği biliniyordu. Buna rağmen hükümet Atatürk’ün direktifiyle toplanarak olimpiyatlar için gereken paranın verilmesini kararlaştırdı. Böylece kuruluşunun üzerinden henüz yedi ay geçmiş olan Türkiye Cumhuriyeti sporcularımızın Paris Olimpiyatlarına katılmasını sağladı (Görsel 4.14). Kararnamenin altında Bakanlar Kurulu üyeleriyle birlikte toplantıya başkanlık eden Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal’in imzası vardı.

Sporun ülkelerin kalkınmasına ve dünyada barışına katkıları hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

  • Cevap: Bence spor Dünya barışı açısından çok kıymetlidir. Mesela Yabancı milletler spor sayesinde tanışır ve kaynaşırlar.  Olimpiyatlarda yarışan farklı ülkelerden sporcular birbirleriyle dost olurlar. Diğer ülkelere yarışmaya giden takımların sporcuları o ülkenin kültürünü öğrenirler. Aralarında sorun olan devletler, spor sayesinde bir araya gelir ve sorunlarını çözerler.

8. Sınıf İnkılap Ders Kitabı Çözümleri Dersdestek Yayınları Sayfa 127-128 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!