Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
8. Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Meb Yayınları

8. Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Cevapları Sayfa 106

8. Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Sayfa 106 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

8. Sınıf Türkçe Çalışma Kitabı Cevapları Sayfa 106

Soru: 9) Aşağıdakilerin hangisinde anlatıcı diğerlerinden farklıdır?

A) Dar kapısından başka aydınlık girecek hiçbir yeri olmayan dükkânında, tek başına gece gündüz kıvılcımlar saçarak çalışan Koca Ali kafese konmuş terbiyeli bir aslanı andırıyordu.
B) Ben Gönen’de doğdum. Yirmi yıldan beri görmediğim bu kasaba, hayalimde artık seraplaştı. Birçok yeri unutulan, eski, uzak bir rüya gibi oldu.
C) Hangi sokaklardan, kiminle giderdim, bilmiyorum. Mektep bir katlı ve duvarları badanasız idi. Kapıdan girilince üstü kapalı bir avlu vardı. Daha ilerisinde küçük ve ağaçsız bir bahçe…
D) Aradan ne kadar zaman geçti? Belki altı ay. Belki bir yıl. Mıstık’la tanışmamızı âdeta unutmuştum. Yine beraber oynuyor, mektepten eve beraber dönüyorduk.

  • Cevap: A

Soru: 10) Aşağıdaki metinlerin hangisinde anlatıcı diğerlerinden farklıdır?

A) Yırtık pırtık paltolar giymiş iki çocuk kapımı çaldı: “Eski gazeteniz var mı?” Çok işim vardı. Önce hayır demek istedim ama ayaklarına gözüm ilişince sustum. İkisinin de ayaklarında eski sandaletler vardı ve ayakları su içindeydi. “İçeri girin de size kakao yapayım.” dedim.
B) Eczacının dikkatini çekebilmek için büyük bir sabırla bekledi. Eczacı çok yoğundu ve bir adama ilaçlarını nasıl kullanacağını anlatıyordu. Bu yoğun çalışmanın arasında sekiz yaşındaki bir çocukla ilgilenmeye hiç niyeti yoktu ama Sally’nin beklediğini görünce “Evet, ne istediğini söyle bakalım.” dedi.
C) Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını istedi hocası. Çocuk bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini anlatan yedi sayfalık bir kompozisyon yazdı.
D) İskoçya’da yoksul mu yoksul bir çiftçi yaşardı. Fleming’di adı. Günlerden bir gün tarlada çalışırken bir ses duydu. Hemen sesin geldiği yere koştu. Bir de baktı ki beline kadar bataklığa batmış bir kuzu, kurtulmak için çırpınıp duruyor.

  • Cevap: A

Soru: 11) Akşam yemeğimizi yer yemez hemen damın üstüne gidiyor, yataklara girip yorganları boğazımıza kadar çekiyorduk. Geceleri biraz soğuktu ama gökte kocaman, ışıltılı yıldızlar vardı ve bizler umutla doluyduk. Sıkıntılardan, acılardan sonra gelecek güzel günlerin olacağına inanıyorduk. Bu umutlar, bu hayaller benimdi. Ben söylerdim, Durmuş Ali dinler ve onaylardı. Bu metinle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Öyküleyici anlatımdan yararlanılmıştır.
B) Farklı duyularla ilgili ayrıntılara yer verilmiştir.
C) Benzetme yapılmıştır.
D) Birinci kişi ağzından anlatılmıştır.

  • Cevap: C

Soru: 12) Bir tarafı mavi atlas gibi hafif dalgalanan denizle, diğer tarafı canlı renklerini her mevsim muhafaza eden çam ağaçlarıyla çevrili yolu takip ediyordu. Derin düşünceler içinde kaybolmuş bir hâlde deniz kenarına doğru yöneldi. Karşısında kendisine dikkatle bakan kediyi görünce hemen yolunu değiştirerek yokuşu çıkmaya başladı. Aşağıdakilerden hangisi anlatıcısı bakımından bu metinden farklıdır?

A) Sabah saat on sularıydı. Yan pencerelerin birinden güneş, içeri bir ışık huzmesi gönderiyordu. Sinekler bu huzmenin içinden geçip gidiyorlardı. Kapının tahta mandalı kalktı. Kapı açıldı, sırtı kamburlaşmış uzun boylu bir ihtiyar içeri girdi. Sol elinde büyük bir süpürge tutuyordu.
B) On beş günden beri köyden köye dolaşıyoruz. Bu köylerin her biri, öbüründen daha güzeldi. Yorgunluk bir taraftan, gönlümüzdeki sevinç öbür taraftan, kendi köyümüze bir an önce ulaşmak için birbirimizle âdeta yarışıyoruz. Bu yarışı kazanamasak bile hepimiz mutlu olacağız.
C) O, konuşmaya başlayınca herkes anlattıklarına inanırdı. Dar ve uzun yüzünden yaşını kestirmek imkânsızdı. Belki otuz, belki de elli… Kulakları kendisine söylenenden çok fazlasını işitir, ağır konuşması onu çok olgun gösterirdi.
D) Ortalık hızla kararıyordu. Dağın doruğu vadiden yayılan güneşin ışıklarıyla yanıyordu. Bir su yılanı, başını küçük periskop gibi çıkarmış; suda kayıyordu. Uzaktaki ana yolda adamın biri yanındakine bir şeyler söylüyordu. Çınarların dalgalarını ürperten hafif bir rüzgâr esti ve sonra hemen dindi.

  • Cevap: B

8. Sınıf Meb Yayınları Türkçe Çalışma Kitabı Sayfa 106 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!