Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Meb Yayınları

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 15 Cevabı 

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 15 Cevapları Meb Yayınları ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 15 Cevabı

Belli başlı edebiyat kuramları ve anlayışları şunlardır:

Sanatı bir yansıtma olarak yorumlayanlara göre edebiyat, dünyaya tutulmuş bir aynadır; toplumu, gerçekliği yansıtır. Dolayısıyla da insanı, yaşamı açıklar. Yansıtma kuramını benimseyen kimi düşünürlerse bunu yeterli bulmaz, edebiyatın eğitici bir nitelik taşıması gerektiğini öne sürerler. Onlara göre edebiyat yapıtı gerçekliği yansıtmakla yetinmemeli, toplumsal ya da siyasal açıdan insanları eğitmeli, bilinçlendirmelidir. Bu görüşlere bağlı olarak bir edebiyat yapıtının değerlendirilmesinde iki ölçüt geçerlidir: Gerçekliğin yansıtılışındaki başarı ve okur ya da toplum üzerindeki etkinin niteliği.

Anlatımcılar ise sanatçının duygularını dile getirmesinin, aktarmasının önemli olduğunu öne sürerler. Burada da okuru eğitme söz konusudur ama bu duygusal bir eğitmedir. Böyle olunca anlatım ve aktarım ile aktarılan duygunun ahlaki açıdan değeri ölçüt olarak kullanılmaktadır.
Duygusal etkiyi savunanlar, sanatın, dolayısıyla edebiyatın estetik zevk vermesi gerektiğini söylerler. İşlevi bu olan sanat, onlara göre başka amaçlara hizmet edemez. Üstelik güzel, estetik değer gibi şeyler bizim dışımızda değil, içimizdedir. Bu nedenle de güzellik ölçütleri özneldir.
Biçimciler ise edebiyatın asıl işlevinin estetik yaşantı uyandırmak olduğunu savunurlar. Ama bunu doğuran, yapıtın yapısındaki biçimsel özelliktir. Edebiyat yapıtları çeşitli etkiler uyandırabilirlerse de asıl biçimlerinden dolayı sanat değeri taşırlar. Bu nedenle de ancak yapısal ölçütlerle değerlendirilebilirler.

Edebiyatın başlangıcına ilişkin sorular, bizi, genelde sanatın başlangıcına götürmektedir. Sanatın doğuşuysa insanın yeryüzünde var oluşuna, (…) insanın doğayla savaşımına dek uzanmaktadır. Doğayı dönüştürmeye yönelik, yaratıcı bir çalışmadır burada söz konusu olan. Ama insan bununla yetinmez, doğada bulunmayan nesneler yapmaya başlar. Böylece araç yapımıyla karmaşıklaşan çalışma düzeni yeni bir bildirişme dizgesini de gerekli kılar ve dil ortaya çıkar. Araştırmacılara göre bu dil ilk aşamada müzik ve dansla birliktedir. Başka bir deyişle ritmiktir, ezgisel bir vurgu taşır, el kol hareketleriyle bütünlenir. İşte edebiyatın başlangıcını da bu aşamada aramak gerekmektedir. Çünkü onun anlatım aracı dildir. Toplumsal gelişime bağlı olarak dille birlikte serpilir, türlere ayrılır.

  • Cevap: Bu sayfada herhangi bir soru bulunmamaktadır.

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Kitabı Sayfa 15 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
31
angry
8
unlike
5
sad
3
clap
1
happy
0
love
0
confused

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!