9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Hazırlık Ders Kitabı Cevapları Sayfa 33

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Hazırlık Ders Kitabı Sayfa 33 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Hazırlık Ders Kitabı Cevapları Sayfa 33

Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları okuyunuz ve doğru seçeneği işaretleyiniz.

• Cevap:

14. İnsanların bir arada, birlikte yaşayabilmesinin ön koşulu iletişimdir. İletişimin olmadığı yerde insan topluluğundan da söz edilemez. İnsanlar, duygularını, düşüncelerini, özlemlerini, gözlemlerini, yaşantılarını… dil aracılığıyla birbirlerine iletirler. Kimi hayvan türlerinde de iletişimin olduğu bilinmektedir ancak hayvanlar bunu çokluk içgüdüleriyle gerçekleştirirler. Sözgelimi yunusların yüksek titreşimli seslerden yararlanarak deniz altında iletişim kurdukları saptanmıştır. Maymunların da üç yüz sözcüğe kadar öğrenebildiği tespit edilmiştir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Karşılaştırma
B) Kişileştirme
C) Örnekleme
D) Gerekçeli yargı
E) Gerçek anlamlı kelime

• Cevap: B

15. Araçlar değişti, gereçler değişiyor hiç durmadan. Kimi karataşa dört elle sarılmış, kimi kire- mite. Bazılarının papirüsü varmış, bazıları da deve kemiği ile yetinmiş. Koyun derisi bulamayan keçi derisiyle süt danası derisiyle işini görmüş. Bazı yerde çivi kullanmışlar, bazı yerlerde de kalem. Sıvı boya bulamayan çamura başvurmuş. İzdüşüren yaratık insan. İçten gelen bir şey bu. İstemese de kendinden bir şeyler yansıyor insanın çevresine. Çok kez istiyor ama. Zorunlu bu. Yeryüzünden geçip giderken koca koca tabanlarıyla toprağa kendinden bir haber bırakan dinozorlar ya da gagasıyla tahtayı oyan ağaçkakanlar gibiyiz biz.
Bu parçaya göre insanoğlunun çağlar boyunca “yeryüzünden geçip giderken” gösterdiği çabanın nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Geride iz bırakmak
B) Düş gücünü zenginleştirmek
C) Farklı olanı cazibeli hâle getirmek
D) Gereksinimleri karşılamak
E) Geleneği devam ettirmek

• Cevap: A

16. Dil sosyal bir kurumdur. Bireylerin üstünde, bütün toplumun malı olan ve bütün bir toplumu içine alan kuvvetli bir kurumdur. Toplumların en büyük dayanağı dildir. Bir toplumu ayakta tutan, toplumun varlığını sağlayan ve bu varlığı sürdüren, bir toplumda sarsılmaz bir birlik yaratan kurum olarak dilin oynadığı rol çok büyüktür. Bu bakımdan dil, milleti oluşturan unsurların başında yer alır. Bir milleti, bir kavmi bazen tek başına ayakta tutar; böylece onu yok olmaktan, eriyip şekil değiştirmekten kurtarır. Demek ki dil, bir milletin en büyük millî kurumudur. Bu sosyal ve millî kurumun malzemesi ise seslerdir, yapısı seslerden örülmüştür. Sesler yan yana gelerek kelimeleri ve kelime dizilerini oluştururlar. O hâlde dil; seslerden yapılmış bir bina, seslerden kurulmuş bir yapı, büyük bir sesler sistemi, seslerden örülmüş sosyal bir kurumdur.
Bu parçada dil ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Sosyal bir varlık olduğuna
B) Bütün toplumu içine alan bir kurum olduğuna
C) Milleti millet yapan en önemli unsur olduğuna
D) Değişime açık bir unsur olduğuna
E) Temel malzemesinin ses olduğuna

• Cevap: D

17. Sensizliğin azabını duydum da önceden
Kalbin son aşkımın, dedim, artık mezarıdır.
Kalbim ki sandım ayrılıyor ayrılınca sen,
Yalnız kalan içimdeki bir dinmez ağrıdır.
Bu dörtlükle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) “Sensizliğin” kelimesinde ünsüz yumuşaması yapılmıştır.
B) II. dizede nokta, tamamlanmış cümlenin sonunda kullanılmıştır.
C) III. dizedeki “ki” bağlaç olduğu için ayrı yazılmıştır.
D) “ayrılıyor” kelimesinde ünlü daralması söz konusudur.
E) “Yalnız” kelimesinde ünlü düşmesi yapılmıştır.

• Cevap: D

9. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Hazırlık Ders Kitabı Sayfa 33 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.