Ata Arpa Yiğide Pilav Atasözünün Açıklaması Anlamı Hikayesi Kısa
Ata Arpa Yiğide Pilav Atasözünün Açıklaması
Ata Arpa Yiğide Pilav Atasözünün Anlamı
Ata Arpa Yiğide Pilav Atasözünün Hikayesi Kısa
Ata Arpa Yiğide Pilav Atasözünün Öyküsü
ATA ARPA YİĞİDE PİLAV ATASÖZÜNÜN ANLAMI
- Yaşayan canlıların gücünü koruyarak ayakta kalması için en temel ihtiyaçlarının karşılanması gerekir, mutlaka!
ATA ARPA YİĞİDE PİLAV ATASÖZÜNÜN HİKAYESİ
Bir asker, savaş sırasında çok iyi bakmış atına… Suyunu, arpasını hiç geciktirmemiş, tam zamanında, fazla fazla vermiş hatta.
İyi bakılan at da savaş meydanında onu zorda bırakmamış hiç! Hızlı sıçrayışları ve çevik hareketleriyle kılıç darbelerinden, gürzlerden kurtarmış sahibini… Ulaşmak istediği yerlere çarçabuk ulaştırmış onu.
Gün gelmiş, savaş bitmiş.
Asker evine dönmüş. İlgilenmez olmuş atıyla.
Torbasına yem doldurmayı, önüne su koymayı unutmuş. Açlıktan ve susuzluktan bir deri bir kemik kalmış, o güzelim at. Eski gücünü ve çevikliği kaybetmiş.
Gel zaman git zaman, yeni bir savaş daha çıkmış…
Yeniden savaşa çağrılan asker, tüfeğini kaptığı gibi atının kaldığı ahıra koşmuş. Yularını çözüp dışarı çıkarmış atını.
İsteksiz adımlarla dışarı çıkan hayvan, ayakta zor duruyormuş. Buna çok şaşıran asker:
“Nedir senin bu halin?” diye çıkışmış ata.
At, dile gelmiş o zaman:
“Yiğide pilav, ata arpa gerek,” demiş.
Şaşırmış asker.
İrileşmiş gözlerle bakarken o, at devam etmiş:
“Sen pilav yemeye devam etti ama benim arpamı, suyumu unuttun. Uyuz bir eşeğe döndüm ben de. Bundan böyle savaşa piyade olarak katılırsın artık.”