Sosyoloji Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 58

Sosyoloji Ders Kitabı Sayfa 58 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

Sosyoloji Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 58

Hedeflenen şey ise birinci derecede rakibi yenmektir. Öyle ki bazen rakibi yenmek hedefe ulaşmaktan daha büyük bir tatmin sağlar. Çatışma genel olarak zararlı bir etkileşim biçimi olarak kabul edilir. Barışçıl ve iş birliği içerisindeki toplumun çatışma içindeki bir toplumdan daha iyi olduğu varsayılır. Fakat yine de çatışma yararlı olabilir. Çatışan gruplar topluma dinamizm katar ve toplumsal eşitsizliklere dikkat çeker. Kriz ve çatışma dönemlerinde normlar ve değerler tekrar gözden geçirilir. Böylece toplumsal değişme ve reformlar gerçekleşebilir.

SORU

Rekabet ve çatışmanın toplumsal hayattaki önemi nedir? Tartışınız.

• Cevap: Rekabet ve çatışma, sıradan hayata heyecan katan unsurlardır. Bireylerin daha iyisini yapma arzusunu katlayarak çoğaltır ve böylece, en iyi olana ulaşmak kolaylaşır.

Baskı ve Uyum

Baskı, birey veya grupları diğer birey veya grupların iradesi/isteği doğrultusunda belli bir yönde davranmaya mecbur eden etkileşim türüdür. Örneğin savaş esirleri düşmana bilgi vermeye zorlanabilir veya aileler bazı cezalar vermek suretiyle çocukların davranışını kontrol edebilirler. Baskı ve mübadele birbirinden farklıdır. Mübadele karşılıklı çıkar bağlamında gönüllü bir ilişki iken baskı tek yönlüdür. Baskının merkezinde otorite (yasal otorite ve toplumsal otorite) vardır. Otorite düzenin sağlanmasında formel (yasalara dayalı olarak belirlenmiş yazılı kurallar) ve informel (yazılı olarak belirlenmemiş toplumsal kurallar) baskı araçları kullanılır. Tutuklama, cezalandırma, hapsetme gibi merkezinde yaptırım olan uygulamalar yasal otoritenin kullandığı formel baskı yöntemleridir. Örneğin sürücüler trafik kurallarını ihlal ettiklerinde, resmî görevliler tarafından cezalarla baskı altına alınırlar. Ancak toplumda daha sıklıkla aşağılama, reddetme, kınama gibi toplumsal baskı araçları ile karşılaşılır. Örneğin aileler çocuklarını sokağa çıkma yasağı ile baskı altına alabilirler.

Uyum ise grubun beklentileri ile uyuşan davranış türüdür. Birey, grubun veya genel olarak toplumun beklentilerini bilir ve kendi davranışlarını çevresindekilerin davranışlarına adapte eder. Bunu, gönüllü olarak dışarıdan bir baskı olmadığı hâlde bir mecburiyet hissi ile yapar. Bu tür toplumsal etkileşim olmadan istikrarlı bir toplumsal hayat mümkün olmaz. Uyum olmadan ibadet yerleri, aileler veya devletler var olamaz. Uyum olmadan kültürel veya toplumsal yapılar kurulamaz. Çünkü tüm bunlar yalnızca toplumsal baskı, iş birliği gibi etkileşimlerle gerçekleşmez, bireylerin uyum davranışları göstermeye yönelik eğilimlerini de gerektirir.

SORU

Bireylerin içinde bulundukları grupların iradelerine uyumu, sizce insanların uyum göstermeye yönelik doğal eğilimlerinden mi, yoksa toplumsal baskıdan mı kaynaklanmaktadır? Görüşlerinizi belirtiniz.

• Cevap: Her ikisinden de kaynaklandığını düşünüyorum. İnsanların doğaları gereği topluluğa uyum sağlamaya uygun canlılardır fakat düşünebilen bir yaratık olduğunu da hesaba katarsak; bireyler dışlanmak, hor görülmek ya da yargılanmaktan çekindikleri için de uyum sağlıyormuş gibi davranabilirler.

Sosyoloji Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 58 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.