Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Meb Yayınları Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi Ders Kitabı Cevapları

Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 127

Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi Ders Kitabı Sayfa 127 Cevapları Meb Yayınları ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 127

A) Aşağıda boş bırakılan yerlere uygun olan sözcükleri yazınız.

  • Cevap: töre, Emir-i dâd, mühimme, anayasa

1. İlk Türk devletlerinde yazılı olmayan hukuk kurallarına töre denir.
2. Türk İslam devletlerinde örfî hukuka Emir-i dâd bakardı.
3. Osmanlı Devleti’nde Divan-ı Hümayun’da görüşülüp karara bağlanan hükümlerin kaydedildiği deftere mühimme denirdi.
4. Kamu yönetiminin esaslarının belirlendiği temel kanunlara anayasa denir.

B) Aşağıdaki soruların cevaplarını ilgili alana yazınız.

5. İlk Türk devletlerinde mahkemelerin başında bulunan kişiye ne ad verilirdi?

  • Cevap: yargan

6. Türkiye Selçukluları’nda askerî davalara kim bakardı?

  • Cevap: kadileşker

7. Divan kararlarının vezir-i azam tarafından özetlenmesine ne ad verilir?

  • Cevap: telhis

C) Aşağıdaki soruları cevaplandırınız.

8. İlk Türk devletlerinde hukuki yapının temel özellikleri nelerdir?

  • Cevap:

➜ İlk Türk Devletlerin de Töre (yasa) ler uygulanırdı.
➜ Yöneticilerle yönetilenler arasındaki görev ve sorumlulukların belirlenmesi açısından adına tüz denilen bir tür sözlü anlaşmalar vardı.
➜ Törenin değişmeyen hükümleri; könilik (adalet), uzluk (iyilik), tüzlük (eşitlik) ve kişilik (insanlık) olarak belirtilmiştir.
➜ Devletin başı olan kağan, aynı zamanda adalet teşkilatının da başıydı. Kağan, şahsına ve devlete karşı işlenmiş suçlarda bizzat yargıda bulunabilirdi.
➜ Asya Hunları’nda yargıçlık görevini kağan ve bazı aile bireyleri de yapardı.
➜ Kök Türklerde devlet mahkemesine yargu denilirdi ve yargunun başında kağan bulunurdu.

9. Uygurlardaki hukuk anlayışı hakkında bilgi veriniz.

  • Cevap:

➜ Uygurlar töreye önem verirdi.
➜ Yerleşik hayat sebebiyle hukuk kültürleri gelişmişti.
➜ Uygurlarda bireyin birbirleriyle, toplumla ve devletle olan ilişkilerini hukuk kuralları ile düzenlemiştir.

10. İlk Türk devletleri ile Türk İslam devletlerindeki hukuk anlayışını karşılaştırınız.

  • Cevap:

İlk Türk devletleri

➜ İlk Türk Devletlerin de Töre (yasa) ler uygulanırdı.
➜ Törenin değişmeyen hükümleri; könilik (adalet), uzluk (iyilik), tüzlük (eşitlik) ve kişilik (insanlık) olarak belirtilmiştir.
➜ Devletin başı olan kağan, aynı zamanda adalet teşkilatının da başıydı. Kağan, şahsına ve devlete karşı işlenmiş suçlarda bizzat yargıda bulunabilirdi.

Türk İslam devletleri

➜ Türk İslam devletlerinde hukuk; şerî ve örfî hukuk olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
➜ Şeri Hukuk, Kur’an hükümleri ve Hz. Muhammed’in söz ve davranışları temel alırdı.
➜ Şerî hukuk davalarının başındaki görevliye kadı’l kudat adı verilirdi.
➜ Örfî hukuk ise Hun, Kök Türk ve Uygur kanunları ile Oğuz gelenekleridir.
➜ Örfî hukuk, daha çok yönetim, askerlik ve mali konularla ilgiliydi ve örfî hukukun başında emir-i dâd bulunurdu.

11. Cengiz Yasaları’nın oluşmasında Türklerin etkisi hakkında bilgi veriniz.

  • Cevap:

➜ Moğolların ilk zamanlarda yazılı bir kanunları yoktu. Cengiz Han, bazı Türk topluluklarını ele geçirdikten hem Moğolların hem de Türklerin bir kısmının da yöneticisi olmuştu.

➜ Cengiz Han, kurduğu devletin kanunlarını oluştururken Türk töresinden ve eski geleneklerden etkilenmiş, bu töre ve geleneklere yeni ilaveler yaparak oldukça sert cezaları olan Cengiz Yasası’nı oluşturmuştur. Kısaca; Türk töre ve eski gelenekleri Cengiz Yasaları’nın oluşmasında etkili olmuştur.

12. Kadıların idari görevleri hakkında bilgi veriniz.

  • Cevap: Kadılar adlî ve idari işler ve belediye işlerine bakan görevliydi. Kadıların idari görevleri şunlardır. Kadıların idari görevleri arasında; kazaların yönetiminin ve asayişinin sağlanması, esnaf ve loncaların denetlenmesi, üretim ve pazar yerlerinin kontrolü gibi görevleri vardı.

13. Divan-ı Mezâlim ile Divan-ı Hümayun’u adlî görevleri açısından karşılaştırınız.

  • Cevap:

➜ Divan-ı Mezâlim’in adlî açıdan, halkın şikayetlerini dinleyip karara bağlayan en yüksek adli kurum olmasıdır.
➜ Türk İslam devletlerindeki Divan-ı Mezâlim, Osmanlı Devleti’nde daha geniş yetkilerle donatılarak Divan-ı Hümayun adını almıştır.
➜ Divan-ı Hümayun’un temel görevi adaleti sağlamaktı. Halk şikâyetlerini divana sunar, bu şikâyetler de padişah tarafından dikkate alınırdı.

14. Islahat Fermanı’nda hukuk alanında yapılan değişiklikler nelerdir?

  • Cevap: Islahat Fermanı’na göre ticaret ve ceza davaları karma mahkemelerde yapılacak, mahkemeler herkese açık olacaktı. Şahitler ifadelerini kendi dilleriyle verecek ve kendi dinlerine göre yemin edebileceklerdi.

15. Türk Medeni Kanunu’nun özelliği hakkında bilgi veriniz?

  • Cevap: 4 Ekim 1926’da kabul edilmiştir. Türk Medenî Kanunu ile toplum hayatında birçok değişiklik yapılmıştır. Çalışma hayatından eğitime kadar hemen hemen her alanda kadın erkek eşitliği sağlanmaya çalışılmıştır. Türk Medenî Kanunu’nun kabulünden sonra, hukuk alanında birçok düzenlemeler yapılmış, İsviçre’den Borçlar Kanunu, İtalya’dan Ceza Kanunu, Almanya’dan da Ticaret Kanunu alınarak, Türk Hukuk Sistemi yenilenmeye çalışılmıştır.

Bu kanunun bazı maddeleri şunlardır;

➜ Ailede kadın-erkek eşitliği sağlandı.
➜ Evlilikte resmî nikâh zorunluluğu getirildi.
➜ Tek eşle evlilik esası getirildi.
➜ Kadınlara, istedikleri mesleğe girebilme hakkı tanındı.
➜ Mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma konularında kadın-erkek eşit hale getirildi.
➜ Patrikhanelerin, din işleri dışındaki yetkileri kaldırıldı.
➜ Türk Medenî Kanunu ile toplum hayatında birçok değişiklik yapılmış, çalışma hayatından eğitime kadar hemen hemen her alanda kadın erkek eşitliği sağlanmaya çalışılmıştır.


Ç) Aşağıdaki metni okuyarak 16, 17 ve 18. soruları cevaplandırınız.

Şerîye Sicili Defteri’nde Bulunan Duruşma Tutanağı

“…Bundan önce davalı Şaban’a pastırmalık iki baş sığırı altı yüzer akçeden 1200 akçeye sattım ve teslim ettim. O da kabul ederek teslim aldı. Sonra bedelin 70 akçesini peşin aldım. Zimmetinde 1130 akçe alacağım kalmış idi. Durumun soruşturularak, borçludan alacağımın tahsil edilmesini istiyorum.”

Davacı Lambo’nun iddiası üzerine durum soruşturuldu. Davalı Şaban iddiayı reddetti. Bunun üzerine kadı Lambo’ya dönerek iddiasını ispatlamasını söyledi. Tam davacı delil getirecekken davalı Şaban söz alarak şöyle konuştu;

“Gerçekten davalı Lambo’dan iki baş sığırı 1200 akçeye satın aldım. Söz konusu parayı da tamı tamına elden verdim.”
Davalı Şaban’dan iddiasını ispat edecek delil istendi. Kesin delil getiremeyince söz konusu iddiayı kabul ve itiraf ettiğinden, davacı olan Lambo’dan, bahsi geçen parayı tam olarak teslim almadığına dair yemin etmesi istendi.

Davacı istenilen tarzda “İncil’i Hz. İsa’ya indiren Allah’a yemin ederim.” deyince, yemin gereği söz konusu parayı davacıya teslim etmesi için şerî mahkeme tarafından Şaban’a uyarıda bulunuldu. Yaşanan bu durum, talep üzerine sicile kaydedildi.”

16. Metinden hangisi çıkarılamaz?
A) Dava islam hukuku çerçevesinde ele alınmıştır.
B) Davacı kendi inancına göre yemin etmiştir.
C) Davada deliller soruşturulmuştur.
D) Davacı davayı kaybetmiştir.
E) Alınan karar kayda geçirilmiştir.

  • Cevap: D

Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi Meb Yayınları Ders Kitabı Sayfa 127 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
6
clap
3
angry
1
confused
1
unlike
0
happy
0
love
0
sad

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!