Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
Sorularınız

Eğitime Alternatif Yaklaşımlar: J. T. Gatto’nun Eğitim Bir Kitle İmha Silahı kitabının tüm öğretmenlerce okunarak tartışılması

Eğitime Alternatif Yaklaşımlar: J. T. Gatto’nun Eğitim Bir Kitle İmha Silahı kitabının tüm öğretmenlerce okunarak tartışılması

2018 – 2019 Okullarımızdaki Mesleki Çalışma Programı’nın birinci haftasında (07.09.2018 – Cuma) dersler ve yapılacak faaliyetler bölümünün konusu.  

Etkinliğin Adı:   “ Eğitim Bir Kitle İmha Silahı” kitabının eleştirel gözle okunarak tartışılması.

Etkinliğin Konusu:  Eğitim Bir Kitle İmha Silahı-John Taylor Gatto

Uygulama Yeri: … Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Etkinliğin Amacı: Öğretmenlerde etkileşimli ve eleştirel okuma tekniklerini geliştirerek öğretmenlerin okuma kültürlerinin önemini ortaya çıkarmak.

Etkinliğin GerekçeleriOkuma kültürü doğru bir geleceğin kurgulanmasında başlangıç noktasıdır ve geleceğin şekillenmesinde önemli yeri olan öğretmenler için önemlidir.

Etkinlik Uygulama Aşamaları: Hasan Celal Güzel Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmenleri tarafından Eğitim Bir Kitle İmha Silahı kitabının etkileşimli ve eleştirel gözle okunarak tartışılması, ortaya çıkan görüşlerin raporlaştırılması

KİTAP İLE İLGİLİ BİLGİLER

  • Kitabın Adı: Eğitim Bir Kitle İmha Silahı
  • Yazarı: John Taylor Gatto
  • Sayfa sayısı: 276
  • İlk Baskı Yılı: 2016
  • Yayın Evi: Edam Yayınları
  • Kitabın Tür: Eğitim Bilimleri / Araştırma

Eğitim Bir Kitle İmha Silahı Kitabının İncelenmesi

Zorunlu Eğitimin Karanlık Dünyasında Bir Yolculuk… 

Okulun gerçek meselesi öğrenmek değil, başarıdır. Okulda dikkatler hiçbir zaman düşünme ya da performans kalitesine yönelmiş değildir; dikkatler tamamen farklı bir şeye, başaranların attıkları şeref turuna yetişmeye yönelmiştir.

Son sözle birlikte on bir bölümden oluşan kitap, bölümlerden ziyade meseleler etrafında değerlendirmeye daha elverişlidir çünkü yazar, belli meseleleri her bölümde -kimi zaman da tekrara düşerek-farklı örnekler etrafında yeniden ele almaktadır. Yine de kitapta ele alınan meselelerin şu sıralamada ilerlediği söylenebilir: Amerika’da zorunlu eğitimin planlanıp yürürlüğe konmasındaki tarihi ve fikri süreç, zorunlu okul eğitiminin öğrencilerde ve toplumda yol açtığı hasarlara dair tespitler ve çözüm olarak ne yapılabileceğine dair yazarın ortaya koyduğu düşünceler.

Okulun amacı nedir?

Yazara göre okulun amacı mümkün olduğunca sayıda bireyi, tehdit oluşturmayacak bir düzeyde tutmak, standartlaşmış bir vatandaşlık öğretisini yaymak, başkaldırı ve özgünlüğü öldürmektir. ABD’de dünyanın her yerinde eğitimin amacı budur. Eğitim aptallaştırmak üzere kurgulanmıştır. Çünkü çok sayıda kukla, az sayıda kukla oynatıcı olmalıdır. Egemenlerin istediği budur.

Gatto, eğitime değil zorunlu okul eğitimine karşı olduğunu belirterek ikisi arasındaki farkı ortaya koymakta ve çözüm önerisini de bu fark üzerinden geliştirmektedir. Yazarın okul eğitimine alternatif olarak önerdiği eğitim şekli açık kaynaklı öğrenmedir.

Açık kaynaklı öğrenme esnek mekânları ve esnek sıralama düzenlerini içine alan esnek zamanlı bir faaliyettir. Gatto, Amerika tarihinden – okula hiç gitmeden ya da okulu bırakarak- açık kaynaklı öğrenme şekillerini benimsemiş başarılı kişilerin örneklerine sıkça yer vermektedir. Benjamin Franklin, David Farragut, Jonathan Goodwin, George Washington, Thomas Jefferson, Francis Collins, Ingvard Kamprad, Thomas Edison ve Bernard Shaw yazarın örnek olarak zikrettiği isimler arasındadır. Gatto, bir açık kaynak öğrenme şekli örneği olarak  ev okulu projesini sunmaktadır.

Kitabın altıncı bölümünde yazar, okulun dayattığı sistemden sıyrılarak idarenin haberi olmadan öğrenci ve velileriyle işbirliği halinde kendi öğretim felsefesini ve öğrenci merkezli müfredatını nasıl uygulamaya koyduğunu ve bu uygulamanın olumlu sonuçlarını aktarmaktadır. Müfredatının merkezine öğrencilerin öğrenmek istedikleri konuları ve kendi tespit ettikleri zayıflıklarının çözümünü koyan Gatto, genel hedefi de “kendi hayatına senaryo yazma becerisi” olarak belirlemiştir. Yine aynı bölümde“Gatto’nun Gerillaları” adını verdiği grubuyla zorunlu okul eğitiminin zararlarına dair farkındalık oluşturmak için toplum genelinde yaptığı çalışmalara da yer vermektedir.

Kitabın dokuzuncu bölümünde ABD’nin meşhur üniversitelerinden birine girmek için çabalayan torununa yazdığı bir mektuba da yer veren yazar, zorunlu okul eğitimine ve bunun bir uzantısı olan üniversite algısına olan karşıtlığını da böylece kendi hayatından örneklerle somutlaştırmaktadır


Gatto, son bölümde yer verdiği
Bartleby projesini geliştirmiştir. Bir sivil itaatsizlik örneği sayılabilecek bu projeye göre ilk adım, ülkenin farklı yerlerindeki öğrencilerin “ben senin testini cevaplamak istemiyorum” şeklinde mevcut sisteme tepkilerini göstermeleri olacaktır. Yazar, ufak sayılabilecek bu tür reddedişlerin git gide büyüyerek okul sistemini kökünden sarsacağına olan inancını dile getirmekte ve kitabı sonlandırmaktadır.

Kitabın Önsözü ve Yazardan Mesajlar

Açık sözlü ,en son söyleyeceğini en başta söyleyen,defalarca yılın öğretmeni seçilmiş, okula muhalefetini iş edinmiş kararlı ve uyarıcı bir yazar.Eserinin başında sabit fikirli öğretmenleri uyararak eserine giriş yapıyor. 

Amerika’nın zorunlu eğitim tecrübesini eğitim tarihi, eğitim felsefesi, siyaset, ekonomi gibi alanları içeren geniş bir yelpazede ele alan yazarın bu eğitime dair kitap boyunca çizdiği resim, Pink Floyd’un Duvarda Bir Tuğla Daha[Another Brick in the Wall] şarkısının klibinde resmettiği tabloyla aynıdır.

“Eğitime ihtiyacımız yok. Düşünce kontrolüne ihtiyacımız yok, sınıfta alay edilmeye hayır! Öğretmen! Çocukları rahat bırak! Çünkü sonuç sadece duvarda başka bir tuğla olmak!” sözlerini içeren şarkının klibinde yürüyen bir platform üzerinde fabrikaya giren çocuklar yüzleri maskeli ve sıralara oturmuş tek tip öğrencilere dönüşmekte ve daha sonra tek tek düştükleri öğütücüden standart “kıymalar” olarak çıkmaktadırlar.

Yazar ayrıca zorunlu eğitimin Amerika’da bir sistem olarak yerleşmesinde karanlık madde gibi güçlü ama görünmez bazı kuvvetlerin olduğunu ve bu karanlığın tespitinin kitabının amaçlarından birini teşkil ettiğini belirtmektedir.

Öte yandan istihdam ihtiyaçlarına göre kasılıp genişleyen olağanüstü bir iş üretme projesi olan okul, ABD’deki en önemli işveren halini almış ve ders kitabı yayıncıları, müteahhitler, emlakçılar, servisçiler, süt satıcıları ve nice çıkar grupları için birer sigorta poliçesine dönüşmüştür.

Bloom’un taksonomisini sosyal işletmecilerin ve iş sektörlerinin rahatlığı için bireyleri sınıflandırmaya yarayan bir araç olmakla suçlamaktadır.

Okullarda devamlı surette sınıflandırmalara ve bölünmelere tabi tutulan çocukların ilerleyen yıllarda aynı uğurda bir araya gelmelerinin olası olmadığına dikkat çeken Gatto, okullaşma deneyiminin bel kemiği haline gelmiş standart testlere özellikle savaş açmıştır. Yanıltıcı ve güvenilmez bilgi üreten ve gerçeklikle bağlantı kurmayan testler, kazananı ve kaybedeni eşit bir şekilde mahveden bir toplumsal kontrol silahına dönüşmüştür. “Dikkat sorunu”, “öğrenme yetersizliği” gibi aslında var olmayan problemler üreten test endüstrisi sayesinde birilerinin cebine milyarlarca dolar para girmektedir. 

Gatto’ya göre okullaşma sürecinin en kötü sonuçlarından biri çocukluk süresinin uzaması olmuştur.

TV, fiziksel çirkinlik ve uzatılmış çocukluk

Yazar davranış problemleri olan çocukların genelde televizyon bağımlısı (hatta ekran) olan çocuklar olduğunu söylüyor ve bunların çocukları körelten, obeziteye götüren araçlar olduğunu söylüyor. Tv’de ki birçok yapımın çocuklara bir şey katmadığını ve onları çocuk kalmaya zorladığını savunuyor. “Ergenlik” bir palavradır. Eskiden ergen yaşlardayken büyük işler yapmış insanlar vardır.

Yazar kitap boyunca okullarda cereyan eden uygulamaların sonuçlarına dair önemli tespitlerde bulunmaktadır. Okulun “zamanı parçaladığına” dair tespiti bunlardan biridir. Kesintisiz ve derin bir uyku gibi kesintisiz uyanıklık zamanının da aynı derecede hayati öneme sahip olduğunu belirten yazara göre okul, zil sesleri, bağrışmalar, ziyaretçiler vs. gibi şeylerle on iki yıl boyunca öğrencilerin dikkatlerinin bölündüğü, yoğunlaşma yeteneklerinin baltalandığı ve psikolojilerinin alt üst edildiği bir yerdir. Okullarda ısrarla çalan zillerin ayrıca sorumluluktan kaçmayı sağlamak gibi bir görevleri de vardır.

Gerilla müfredat

Yazar kitapta eğitimin kitleleri yok etmesini engellemek için kendi gerilla müfredatını uyguladığını söylüyor. Çocukların tam bir profilini çıkarıyor öncelikle. Çevreden (arkadaşlarından, ailelerinden vs.) onlar hakkında bilgi topluyor. İkinci adım olarak her öğrenciden yıl boyunca bilgi sahibi olmak istediği 3 şeyi, ve üstesinden gelmeyi istediği 3 zayıf noktasını yazmasını istiyor. Yazar bu yöntem sayesinde öğrencilerin daha sıkı ve istekli çalıştıklarını belirtiyor. Herhangi bir öğretmenin bir araya getiremeyeceği kadar çok kaynaktan bilgi alıyorlardı.

Yazarın okulla ilgili diğer tespit ve tanımları ise şunlardır: Okul, kendisinin dışındaki gelişme yollarının aleyhine çalışan bir kurumdur. Aktif bir şekilde üretmekten alıkoyarak çocukları pasif tüketiciler haline getirir. Okula girdiği andan itibaren “yapma” talimleriyle karşılaşan öğrencilerde kayıtsızlık baş gösterir. Başkalarının çıkar ve ilgileri etrafında bina edilmiş okul gençlerde daimi surette bir “ait hissetmeme” duygusu besler. Okul, bir fiziksel ve psikolojik çirkinlik oluşturma atölyesidir. Sınıflarda 12 yıl boyunca hareketsiz bırakılmak, zil sesleriyle oluşturulan stres, kantinlerdeki sağlıksız yiyecekler bu çirkinliği besleyen unsurlardır. Sabit matematiksel kategorilere yerleştirilen çocukların ahlaki ve manevi bütünlükleri bozulur, zorla bir araya getirilen öğrenciler git gide ahlaki olarak “kokmaya” başlarlar. Gerçek meselesi öğrenmek değil, “başarı” olan okul öğrencilerin kendileri adına bir şeyle öğrenme şevkini söndürür, kendileri adına düşünme melekelerini ve kendi başlarına kalabilme becerilerini ellerinden alır. Okul, iyi bir eğitim vermediği gibi çivi çakamayan, yumurta pişiremeyen, can sıkıntısına çözüm bulamayan, topluma değer katamayan gerçek dünyadan uzaklaşmış insanlar ortaya çıkarır.

J. T. Gatto’nun Eğitim Bir Kitle İmha Silahı Kitabından Küçük Bir Bölüm

Herkesi iradesine sahip çıkıp ortaya koymaya davet eden ve bunu yapacaklara dua edeceğini söyleyen seksenini aşmış yaşlı bir adamın kitabını tutuyorsunuz elinizde. En son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim de yük edinmeyeyim, sözümün daha başında hem kendim rahata ereyim hem de konforunu bozmak istemeyenler… Bu kitap, olmaması aklımıza bile gelmeyen ve hukuki mekanizmalarla da bu durumunu tahkim etmiş okulun derin bir muhalifinin eseridir. Muhalif nitelemesi az kalır. Okulun azılı bir düşmanı o! Üstelik bir parçası olduğu yıllarda defalarca yılın öğretmeni seçilmiş, ayaklarını içeriden haber ve bilgilerden oluşturduğu sağlam bir zemine basan bir düşman. New York eyaletinde yılın öğretmeni seçildiği 1991 yılından sonra saf değiştirmiş; eyalet eyalet, ülke ülke dolaşarak yaptığı konuşmalarla ve yazdığı kitaplarla okula muhalefetini iş edinmiş azılı bir düşman… Bu sebepledir ki dilerseniz -okul hakkında “olmazsa olmaz” diye düşünüyor ve aykırı bir sese kulak vermek istemiyorsanız- hemen, daha yolun başındayken bırakın okumayı, okulunuza gidin.

J. T. Gatto’nun Eğitim Bir Kitle İmha Silahı kitabının özeti

Okulun olmadığını düşünebiliyor muyuz? Okul, varlığını hukuki mekanizmalar ile de tahkim etmiş bir kurumdur bugünün toplumunda. Peki defalarca yılın öğretmeni seçilmiş bir isim nasıl olur da okulun azılı bir muhalifi haline dönüşebilir? John Taylor Gatto, ‘Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı’ kitabında gerçekçi önerileri ile eğitim sistemini ve özellikle standart testleri masaya yatırıyor.

Eğitim gerçeklerden uzaklaştıkça işlevini de kaybedecektir. Böyle bir eğitim sistemini eleştirmek cesaret ister. Bunu iddia etmek için ciddi gerçekler ortaya koyacak bir donanım sahibi olmak da gerekir. John Taylor Gatto, “Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı” kitabında gerçekçi önerileri ile ABD eğitim sistemini ve özellikle standart testleri masaya yatırıyor. Kitap Avrupalı bazı isimlerden, aynı eleştirilerin Avrupa için de geçerli olduğu yönünde yorumlar aldı.

Bir mekâna kapatılmaya dayalı okul eğitimine karşı çıkıyor Gatto. Çünkü çok farklı yönlere doğru gitme ve gelişme temayülünde olan bireysel hayatları tek tip haline getirdiğini, bireyleri yığınlaştırma emelinde olduğunu düşünüyor. Günümüzde çocukların kendi isteklerine göre saatlerini oluşturacağı evde eğitim gruplarının Amerika’da giderek yaygınlaştığı biliniyor.

Gatto’nun eleştirilerinden sonra okul seçerken en farklı programa sahip, çocukları farklı alanlarda gezilere en sık çıkaran, ek zanaatların ve sanat derslerinin bol çeşitlilikte okul bünyesinde yer aldığı okulları seçme ihtiyacında olabilirsiniz. Gatto, okul sisteminin böyle kurgulanmış olmasını, tüketim ekonomisinin talebine boyun eğmek olarak açıklıyor. Okul, tüketim ekonomisi siteminin bir bileşenidir ve alt sistemidir. Ve görevini buna uygun şekilde ifade edecektir. Ona göre eğitim ile okul eğitimi aynı şey değil. Gatto, okul eğitiminin kişiyi olması gereken eğitimden uzak düşürdüğünü savunur. Eğitimin kapalı ve duvarlarla çevrili kurumlardan ibaret olamayacağının altını çizer.

Açık kaynak eğitiminde neyin hangi sırada alınacağı kişisel kararla olur. Karşılaşılan herkes potansiyel bir öğretmendir. Bu bir oto tamircisi de olabilir, araba yarışçısı da. Bu sistemde öğretmek bir meslek değil işlevdir. Kimin öğretmen olacağına ise kişinin kendisi karar verecektir. Temel kabul noktasında, kimse hiçbir öğreticiden bir şeyi öğrenemediği için başarısız kabul edilmez.

Gatto, 30 yılını verdiği öğretmenliğin ardından düşündüğünde, zamanını kurumlaşmış bir çerçevede harcadığına yanıyor: “İnsanların çocuklarını çalan, dev bir beyin yıkama ve sınıflandırma makinesi olarak merkezi okul eğitiminin var olmasına izin verilmiş olabileceğine inanasım gelmiyor. Bu gerçekten oldu mu? Benim hayatım bundan mı ibaretti?”

“Okul bir dindir” diyen Gatto, bu noktayı yani atfedilen görevin kutsal tarafını anlamadan, okullarda insanın aptallığının, çıkarcılığının veya sınıf kavgasının bir sonucu olarak yaşananları anlayamayacağınızı belirtiyor. Sıradan insanların çocuklarını daha akıllı olmaları için okula gönderdikleri belirten Gatto, okul eğitiminin ahmaklık öğrettiğini, sistemin selameti adına öğrenmenin oranlara bölünerek üstün yetenekli, vasat, özel öğretime muhtaç gibi grupların ortaya çıkarıldığını vurguluyor.

Kitaptaki En Beğendiğim İfadeler

“Bundan daha büyük bir yalan yoktur. Asıl amaç mümkün olduğunca fazla sayıda bireyi, tehdit oluşturmayacak bir düzeyde tutmak, standartlaşmış bir vatandaşlık öğretisi yaymak, başkaldırı ve özgünlüğü öldürmektir. ABD’de ve dünyanın her yerinde eğitimin amacı budur. (s.20). Ben senin testini cevaplamak istemiyorum.”, “insanları aptal halde tutma politikası”,“Bir atı kısmen delirtmek için ne yapılır?”, , “Parçalanmış Zaman Kazanı.

Kitaptan Çıkardığım Sonuçlar

“ Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı’’ kitabı Türk kamuoyuna iki mesaj veriyor:

1-Kamusal eğitim artık gereksizdir, okullar kaldırılmalıdır.( Katılmıyorum.)

2-Merkezi sistem sınavları kaldırılmalıdır. ( Katılıyorum.)

Kitabın yazarı John Taylor Gatto, ABD’de 30 yıl sınıf öğretmenliği ve müfettişlik yapmış ve sorun olarak gördüğü Amerikan okul sistemine karşı bu kitabı yazmıştır.

Eğitim Bir Kitle İmha Silahı ne kadar bir eğitim sistemi eleştirisi gibi kaleme alınmış olsa da bariz bir ekonomik ve siyasal sistem eleştirisidir.

“ Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı’’ kitabı Türk kamuoyuna iki mesaj veriyor:

1-Kamusal eğitim artık gereksizdir, okullar kaldırılmalıdır.( Katılmıyorum.)

2-Merkezi sistem sınavları kaldırılmalıdır. ( Katılıyorum.)

Kitabın yazarı John Taylor Gatto, ABD’de 30 yıl sınıf öğretmenliği ve müfettişlik yapmış ve sorun olarak gördüğü Amerikan okul sistemine karşı bu kitabı yazmıştır.

Eğitim Bir Kitle İmha Silahı ne kadar bir eğitim sistemi eleştirisi gibi kaleme alınmış olsa da bariz bir ekonomik ve siyasal sistem eleştirisidir.

“ Kitap genel olarak değerlendirildiğinde evvela konuların oldukça dağınık bir şekilde ele alındığını ve kimi zaman da tekrara düşüldüğünü belirtmek gerekmektedir. Amerikalıların “rahat” anlatım üslubunun kendini gösterdiği kitapta bu durum okuyucu için kimi zaman yorucu olmaktadır. Ele aldığı mevzuların bazıları ilk kez tartışılan meseleler olmasa da problemlerin tespiti ve teşhisinde kısmen daha başarılı olan yazar, çözüm ve alternatifler konusunda ise okuyucu hayal kırıklığına uğratmaktadır. Yazarın kimi zaman, okulu bıraktıktan sonra “suça karışmış” kişilerin öykülerini de başarı hikâyeleri olarak vermesi problemli gözükmekte ve açık kaynaklı öğrenme olarak isimlendirdiği eğitim şeklinin, sonucu ne olursa olsun “cesaret gösterilerine” odaklandığı şeklinde bir düşünceyi akla getirmektedir.

Şu sorular ise kitapta cevapsız kalmaktadır: Okulun kişilerin hayatına ve topluma değer kattığı örnekler de yok mudur? Mevcut modern devlet yapılarının içinde alternatif eğitim sistemleri kurmak mümkün müdür? Okul dışında olsa da devletin kontrolünde gerçekleşen ev okulu uygulamaları gerçekten açık kaynak öğrenmeyi sağlamakta mıdır? Kitabında zorunlu okul eğitiminin ortadan kaldırılması için yöntem geliştirme çabasında olan Gatto’nun, post- modern dönemde pek çok kurumun otoritesini zayıflatan iletişim teknolojilerinin, medyanın ve internetin okulun meşruiyetini de kökünden sarsan bir gücü haiz olduğuna yeterince değinmemesiyse kitapta eksik kalan bir nokta olarak gözükmektedir.

Öte yandan kitabı kıymetli kılan hususlar vardır. Son dönemlerde okul katliamları ve öğretmenlerin silahlandırılmasını öngören okul güvenliği yasa tasarısıyla gündeme gelen Amerika’nın zorunlu eğitim tecrübesine dair içerden bir sesin dilinden canlı örnekler sunması, okula dair kabullerimizi ve sistemi radikal bir şekilde sorgulamaya davet etmesi, zorunlu okul eğitiminin insanlık tarihinin çok kısa bir dönemine tekabül ettiğini hatırlatması, Amerika’nın siyasetine, askeri politikalarına, ekonomisine, kültürüne, ceza sistemine, tarihine dair kıymetli bilgiler sunması, eğitim araştırmalarında istifade edilebilecek farklı birçok kaynağa yönlendirmesi kitabı kıymetli yapan noktalardan bazılarıdır. Okumayı kolaylaştıran başarılı bir tercüme ile Türkçeye çevrilen kitabın eğitim üzerine araştırma yapanların raflarında bulunması gerektiğini düşünüyorum.”

Kitap Hakkındaki Yorumum

Eğitime farklı bakış açısı getirmesi anlamında güzel bir kitap…

Bu tür kitaplar biraz dikkatli değerlendirilmesi gereken kitaplar sanırım. Öğretmenin yaptığı her şeyin boş olduğunu düşünmesine yol açabilir.

**********************

Türkiye’de ve Dünyada Eğitimin ve Okulların Geleceği

“Bilgi, bilim, teknoloji ve kültürel değişim okul yapılarını değişime zorlamaktadır. Okulları nasıl oluşturalım ki çağın gerisinde kalmasın ve insanlar için var olmalarının anlamı yitirilmesin? ”

Gelecekteki eğitim ve okul anlayışlarına yönelik şu tespitleri ortaya koyabiliriz:

1.)Yeni toplumun ihtiyaç duyduğu okul,  bilgi ve teknoloji okuryazarlığı,  dünya vatandaşlığı ve kendi kendine öğrenme fırsatları sağlamak zorundadır.

2.) Tüm yaş ve düzeylerde öğrenciye öğrenme motivasyonu ve öğrenmeyi sürdürme disiplinini aşılanmalıdır.

3.)Yeni toplumun ihtiyacı olan okulda bilgi hem içerik hem de süreç olarak sağlanmalıdır.

4.)Eğitimin, toplumun her kesimine hitap etmesi ve her türlü kuruluştan yararlanması gerekir.

5.)Verimsiz ve tekdüze bir eğitim yerine birey olarak öğrenen odağa alınmalı,

6.)”Bilgi”nin tekelleşip metalaşması engellenmeli,

7.)  Evrensel ve insancıl eğitim biçimleri ortaya çıkmalı ve yaygınlaştırılmalıdır.

8.)  Geleneksel eğitim parametrelerinin dönüştürülmesi için açık ve uzaktan eğitimin güçlendirilmesi gerekir,

9.) Eğitimcilerin mesleki ve kişisel deneyimlerini paylaşabilecekleri ortamların oluşturulması,

10.) Okul-sanayi-devlet işbirliğinin pekiştirilmesi,

11.) Sivil toplum kuruluşları ve eğitim sendikalarının eğitim politikalarını belirlemede söz sahibi olması,

12.) Küresel anlayışı ve ortaklığı beraberinde getirecek stratejilerin geliştirilmesi,

13.) Okulların aşırı merkeziyetçilikten kurtularak kendi kurumsal kimliklerini oluşturmaları ve hareket kabiliyetlerini genişletmeleri,

14.)  Okulların öğrenci başarısını yükseltmeye yönelik iç ve dış esnekliğe sahip olması,

15.) “ Gelecekte, geleneksel yapıda bir okul, üniversite olmayacaktır. Geleceğin öğrencileri bilgi ve beceriyi internet benzeri çoklu-çağrışım (multi-medya) araçlarıyla evlerinde öğreneceklerdir. Okullar daha çok görsel izlencelerin çoğaltıldığı, saklandığı, dağıtıldığı yerler olacaktır.”

16.) Geleceğin Okulu içinde her türlü kaynağın bulunduğu bir “kütüphane”ye dönüşecektir. Bütün eğitim kurumları “Açık Öğretim Kurumları”na dönüşecektir. Uzaktan eğitim esas olacaktır. Derecelerin verilmesinde “yeterliliğe dayalı eğitim”, “tam öğrenme”, “bütün gün açık kütüphane”, “açık deneylik” kavramları geçerli olacaktır. Sınıf kavramı ortadan kalkacaktır. Öğretmenin görevi sorunları çözmek ve gerektiğinde yardımcı olmak ile sınırlı olacaktır.

17.)  “Gelecekte yepyeni araçların, gereçlerin, eğitim teknolojisinin, eğitim psikolojisinin bulgularının işe koşulmasıyla eğitim bir tür “şarj etme” olayına dönüşecektir. Belli alanlarda bilgileri elde etmek isteyen insanlar bazı “Tıpsal Eğitim Merkezleri”ne gelecekler, orada kısa bir dinlence sırasında beyinlerine istenen bilgiler “şarj” edilecektir.”

Benim gelecekteki eğitim ve okul hayalim ise şöyledir:

1.)Kişiselleştirilmiş Dijital Masalar ( Her bireye ait tüm teknolojik özellikleri taşıyan dijital masallar kullanılacaktır.)

2.) Sınıfların mimari yapısı değişecek ( Yerleşim düzeni ve şekli değişecektir. Daha az malzeme daha çok uygulama alanı olacaktır.)

3.) Teknoloji Uzmanı Öğretmenler ( Alanı ne olursa olsun her öğretmen teknoloji alanında uzman olacaktır.)

4.) Uzaktan eğitim ve dokunsal eğitim daha etkin olacaktır.

5.) Daha da ilerde beyne bağlanabilen hardiskler ve robot öğretmenler olacaktır. 

Ekrem YEKREK
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

Eğitime Alternatif Yaklaşımlar: J. T. Gatto’nun Eğitim Bir Kitle İmha Silahı kitabının tüm öğretmenlerce okunarak tartışılması konusu seminer dönemindeki konulardan bir tanesidir.

Fuat Sezgin’in “Bilim Tarihi Sohbetleri” kitabının okunarak öğretmenlerce tartışılması için tıklayınız… 

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!