Fatma Şadiye Zevce-i Vefâşiar Hikayesinin İncelemesi

Fatma Şadiye Zevce-i Vefâşiar Hikayesinin Özeti

Fatma Şadiye Zevce-i Vefâşiar Hikayesinin Ana Fikri

Fatma Şadiye Zevce-i Vefâşiar Hikayesinin Konusu

Diğer iki hikâyede olduğu gibi Zevce-i Vefâ-şiar hikâyesinde de başkahraman, Suzan adında bir genç kadındır. Evli bir kadın olan Suzan, gece çok geç vakitlere kadar eve gelmeyen, son zamanlarda değişik hal ve tavırlar gösteren eşinin bu haline üzülmektedir. Yine bir gece, pencere önünde geç vakte kadar gelmemiş olan eşini merak içinde bekler. Eşinin beş yıllık evlilikleri sonrasında kendisini aldatmaya başladığını düşünen Suzan, bunu kabul edemez. Rober, ilk defa habersiz bir şekilde bu kadar geç kalmıştır. Suzan ise çaresiz onun gelmesini beklemektedir. Hikâyede Suzan’ın o geceki sıkıntılı hali verildikten sonra, karı- kocanın geçmişlerine bir dönüş yapılarak onların nasıl bir hayata sahip oldukları anlatılır.

Suzan, evlenmeden önce fakir bir ailenin kızıdır ve mürebbiyelik yapmaktadır. Rober ise tam aksine zengin bir ailenin oğlu olup, Paris’te mühim bir bankanın müdürüdür. Rober ile evlenen Suzan, onun evlilik hayatı boyunca hiçbir olumsuz hareketini görmemiş, Rober her yönden eşini çok mutlu etmiştir. Rober’in düşüncesine göre: “zevcesini mesud etmemek bir erkek için en büyük denaattir.”

Suzan, evlilik hayatları boyunca her an Rober’e minnet borçlu olduğunu düşünmüştür. Hikâyenin başladığı gecede Rober’i bekleyen Suzan aldatılma ihtimalini düşünmesine rağmen bu minnet duygusundan dolayı ona kızamamaktadır. Hatta öyle bir an olur ki onun rahatsız etmektense ben çekip gideyim buralardan diye düşünür.

O, bütün bunları düşünürken Rober eve gelir. Suzan Rober’e neler olduğunu sorduğunda ise Rober şaşılacak cevaplar ile karısını bir kerre daha kendisine hayran
eder. Rober, servetini kaybettiğini, eski mutlu hayatı Suzan’a yaşatamamaktan korktuğu için bazı araştırmalar yapmak için Madagaskar’a gittiğini ve orada çalışmaya karar verdiğini oturdukları evi de Suzan’ın üstüne yaptırdığını anlatır. Suzan, bu vefa abidesi eşine; ondan asla ayrılmayacağını, nereye giderlerse beraber gidebileceklerini, önemli olanın para değil kendi saadetleri olduğunu söyleyerek, o Rober’inkine mukabil bir vefa örneği gösterir, eşine sahip çıkar ve onu yalnız bırakmaz.

Suzan için o gece, unutulmaz yüce bir an olarak hafızasına kazınmıştır. ‘Zevce-i Vefâ-şiâr’ hikâyesinde ‘Altınlar ile İzdivaç’ hikâyesinden farklı olarak fakat orada verilen mesajı tamamlayacak şekilde tam aksine paradan çok daha önemli olanın eşler arasındaki sevgi olduğu ifade edilmiştir.