Kör Dövüşü Deyiminin Anlamı, Hikayesi, Öyküsü, Açıklaması Kısaca
Kör Dövüşü Deyiminin Anlamı, Hikayesi, Öyküsü, Açıklaması Kısaca
Gençten biri, pek bir mukallit imiş. Pek çok zaman yapıp ettiği tuhaf şakalarla milleti güldürüyorsa da—serde gençlik var ya—bazen kantarın topuzunu kaçırdığı da oluyormuş.
Birgün, elinde para kesesi çarşıya inmiş. Bir kahvehanenin önünden geçerken bakmış, içeride üç beş kör oturmuş, sohbet ediyorlar. Gencin canı bunlara bir muziplik etmek istemiş. Hemen körlerin yanına giderek, para kesesini iyice bir şıngırdattıktan sonra, alıp cebine
koymuş. Körlere de:
“Ağalar alın bu parayı istediğiniz gibi paylaşın emi!” demiş.
Körler, paraların içlerinden birinin cebine konulduğunu zannetmişler.
“Sana verdi!”
“Yok sana veri!”
“Ya senin cebine attı işte!” derken, aralarında bir kavga, bir gürültü kopmuş.
Bu garibanlar birbirlerine girmişler. Vuran çok olmuşsa da isabet ettiren pek olmamış.
O latifeci genç ise, etraftan koşup gelenlere-.
“Ey ahali bakın ‘kör döğüşü’ böyle olur işte!” demiş.
*********
Bu deyim, birbirinden habersiz, birbirinin durumunu halini bilmeden kapışan, kavga eden ve yolunu kesmeye çalışanlar için kullanılır. Ya da bilmediği bir düşman ile, bilmediği bir yerde döğüşenler için…