Ömer Seyfettin Erkek Mektubu Hikayesinin İncelemesi Özeti Ana Fikri Konusu
Ömer Seyfettin Erkek Mektubu Hikayesinin İncelemesi
Ömer Seyfettin Erkek Mektubu Hikayesinin Özeti
Ömer Seyfettin Erkek Mektubu Hikayesinin Ana Fikri
Ömer Seyfettin Erkek Mektubu Hikayesinin Konusu
Hikaye mektup biçimindedir. Anlatıcı mektubunda arkadaşına; istediği, hayalini kurduğu gibi “asabi, müteheyyic, âlî, çok güzel, çok hisli” bir kadınla yaptığı evliliğin hikayesini nakleder. İlk geceden itibaren kendisi üzerinde tahakküm kuran, kendisini küçük gören bu kadın, bir yıl boyunca türlü türlü çılgınlıklar icad ederek hayatı anlatıcı için cehenneme çevirmiştir.
Sebat’tan daha da komik bir anlatımın kullanıldığı hikayenin son kısmını, hem hikaye hakkında fikir vermek hem de yazarın kısa süre içinde hikaye dilini nasıl geliştirdiğini göstermek için nakledelim:
“Daha neler, neler… En nihayet yine bir okuma çılgınlığı icat etti. Elinde gözü kör olasıca münasebetsiz Loti’nin Desenchates’ si. Bu kitabı okudukça bana o kadar tuhaf, o kadar derin bakarak dalıyor ki bunun garabetini mümkün değil sana yazamam. Sanki her şeye sebep benim, ben olmasam mesut olacak… İşte yine çığlıklarını işitiyorum, beni bulamadı. Hizmetçilere bağırıyor. Korkuyorum ki buraya gelecek, bu yazdıklarımı isteyecek. Saklasam burda baykuş gibi yalnız ne yapıyordun diyecek, versem okuyacak, kıyametleri koparacak, oh ne azab-ı vicdâni
Sermetciğim, terbiye-i müfrite-i haziranın bu neticeleri! İşte bu azab-ı vicdani ile daha doğrusu onun havf-ı vürûdundan mütehassıl heyecanla senin mektepteki hayaline nail olmanı temenni ediyor ve buracıkta onun çığlıkları âsâb-ı semiyyemi parçalarken: Ah neredesin, lenfatik, sakin, mutavassıt, az güzel, az hisli bir kadın?” diye haykırmak, bağırmak, çırpınmak istiyorum.”
Hikayede anlatılan kadının çılgınlıkları-piyano çalması, masaj yaptırması ve Fransızca kitap okuması aslında onun Batılılaşmış kadının başka bir tabirle alafaranga kadının bir örneği olduğunu göstermektedir. Yazar onun şahsında Batılaşmış kadını eleştirmektedir. Anlatıcının, karısındaki tuhaflıkların sebebi olarak gördüğü “Terbiye-i müfrite-i hazıra” ile kastedilenin Batılı tarzda eğitim olduğu ve bununla yanlış Batılılaşmanın kastedildiği çok açıktır.
Ömer Seyfeddin’in burada kısaca konularını özetlemek suretiyle üzerinde durduğumuz bu beş hikayesi, onun hikaye yazarlığının başlangıcını teşkil etmekte ve daha sonra yazacağı hikayeleri de haber vermektedir.