Rüyada Lagün Görmek
Rüyada Lagün Görmek
Lagün veya göl, duygulardan ve fantezilerden oluşan iç dünyamızı temsil eder. Ulaşılıp anlaşıldığı zaman zengin bir güç kaynağı olan bilinçaltı yanımızdır. Eğer göl kirliyse, bizim için kesinlikle iyi olmayan bazı fikir ve görüşleri aldığımız anlamına gelir. Berrak sular, korkularımızdan ve kendimizle ilgili olumsuz duygularımızdan arındığımızı gösterir.
Büyülü dişiliğin ve canavarların evi olarak da bilinen lagün, dişiliğin karanlık yanını da simgeler. Bunun bir örneğini Kral Arthur efsanesinde de görebiliriz. Bu imge, benliğimizin özellikle o parçasındaki korkulardan kurtuldukça karşımıza çıkacaktır. O Bilinçaltı ve ilksel töz genel olarak lagünle resmedilir. Çinlilerin bütün varoluşun kaynağı olarak kabul ettiği çorba* da lagünle ilişkilidir.
Göl, tıpkı bir havuz gibi, bilinçle spiritüel Ben arasındaki geçiş aşamasını simgeler. Beklenmedik bir şekilde rastlandığında bize kendimizi anlama ve takdir etme fırsatı verir. Havuzda yansımasını görmek, rüyacının Gölgesi ile uzlaşmaya varması gerektiğini gösterir.
Kişiliğimizin pek sevmediğimiz ama dizginlendiğinde bize değişim için fazlasıyla enerji verecek yanını kabul etmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Nehirler ya da akarsular her zaman için rüyacının hayatını ve nasıl yaşadığını simgeler. Rüyacı hayatını büyük bir nehir olarak mı görüyor yoksa küçük bir akarsu mu? Onun tutumuna bağlı olarak yorum değişir. Eğer nehir çok hızlı akıyorsa, hayatın bizim için çok hızlı geçtiğini hissediyor olabiliriz. Eğer nehrin yanı sıra deniz de görüyorsak, büyük bir değişim olacağının ya da bu değişimle ilgili bilinçaltımızdaki duruma dikkat etmemiz gerektiğinin farkındayız demektir. Eğer nehir çok derinse, bizim dışımızdaki dünyaya ve onunla nasıl bağ kuracağımıza daha fazla dikkat etmeliyiz. Nehri geçmek büyük değişimleri anlatır. Nehir bizde korku uyandırıyorsa, kendi kendimize gereksiz zorluklar çıkarıyoruzdur. Nehir kirli görünüyorsa, kendimiz için yapabileceğimizin en iyisini yapmıyoruzdur.
