Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Düşler Yayıncılık

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Düşler Yayıncılık Sayfa 194

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 194 Düşler Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Düşler Yayınları Sayfa 194

İnce yapılı, sesinde kalbi çarpan bir duygu adamı idi yeni öğretmenimiz. İki üç ders içinde ilgisini çeken bir öğrenci olmuştum. Yazılarımızı satır satır inceliyor, beğendiği cümlelerin altlarını kırmızı kalemle çiziyor, okşayıcı sözlerle çocuk gönüllerimizi kanatlandırıyordu.
Kendi kendime aruzu öğrenmiştim. Bir yazıma eklediğim manzumeyi arkadaşlarıma okumuş, beni övmüştü. Elli yılı aşkın zaman, o manzumeden, hafızamda yalnız bir mısra bırakmıştır:
Akşam, menekşe gölgeler inmişti dağlara…
Süleyman Şevket hocamız pek beğenmişti bu “Menekşe gölgeler”i. İnce, uzun parmaklarında titreyen kâğıt, bir menekşe demeti olacaktı nerde ise!
Edebiyatta aldığım hız, yarınki mühendis Yusuf Ziya’nın asıl önem verdiği meslek derslerindeki hızını kesmişti…
(…)
Cumaları tatil günümüzdü bizim. Çarşıkapı’da Sarafim kütüphanesine gider, yirmi paraya hem bir demli çay içer, hem saatlerce istediğim kitapları, divanları, Servet-i Fünun koleksiyonlarını karıştırırdım.
Son derece uyanık bir kulağım vardı: Aruz’un bütün şekillerini deneyebiliyordum artık. Ama, asıl denemek istediğim şeyi denemeye cesaretim yoktu henüz. Bu, hocama beğendirdiğim şiirlerimi mecmualara beğendirip beğendiremeyeceğimdi.
O günlerin üç büyük dergisi vardı: Selânik’te Genç Kalemler, İstanbul’da Rûbab, Şehbal…
Rûbab, en genci, en kavgacısı idi bunların. Penbe bir kâğıda basılırdı. Şimdiki ölçülere uymaz bir biçimi vardı: (…)
Halit Fahri’yi Ali Naci’yi, Selâhattin Enis’i, Hakkı Tahsin’i onun sayfalarında tanımıştım. Şaha- beddin Süleyman “Nayiler” adı altında birleşmiş bu sanat topluluğunun başına geçmiş, onların kavgalarını yapıyordu.
Her hafta bu dergileri alabilmek için, küçücük gündeliğimden bir parçasını -öğle yemeklerimden kırparak- biriktirirdim…
Hafızamı bugün bile silkeleyince, yarım yüzyılın tozları altından, Halit Fahri dostumun, o gün için taptaze, yepyeni olan şu masal mısraları çıkıyor:
Ayaklarımda çarıklar, elimde bir değnek,
Sükûn içinde yürürdüm, semayı dinleyerek…
Bu genç akıma karışmak, ismimi onların isimleri arasında görmek özlemi anlatılmaz bir tatlı yangındı içimde…
Bir gün, pek beğendiğim bir şiirimi, yürek çarpıntıları ile zarfa koyup postaladım:
Rûbab mecmuası müdürlüğüne
Cağaloğlu- İstanbul
Ne mi oldu?.. Bir hafta, iki hafta, üç hafta… Manzumem çıkmadı ve Rûbab kapandı!
Kimseciklere söylemediğim bu sırrı içime gömdüm…
Yeryüzünde, içime gömdüğüm bu sır kadar hazin bir mezar yoktur!
Yusuf Ziya Ortaç Bizim Yokuş

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır. 

10. Sınıf Düşler Yayıncılık Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 194 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!