Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Felsefe Meb Yayınları

11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 144

“11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Sayfa 144 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 144

DİYALEKTİK İDEALİZM

(…) Tin, tam bir dönüşüm çabası içindedir; şimdiye kadar geçerli olan şeyler ve fikirler dünyası ile bağını koparmış, onları geçmişin derinliklerine atmak üzeredir. Gerçi Tin hiç bir zaman durup dinlenmez; hep ilerleyen bir harekete kapılıp gider. (…) Ağır ağır ve sessizlik içinde yeni biçimini olgunlaştırır; sonra önceki dünyanın yapısına ait kırık parçaları birbiri arkasına eritip dağıtır. O dünyanın sarsılışı ancak tikel belirtilerle kendini gösterir: Kurulu düzeni kaplayan kayıtsızlık ve can sıkıntısı -bu belirsiz önsezi-, yürümeye koyulmuş yeni dünyanın öncü işaretleridir. Bu derece derece parçalanış tümün çehresini değiştirmemiştir; ama, bir şimşek çakışı içinde ve bir hamlede yüzünü açıveren bu yeni dünyanın sahneye çıkışı ile birden kesintiye uğramıştır.

Ne var ki bu yeni gerçek, yeni doğmuş çocuktan daha tamamlanmış değildir; bunu hiç akıldan çıkarmamak gerekir. Bu gerçeğin ortaya çıkışı onun dolaysız hali ya da soyut kavramıdır. Yapı, temeli atılınca bitmiş olmaz ve bütünün kavramı bütünün kendisi değildir. Gövdesinin bütün gücü, dallarının genişliği ve yapraklarının koyuluğu içinde bir meşe ağacı görmek istediğimiz zaman, bize bir meşe palamudu gösterilirse, istediğimize kavuşmuş olmayız. Bunun gibi, tinsel dünyanın taçlanması demek olan bilim de, başlangıcında tamama ermiş değildir. Yeni Tinin başlaması, birçok kültür biçiminin geniş ölçüde yıkılışının ürünüdür, gene birçok çaba ve gerginliğin kıvrıla büküle giden bir yol sonundaki ödülüdür. Tin, ardarda gelen biçimler içinde açılıp yayıldıktan sonra gene kendisine dönen bütündür, kendi soyut kavramı haline gelen bütündür. Bununla birlikte bu bütünün gerçekliği şundadır ki onun anları haline gelen oluşumlar yeniden gelişir ve kendilerine biçim verirler, ama yeni ortamları, yeni anlamları içinde.
(…)

Doğru’nun sadece sistem olarak gerçek olması ya da tözün temelinden özne olması, mutlakın Tin olduğu görüşünde ifadesini bulur: bütün kavramların en yücesi olan bu kavram, çağımıza ve çağımızın dinine özgüdür. Yalnız tinsel olan edimsel’dir. O, Evrenin derin özü ya da kendinde varlıktır. Bağıntıda olan ve belirlenmiş olandır, başka varlık ve kendi için varlıktır, bu belirlenim ve bu dışsallık içinde de kendi içinde kalandır, başka deyişle kendinde ve kendi içindir. Bu kendinde ve kendi için varlık, ilk önce bizim için ya da içkindir, tinsel tözdür. Ayrıca kendi için’leşmek zorundadır, tinseli bilme ve Tin olarak kendi kendisini bilme olmak zorundadır, yani nesne olarak kendi kendisi için olmak zorundadır, ama aynı zamanda, dolaysızca, bu nesnel biçimi aşmak zorundadır, kendi yansımış nesnesi olmak zorundadır. Kendi tinsel içeriğini gene kendisinin üretmiş olması bakımından o, ancak bizim için olduğundan ötürü kendi içindir; ama Tinin kendi için olduğunu gene kendisinin bilmesi bakımından, bu kendiliğinden üreme, bu saf kavram, onun için, aynı zamanda, içinde dış varoluşunu (Dasein) bulduğu nesnellik ortamıdır; bu şekilde, varoluşu içinde o, kendine yansımış nesne olmanın bilincindedir. Tin olarak, böyle gelişmiş olduğu zaman, kendini bilen Tin, Felsefedir. Felsefe, Tinin edimselliğidir ve kendi öz ortamı içinde kendine kurduğu ülkedir.

Soru: Metinde hangi konu ele alınmaktadır?

  • Cevap: Metinde, F. Hegel’in diyalektik idealizmi bağlamında Tinin (Ruhun) gelişimi ve dönüşüm süreci ele alınmaktadır. Bu süreçte Tin, kendini bilme yolunda ilerleyerek mutlak bilgiye ulaşma amacına doğru evrim geçirir.

Soru: Tin nasıl bir değişim geçirir ve bunun sonucunda neye ulaşır?

  • Cevap: Tin, önceki fikirler ve yapılarla bağını kopararak sürekli bir dönüşüm sürecinden geçer; eski düzeni ve fikirleri parçalar, yeni bir formda yeniden doğar. Bu gelişim, Tinin kendini bilmesi ve mutlak bilgiye ulaşmasıyla sonuçlanır, yani Tin, en sonunda kendi özü olan Felsefeye, kendini bilen Tinin edimselliğine ulaşır.

11. Sınıf Meb Yayınları Felsefe Ders Kitabı Sayfa 144 Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2025 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!