Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
11. Sınıf Felsefe Meb Yayınları

11. Sınıf Felsefe Meb Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 109

11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Sayfa 109 Cevapları Meb Yayınları’na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Felsefe Meb Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 109

İnsanlık, 20. yüzyıla gelmeden önce hayatı derinden etkileyen olaylar yaşamıştır. Bunların etkisinin başta Avrupa olmak üzere tüm dünyaya yayıldığı görülmektedir. 19. yüzyıldaki fikir hareketleri, toplumsal sınıf mücadeleleri ve bazı devletler arasında yaşanan savaşlar bu etkilerin ilk ciddi örnekleridir. Bunların beraberinde ve devamında sosyoekonomik ve politik durumlarda meydana gelen köklü değişiklikler, 20. yüzyılda 1 ve 2. Dünya Savaşı’nın yaşanmasına neden olmuştur. Bu dönem felsefesinin ortaya çıkışını anlamak için bahsedilen olaylar çerçevesinde 18-19. yüzyıl felsefelerine ve onların etkilerine bakmak gerekir.

18-19. yüzyıl felsefesi; genel olarak felsefenin ortaya çıkış döneminden gelen felsefi, bilimsel ve sosyokültürel birikimin aydınlanmacı filozoflar tarafından sorgulandığı bir felsefe olarak düşünülebilir. Bu felsefenin 20. yüzyıl felsefesine olan etkisi, aydınlanma filozoflarının düşüncelerinde yatar.

18. yüzyıla doğru bilimin etkisi altındaki felsefeye bakış değişmiş, matematik ve fizik alanındaki ilerleme felsefede kesin bilginin aranmasına neden olmuştur. Ana problem, bilginin doğasına ilişkin sorgulamalarda gerçeğin ne olduğu ve nasıl bilinebileceği yönündedir. Descartes aklı, Locke deneyimi temel olarak almıştır. Kant ise her ikisini sentezleyerek bilgi ve varlık üzerine yoğunlaşmıştır.

Kant’ın bilgi görüşü üzerine yapılan değerlendirmelerde onu destekleyen, alternatif yollar gösteren ya da kısmen veya tamamen reddeden bakışlar öne çıkmıştır. Bu bakış açıları çerçevesinde yapılan tartışmalar, 20. yüzyıl akımlarının ortaya çıkmasında önemlidir.

19. yüzyılın ortalarına doğru bilimsel yönteme (tümevarıma) dayalı deneycilik anlayışı Hegel, Descartes ve kısmen de Kant’ın savunduğu bilgide akılcılık görüşünün önüne geçmeye başlamıştır. Deneysel bilimlerin yükselişi, gerçeğin ne olduğu ve nasıl bilinebileceği problemine başka bir çözüm sunmuştur.

Deneye konu edinilenin nesneler olduğu ve onun da bilimsel yöntemin sağladığı bilgiyle bilinebileceği düşünülmüştür. Dönem itibarıyla bu düşünüşün savunucuları arasında Simon ve A. Comte vardır.

19. Yüzyılda Oluşan Bazı Felsefelerin Etkiler

Hegel, “Gerçek olan akılsal, akılsal olan gerçektir.”

Kant’ın bilgi ve varlık konusunda geliştirdiği düşüncelerinde bilgiyi varlığın önüne almasını eleştiren Hegel, bilgiden önce varlığın konu alınması gerektiğini belirtir. Felsefe ona göre ancak varlığın felsefesi olabilir ve insan, felsefeyle nesnenin arkasındaki ideyi (fikir) kavrayabilir. Bu kavrama, Hegel’e göre kavramlar aracılığıyla mümkündür. Tarihin gerçeğini ifade eden bu kavramlara insanları ulaştıracak yol ise felsefedir. Varlığın ne olduğunun cevaplanması felsefenin görevidir.

A. Comte, “İnsanlık teolojik ve metafizik dönemi bitirmiş, pozitivist döneme girmiştir.”

Comte, pozitivizm görüşünü ileri sürmüştür. Materyalist anlayışa dayalı olan bu fikir, metafiziği reddetmesi bakımından önemlidir. Pozitivizm, olgunun dışında gerçek hiçbir şey olmadığını ve ancak deneye dayalı bilimsel bilginin gerçeğin bilgisini içerdiğini savunur. Yani gerçek olan olgusaldır. Bu görüş, 20. yüzyıl felsefesinin bilimle olan etkileşimi açısından önemlidir.

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

11. Sınıf Felsefe Meb Yayınları Ders Kitabı Sayfa 109 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!