Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
Sosyoloji Ders Kitabı Meb Yayınları

Sosyoloji Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 24

Sosyoloji Ders Kitabı Sayfa 24 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

Sosyoloji Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 24

A) Aşağıda verilen cümlelerde boş bırakılan yerlere doğru sözcükleri yazınız.

  • Cevap: sosyoloji, sanayileşme, sosyometri, kamucu toplum, saha araştırması

1. Felsefe toplumsal sorunları ele alırken olması gerekeni, sosyoloji ise olanı araştırır.

2. Sosyolojinin bir bilim olarak 19. yüzyılda ortaya çıkmasını etkileyen en önemli olgu sanayileşme olarak kabul edilir.

3. “Sınıfta kimin başkan olmasını isterdiniz?” gibi bir soru, sosyometri tekniğine işaret eden bir sorudur.

4. Prens Sabahattin’e göre Osmanlı Devleti’nin geri kalmasının sebebi kamucu toplum yapısıdır.

5. Mübeccel Belik Kıray ülkemizin çeşitli bölgelerinde yaptığı birçok saha araştırması ile Türk sosyolojisine önemli katkılarda bulunmuştur.

B) Aşağıdaki cümlelerin başında boş bırakılan parantezlere cümlelerde verilen bilgiler doğru ise (D), yanlış ise (Y) yazınız.

6. (D) Sosyoloji değer yargısı taşımayan bir bilimdir.

7. (Y) Toplumu oluşturan kurumlar birbirleriyle bağlantılı değildir.

8. (D) Toplum nesnel olarak incelenebilir.

9. (Y) Türk sosyolojisi Batı sosyolojisinden kopyalanmıştır.

10. (D) Tümevarım, olaylardan olgulara giden bir akıl yürütme yöntemidir.

C) Aşağıda yer alan sosyolog isimleri ile ilgili kavramları eşleştiriniz.

D) Aşağıdaki soruları cevaplayınız.

18. Sosyolojinin doğuşunda etkili olan olayları sıralayınız.

  • Cevap: Rönesans, Reform, 1789 Fransız İhtilali, Sanayi Devrimi, Aydınlanma Çağı, Coğrafi Keşifler ve Teknik İlerleme.

19. Sosyoloji eğitimi almak bireye neler kazandırır? Değerlendiriniz.

  • Cevap:

İyi bir sosyoloji eğitimi almış birey, toplumsal hayat hakkında eleştirel düşünmeyi ve sorgulamayı öğrenir. Sosyolojik hayal gücü insanlara günlük bakışın ötesine geçiş imkanı sağlar. Toplumsal ve kültürel ilişkiler hakkında farkındalığımızı artırır. Duygularımızın keskinleşip, gözlerimizin daha çok açılmasına yardımcı olur. Daha önce görmediğimiz insanlık durumlarını keşfedebiliriz. Bauman’ın ifadesiyle sosyolojik düşünmek, baskıcı bir dünyayı esnekleştirir. Bize dünyanın şimdi olduğundan farklı bir dünya olabileceğini gösterir. Sosyolojik düşünme sanatını öğrenen insan daha az maniple edilebilir. Sosyoloji, çevremizdeki insanları, onların hasletlerini, düşlerini, kaygılarını ve acılarını daha iyi anlamamızı sağlar. Empati yeteneğini güçlendirir. Öteki toplumlar ve gruplar hakkında bilgimizi artırır. Korku ve zıtlaşma yerine, hoş görüyü teşvik eder. Özgürlüğümüze katkıda bulunur. Sosyoloji, bu sebeple sık sık politik ihanetle suçlanır.

20. Toplumu oluşturan unsurların neler olduğunu belirterek aralarındaki ilişkiyi açıklayınız.

  • Cevap: Toplumsal yapıyı oluşturan bileşenler, kültür, toplumsal sınıflar, statü, statüyle bağlaşık roller ve organik bütünlüğünün devam etmesi için gerekli olan kurumlardır (sağlık, eğitim, güvenlik vb.)

21. Sosyoloji bilimi hangi metotları kullanır? Sıralayınız.

  • Cevap: Bilim, insanların bu meraklarını giderecek şekilde varlık dünyasında mevcut olan sebep-sonuç ilişkilerini ortaya çıkararak yasalara ulaşmayı amaçlayan bir etkinliktir. Bütün bilimler bilimsel yöntemin yanı sıra temel üç tür akıl yürütme biçimini kullanır. Bunlar tümdengelim, tümevarım ve analojidir.

22. Ziya Gökalp, Prens Sabahattin ve Mübeccel Belik Kıray’ın sosyolojik düşünceye katkıları nelerdir? Kısaca açıklayınız.

  • Cevap:

ZİYA GÖKALP (1875-1924)

Mehmet Ziya Gökalp’in düşüncesinin temelinde, Türk toplumunun kendine özgü ahlâki ve kültürel değerleriyle, Batı’dan aldığı bazı değerleri kaynaştırarak bir senteze ulaşma çabası yatıyordu. “Türkleşmek, İslamlaşmak, muasırlaşmak” diye özetlediği bu yaklaşımın kültürel öğesi Türkçülük, ahlaki öğesi de İslam’dı. Uluslararası kültürün yapıcı öğesinin ulusal kültürler olduğunu savundu. Batı’nın teknolojik ve bilimsel gelişmesini sağlayan pozitif bilim anlayışını benimserken, dini, toplumsal birliğin sağlanmasında büyük rol oynayan bir öğe olarak değerlendirdi.

“Hars ve Medeniyet” adlı eserinde ise, “Medeniyetin uluslararası bir özellik taşıdığını söylerken, “hars’ın her milletin kendisine özgü olduğunu ortaya attı.

Toplumsal modeli, Emile Durkheim’in teorik temellerini kurduğu “dayanışmacılık” temelinde şekillendi. Bireyi temel alan liberalizm ve kapitalist toplumun sınıf mücadelesiyle yıkılarak, sınıfsız toplumun kurulmasını hedefleyen Marksizm’e karşı; sınıfsal ayrımları değil mesleki ayrımları öngören, mesleki örgütleri temel toplum birimi olarak kabul eden, meslek örgütlerinin dayanışmasıyla toplumsal huzurun sağlanabileceğini savunan solidarizmde karar kılmıştır.

PRENS SABAHATTİN (1878-1948)

Le Play’in sosyolojik düşüncelerini Türk toplumuna uyarlamıştır. Toplumu incelerken gözlem ve monografi yöntemine önem verir. Aynı zamanda Demolins’in (1852-1907) sosyolojik düşünceleri onun fikirlerinin temelini oluşturmuştur. Demolins’in “Anglo-Saksonların Üstünlüğünün Sebepleri Nelerdir?” adlı kitabı onu etkilemiştir. Demolins, bu eserinde toplumları kamucu ve bireyci olarak ikiye ayırır. Prens Sabahattin, Osmanlı’nın geri kalma sebebinin kamucu toplum yapısı olduğunu, ilerleyebilmek için bireyci toplum yapısına geçmek gerektiğini savunur.

Prens Sabahattin, Durkheim’cı toplum görüşünü benimseyen Ziya Gökalp’in merkeziyetçi fikirlerinin aksine “adem-i merkeziyetçi” bir anlayışla ferdin görüş ve davranışlarını kişisel özgürlüğü toplumsal çıkarın önünde tutmuş ve Türk sosyolojisinin iki ana geleneğinden birisinin öncüsü olmuştur.

Demolins’in görüşlerinden etkilenerek Osmanlı Devleti’nin de bir memur devleti olduğu düşüncesine varan Prens Sabahattin, Osmanlı’yı memur zulmünden kurtaracak, özel girişimciliğe yer verecek, bireysel yeteneklerin gelişmesini sağlayacak bir eğitim sisteminin gerçekleştirilmesini devletin kurtuluş yolu olarak sundu. İngiltere örneğinden yola çıkarak burjuva sınıfının önemini vurguladı ve Avrupa’daki gibi özel teşebbüsün desteklenmesi ile burjuva sınıfının geliştirilebileceğini öngördü.

Saha çalışmaları yapılmasında kendisinden sonra gelen sosyologları etkilemesi ve onlara bilgi birikimi sağlamış olması açısından önem taşır.

MÜBECCEL BELİK KIRAY (1923-2007)

Türkiye’de sosyolojinin kurumsallaşmasında önemli rol oynamıştır. 1964’te “Ereğli: Ağır Sanayiden önce Bir Sahil Kasabası” adlı monografik çalışmasını yayınlamıştır. Bu bir kasabanın hızlı sanayileşme sonucu yaşadığı toplumsal değişim sorunlarının işlendiği bir alan araştırmasıdır.

1970’e kadar Ege Bölgesi’nde turizm ile yerli halkın “dışa dönüklük” tutumu arasındaki ilişkiyi belirlemeye yönelik ve Türkiye’de kendi türünde “ilk” olma niteliği taşıyan bir saha çalışması yaptı.

1968’de İzmir’de yaptığı çalışmalar “Örgütleşemeyen Kent: İzmir” kitabında toplanmıştır. Pek çok alanda gerçekleşen değişime rağmen İzmir’in yeterli, örgütlü yani modern teknolojiye dayalı iş üretemediğini öne sürer.

Mübeccel Belik Kıray, Türk sosyolojisine pek çok saha çalışması ile hizmet vermiş önemli sosyologlarımızdandır.

Sosyoloji Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 24 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları

Deprecated: usort(): Returning bool from comparison function is deprecated, return an integer less than, equal to, or greater than zero in /home/evvelcevap.com/public_html/wp-content/plugins/mk-reaction-v2a/inc/class-reactions.php on line 228
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
1
happy
1
love
0
clap
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!