Demokrasi ve İnsan Hakları Ders Kitabı Sayfa 49 Cevapları Ata Yayıncılık
Demokrasi ve İnsan Hakları Ders Kitabı Cevapları Ata Yayıncılık Sayfa 49 ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
Demokrasi ve İnsan Hakları Ders Kitabı Sayfa 49 Cevapları Ata Yayıncılık
Başkalarının Hakkına Saygı
Tarihin ilk dönemlerinden bu yana insanlar, topluluk hâlinde yaşamışlardır. Bir toplumda insan tek başına var olmaz. Bu sebeple hak ve özgürlükleri sadece kendisi için isteyemez. Her birey, kendi özgürlük alanını iyi bilmeli ve kendi hakları için beklediği saygıyı başkalarına da göstermelidir. Bireyin sorumluluklarını yerine getirmesi, diğer bireylere karşı gerçekleşecek hak ihlallerinin de önüne geçilmesi anlamına gelir.
Tüm bireylerin mümkün olduğunca özgür biçimde hareket ettiği ancak belli bir toplumsal düzenin, dirlik ve esenliğin sağlandığı bir ortamın da oluşturulması gerekir. Bu durumda kendi özgürlüklerinin ve haklarının farkında olmayan bireylerin kanun düzenini bozmaması, toplumsal yaşama zarar vermemesi ve başkalarının haklarını ihlal etmemesi için özgürlüklerinin devlet eliyle sınırlandırılması gerekir. Bu noktada “özgürlük” ile “kamu düzeni” kavramları arasında temel bir ilişki karşımıza çıkmaktadır. Dengeli özgürlük anlayışında bireyler, başkalarının özgürlüklerine saygılı yaklaşmalı, kamu düzenini bozmayacak anlayışa sahip olmalıdır. Gerçekten başkalarının özgürlüklerinin gözetilmediği ve kamu düzeninin sağlanmadığı bir ortamda bireylerin özgürlüklerini kullanıp rahat bir şekilde yaşayabilmeleri mümkün değildir.
Günümüz demokrasilerinde özgürlüğün her bakımdan sınırsız olamayacağı gerçeğinden hareketle sınırlandırıldığı görülmektedir. Örneğin 1982 Anayasası’nın “Yerleşme ve Seyahat Hürriyeti” ile ilgili 23. maddesinde belirtilen “Yerleşme hürriyeti; suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak amaçlarıyla kanunla sınırlanabilir.” denilmektedir.
Düşünce özgürlüğü de bu anlamda değerlendirilmelidir. Düşünce özgürlüğü kişiye istediği her şeyi, her yerde ve her zaman, başkalarını incitecek şekilde ifade etme imkânı vermez. Uygulamada düşünce özgürlüğünün sınırlandırıldığı bazı temel noktalar vardır. Bunlar ağırlıklı olarak yıkıcı, bozguncu fikirlerin ifadesi ve kamu düzenini tehdit eden tutumlarla ilgilidir. Örneğin eleştiri makul sınırlar içerisinde kaldığı sürece hiçbir zaman yasaklanamaz. Bununla birlikte tamamen iftira niteliğinde olan, kişileri küçük düşürmeye, onları karalamaya yönelik ifadeler ve kişilere yönelik küfürler, düşünce özgürlüğünün norm alanı içerisinde sayılamaz. Nefret içeren konuşmalar da başkalarının haklarını ihlal etmek olarak değerlendirilebilir. Örneğin ırkçı söylemler, belli bir ırka ya da etnik kökene ait olan kişilerin bu özellikleri dolayısıyla aşağılanması, hakarete uğraması toplumda bu kişilere karşı bir nefretin uyanmasını sağlayacak niteliktedir.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
9, 10, 11, 12. Sınıf Ata Yayınları Demokrasi ve İnsan Hakları Ders Kitabı Sayfa 49 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
