Tunalı Hilmi Murad Kitabının İncelemesi Ana Fikri Konusu Özeti
Tunalı Hilmi Murad Kitabının İncelemesi
Tunalı Hilmi Murad Kitabının Ana Fikri
Tunalı Hilmi Murad Kitabının Konusu
Tunalı Hilmi Murad Kitabının Özeti
Tunalı Hilmi; Jöntürkler’in tutumu, bu grubun maddi olarak iyice zayıflaması, belli bir kongre etrafında toplanamaması, iyi bir birlik oluşturamaması gibi sebeplerle II. Abdülhamid’in de teklifi ile Madrid Sefareti başkatipliği görevini kabul etmiştir. Bu sırada arkadaşı Abdullah Cevdet de Viyana’da bulunmaktadır. Tunalı Hilmi, bu dönemde de yaptığı faaliyetlere devam emiştir. Madrid’de görevde iken Murad adlı eserini yazmış, Kahire’de yayımlamıştır. Bu sebeple görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle işine son verilmiş, o da Kahire’ye kaçmış faaliyetlerine orada devam etmiştir.
‘Murad’adlı fikri eserde Tunalı Hilmi, ilk önce Osmanlı devletinin o dönem içerisindeki genel durumunu değerlendirir. Bu değerlendirmeler içinde Abdülhamid hakkındaki duygu ve düşüncelerini dile getirirmek başlıca hedefidir.
Yazar, istibdad ve hürriyeti karşılaştırır, hürriyetin güzelliklerinden gerekliliğinden bahseder. ‘Bir ülkede adalet, ancak hürriyet varsa elde edilir’ görüşündedir. Osmanlı içinde makam mevki sevdası sebebiyle halkın ezildiği, siyasi nüfuz ile ayırımcılıkların arttığını belirtir, bu sebeplerle ülkenin çok kötü bir vaziyet içinde olduğunu sık sık tekrarlar. Bütün bu olumsuzlukları sıraladıktan ve karşılaştırmaları yaptıktan sonra nasıl iyi bir hale gelinebileceği hususunda talep ve tavsiyelerde bulunur.
Yazar ilk önce halkın eğitilmesi gerektiğini vurgular. Cahilliğin önüne geçilebilirse memleket için birlik olunabilir ve böylece kurtuluşa erilebilir görüşündedir. Milletin kaderinin tek kişinin elinde olmasından kaynaklanan sıkıntıları dile getirir, bu sebeple Kanun-i Esâsi’nin ilan edilmesini şart olarak görür.
Eserin devamında halkın içinde bulunduğu kötü durumları tasvir eden Tunalı Hilmi, vergi sıkıntısından, halkın bu sebeple vergiler altında ezildiğinden, herkese gücüne göre vergi uygulaması getirilmesi gerektiğinden bahseder.
Türkçe’nin sadeleştirilmesi meselesine değinir. İlk öğretimin kız-erkek ayrımı olmaksızın zorunlu olarak herkese verilmesinin büyük faydalar getireceğini belirtir.
İçinde bulunulan durumdan memnuniyetsiz bir halde olan Tunalı Hilmi, birçok konuda yenilikler teklif etmiştir.