Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Felsefe Tuna Yayınları

10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Tuna Yayınları Sayfa 63

“10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Sayfa 63 Tuna Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Tuna Yayınları Sayfa 63

…başlayıp tekrar ateşe dönecektir. Doğadaki değişim sürecini tanrısal akıl olan “logos” kontrol etmektedir. Ayrıca değişim süreci, karşıtların birliği (diyalektik) biçiminde gerçekleşmektedir.

Whitehead’e göre “Evrenin akıp geçmekte oluşundan başka temel bir doğru yoktur.” Başka bir deyişle evren sürekli, canlı bir “oluş” temeli içindedir. Bu oluş içinde her şey birbirine bağlıdır. Tanrı’nın iki yönü olan yaratıcılık ve süreklilik doğada dönüşümlü olarak birbirini bütünler. Whitehead doğadaki oluşun bir Tanrı deneyi olduğunu savunur.

Varlığın “idea”dan oluştuğunu savunan felsefe idealizmdir. İdea Ahmet Cevizci’ye göre, ezeli-edebî doğa, ya da öz, doğru ve kesin bilginin nesnesi, Tanrı’nın zihnindeki içeriktir. Duygularımızla algıladığımız şeylerin, yetkin ilk örneğidir. Yani idea insan zihnine, düşünceye bağlı bir varlık alanıdır. İdealizme göre düşünceden bağımsız bir nesneler, gerçeklik alanı yoktur. Yani maddesel alan gerçek değildir. Önemli temsilcileri Platon, Aristoteles, Fârâbî ve Hegel’dir.

Varlığın insan düşüncesinden bağımsız, madde cinsinden olduğunu savunan felsefe maddecilik ya da diğer adıyla materyalizmdir. İdealizm karşıtı bir varlık anlayışına sahip olan materyalizme göre düşünce de maddeye bağlıdır. Önemli temsilcileri Demokritos (460-370), Thomas Hobbes (Tomas Hobs, 1588-1679), Karl Marx (Karl Marks, 1818-1883)dır.

Varlığı hem madde hem de idea olarak kabul eden felsefe düalist (ikici) görüştür. Önemli temsilcisi Rene Descartes’tir. O’na göre varlık iki tözden meydana gelmiştir. Birinci töz; yaratılmamış sonsuz ve mükemmel olan Tanrı’dır. Diğeri ise yaratılmış, göreli sonlu olan madde ve ruhtur. İnsan da bu madde ve ruhtan oluşmuştur. Maddenin temel özelliği yer kaplama, ruhun temel özelliği ise düşünmedir. Beden ve ruh birbirine indirgenemez tözlerdir.

Varlığı fenomen olarak kabul eden fenomenolojiye (görüngü bilimi) göre fenomen insan bilinci tarafından belirlenen, oluşturulan varlıktır. Bilincin onun hakkındaki bilgisiyle ilişkili olarak ortaya çıkar. Varlık alanında ele alınması gereken tek gerçeklik fenomenlerdir. Bunlar zaman-mekân üstüdürler, her türlü rastlantısız- lıktan kurtulmuşlardır ve hiçbir şeye indirgenemezler. Fenomenin dolaysız bir tür sezgiyle kavranabilen içeriği “öz” dür. Fenomenolojinin en önemli temsilcisi Edmund Husserl’dır (Edmund Hasırl, 1859-1938).

Varoluşçuluk (Egzistansiyalizm), bir başka varlık anlayışıdır. Varoluşçuluğa göre evrende kendi özünü kendisi oluşturan tek varlık insandır. İnsanın kendinden önce gelen bir özü yoktur, varoluş özden önce gelir. Varoluş terimini modern anlamda ilk kullanan düşünür S0ren Kierkegaard’dır (Sören Kirkgard, 1813-1855). Onunla idealist bir çizgide başlayan varoluşçuluğu Karl Jaspers ve Martin Heidegger (Martin Haydegır, 1889-1976) aynı biçimde izlerler. Jean Paul Sartre (Jan Pol Sartır, 1905-1980) ise Hristiyan varoluşçuluk yerine maddesel varoluşçuluğu savunur.

3.1.1.3. Evrende Amaçlılık Var mıdır?

Evrende amaçlılık olup olmadığı konusunda yaygın olan iki farklı görüş bulunmaktadır. Bunlardan biri teolojik yani inanca dayalı görüş; diğeri ise materyalist, mekanist görüştür.

Teolojik görüş amaçlılık konusunda Tanrı’nın varlığını dayanak olarak ele alır. Buna göre Tanrı, evreni bir amaç doğrultusunda yaratmıştır. Evrendeki varlıklar ve varlıklarda meydana gelen değişim tamamen Tanrı’ya bağlıdır. Evrendeki düzen ve her nesne bir amacı yerine getirecek şekilde Tanrı tarafından düzenlenmiştir. Evren, Tanrı tarafından belirli bir amaç çerçevesinde önceden tasarlanarak yaratılmıştır. Evrende var olan amaçlılık, bu evreni yaratan Tanrı’nın varlığına bağlıdır.

Evrende bir amaçlılık bulunmadığını savunan materyalist düşünürler aynı zamanda ateisttirler. Kökleri İlk Çağ’a kadar uzanan materyalist-ateist görüş düşünerek, akıl yürüterek ya da tartışarak Tanrı’nın varlığının gösterilemeyeceğini savunurlar. Tanrı’nın var olmadığı düşüncesinden hareketle evrenin varoluşunda bir amaçlılık olmadığını kabul ederler. Onlara göre evren kendiliğinden, mekanik biçimde var olmuştur ve varlığını yine mekanist ilkeler çerçevesinde sürdürecektir. Materyalistlerin önemli bir kısmı amaçlılıkla ilgili geleneksel kanıtların hepsine karşı çıkmışlardır.

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

10. Sınıf Tuna Matbaacılık Yayınları Felsefe Ders Kitabı Cevapları Sayfa 63 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!