10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 101 (MESEM)

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 101 Meb Yayınları (MESEM)” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 101 (MESEM)

“Ah! Ne kadar benziyorsunuz!”
“Beyefendi! Beni anam bir tane doğurmuş. Ne kız kardeşim var, ne de oğlan kardeşim.”
“Ah! Gerçek mi söylüyorsunuz? Emposibl!”
“Bahçede kız kardeşimle beraber gördüğünüz hanım da bu hanım değil miydi?”
Periveş Hanım’ın önü sıra giden Çengi Hanım bu sırada arkasına dönüp bakarak alayla gülümseyerek, “Küçük bey daha yaşlanmadan benim gibi bunamış galiba!” dedi.
Bihruz Bey de Çengi Hanım’ın Çamlıca görüşmesi gününden kulağında kalan sesini pek iyi tanıdı. Onun üzerine hanımların yanında, mahcubiyetini hafifletecek bir mazeret aradı, tekrar söze başladı:
“Ah, pardon! Mil pardon!.. Kabahat benim değil, Keşfi Bey söyledi.
İşte… İşte o beni aldattı.”
“Zararı yok! Bari bundan sonra sevdiklerinizi çabuk çabuk mezara göndermeyin.”
“Ah, pardon! Fakat niçin landonuzla gezmeyip de böyle yayan geziyorsunuz?”
“Nasıl lando?”
“Hani sizi bahçede ilk gördüğüm günkü güzel ekipaj’ınız. Süslü arabanızla gezmelisiniz, değil mi?”
“Ha! O araba bizim değildi. Biz onu kira ile tutmuştuk.”
“Vah vah!”
“Ey! Sizin o güzel sarı fayton ne oldu?”
“Onu alacaklı zaptetti. Şey… Mösyö Kondoraki’ye bıraktım.”
“Yazık.”

Bihruz Bey bir süredir uçtuğu o sonsuz hayal âleminden birdenbire gerçeğin kayalarına çarparak yerlere yuvarlanıvermişti. Bir dakika evvele kadar bakışlarını çevreleyen hazin seherler, renkli günbatımları, yıldızlı gökler, çiçekli çimenler arasında bir anda dağılıp mahvoluverdi! Bir dakika evvele kadar etrafında çığrışan emel ve mutluluk kuşları derin bir sessizliğe bürünüverdi! Bir dakika evvele kadar ruhuna tatlı tatlı esen sevda rüzgârının serin nefesleri biranda tükeniverdi. (…)

Yüreğinde derin bir nefret hissediyordu. Fakat kırmızı şemsiyeden uzaklaşmaya gücü yetmiyordu. Hatta önleri sıra giden, o sırada yanlarında türeyen tuhaf kılıklı adamla bir şeyler konuşan Çengi Hanım’ın arkasını dönerek, “Artık peşimizi bırak! Hadi oğlum işine git! Bizim gibi namuslu kadınlara daha fazla balta olma” diye azarlayışlarını bile duymuyor, istemeden hanımları takibe devam ediyordu. Neyse ki biraz ilerideki sokağın köşesinden çıkan süslü bir lando imdadına yetişti. Arabanın kendilerine doğru hızla gelişi zavallı Bihruz Bey’i bulunduğu güç durumdan kurtardı. Delikanlı ancak o zaman aklını başına alarak kırmızı şemsiyeye seslenerek, “Aman, bir lando geliyor, pardon! dedi. Geldiği tarafa dönüp koşa koşa gitmeye başladı.

Periveş Hanım’la Çengi Hanım’a gelince, Bihruz Bey’in az önceki haliyle şimdiki tuhaf hallerinden söz edip kahkahalarla gülüşerek yollarına devam ettiler.

• Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 101 (MESEM) ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.