Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Fizik Beceri Temelli Etkinlik

12. Sınıf Fizik Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 157

12. Sınıf Fizik Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 157 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Fizik Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 157

Aşağıda verilen metinden yararlanarak soruları cevaplayınız.

Evrenin oluşumu ile ilgili kabul edilebilir en yaygın teori olan “büyük patlama” sonucunda enerjinin maddeye dönüştüğü öngörülür. Ancak bunu söyleyebilmek için 20. yüzyıla kadar beklemek gerekmiştir.

Klasik fizik bize, çevremizde gerçekleşen olayları tam anlamıyla gördüğümüz biçimde açıklar. Örneğin hız anlamında ulaşabileceğimiz belirli sınırlar vardır ve şu anki teknoloji ile ses hızının ancak iki katına kadar çıkabilmekteyiz. Bu hız, bilinen kütleye herhangi bir etkide bulunamamaktadır. 1919 yılında Albert Einstein (Albert Aynştayn) (1879-1955), kütle ve enerjinin eşdeğerliğini “özel görelilik teorisinin en önemli sonucu” olarak tanımladı. Çünkü bu sonuç, modern fiziğin merkezinde yatan en önemli fenomenlerden biriydi. Bunun yanında ise birçok yorumcu, Einstein’ın açıklamasında bunu denklemle ifade etmediğini gözlemlemişti. Kendisi formüllere sıkışıp kalmaktansa basit bir açıklama peşindeydi. Eylemsiz bir çerçeveye göre hareketsiz duran maddenin bir miktar enerji emdiği veya yaydığı sonucuna vardı. Kısacası durgun kütle buna göre bir miktar artacak veya azalacaktı.

Klasik anlamda, eylemsizlik kütlesi, bir nesnenin hareket durumundaki değişikliklere direnme derecesini ölçen, kendine özgü bir özelliği olarak yorumlanır. Ancak Einstein’ın, bir maddenin eylemsizlik kütlesinin maddenin enerjiyi emmesi veya yayması durumunda değiştiği sonucuna varması çağ açıcı bir söylemdi. Çünkü Einstein, “Eğer teori gerçeklerle uyuşuyorsa o zaman radyasyon, yayan ve emen cisimler arasında eylemsizliği iletir.” sonucuna varmıştır. Yine de klasik fizikte durgunluk eylemi, cisimler arasında aktarılabilecek türden bir şey değildi.
Einstein’ın kütle-enerji eşdeğerliğinin ilk türetilmesinden yüz yıl sonra, enerjinin maddeye, maddenin de enerjiye dönüşebileceğini söyleyebilmekteyiz. Fizikçi Wolfgang Rindler’in (Volfgang Rindler) (1924-2019) işaret ettiği gibi sonuç elektromanyetizmadan genel göreliliğe kadar fiziğin birçok dalında uygulanabilir ve geçerliliği kanıtlanabilir. Bu nedenle, birçok fizikçinin de katıldığı bu görüşe göre kütle-enerji denkliği gerçekten fiziğin yeni bir temel ilkesidir.

Sonuçta E = m . c2 denklemi 20. yüzyılın tartışmasız en ünlü denklemidir. Einstein’ın meşhur sonucunun neyle ilgili olduğunu ya da nelerle ilgili olmadığını anlamak için fiziğin ve dolayısıyla bilimin içinde sonsuz bir yolculuk yapmak, bilim insanlarının önemli görevlerinden bir tanesidir.

1. Klasik fizik ile modern fizik arasındaki farklar nelerdir? Açıklayınız.

  • Cevap: Klasik fizik, yer çekimi kuvveti ya da gezegenlerin hareketi gibi büyük ölçekte ve görece yavaş cisimleri inceler. Modern fizik ise atomik boyutlarda ve ışık hızına yakın hızlarda seyreden parçacıklarla ilgilenir ve bunların davranışlarını açıklar.

2. Madde ve enerji arasındaki etkileşim hakkında Einstein’ın fikri nedir?

  • Cevap: Einstein, eylemsiz bir çerçeveye göre hareketsiz duran bir nesnenin bir miktar enerji emmesi veya yayması gerekliliğini düşünmüştür.

12. Sınıf Meb Yayınları Fizik Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 157 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
1
clap
0
happy
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!