Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri

12. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı Karma Test Cevapları

12. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı Karma Test Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı Karma Test Cevapları

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 30

1. Türk yazı dillerinin, lehçelerinin ve ağızlarının dil özelliklerini belirleyen, söz varlığını derleyerek bir araya getiren Kâşgarlı Mahmud kendisine sonsuz bir ün, bitmez tükenmez bir kaynak sağlaması dileğiyle elde ettiği bu bilgileri yazıya geçirerek ortaya koyduğu Türkçenin bilinen en eski sözlüğü olan eserine—adını vermiştir. Döneminin yazı dilinin dil bilgisi kurallarını ve söz varlığını eserinde toplayan Kâşgarlı Mahmud, bu ölçünlü dil çerçevesinde diğer Türk topluluklarının ağız özelliklerini hem ses hem de söz varlığı bakımından ayrıntılı biçimde ele almıştır.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Kamus-ı Türkî
B) Mukaddimetü’l-Edeb
C) Lehce-î Osmanî
D) Müntahabat-ı Türkiyye
E) Dîvânu Lugâti’t-Türk

  • Cevap: E

2. —; 1982 yılında yayınladığı Hadi Gidelim adlı kitabında yer alan—adlı hikâyesinde bir bireyin, atlı arabaları ve kamyon kasalarını süsleyen bir ustanın yaşamından yola çıkarak toplumun geneline ulaşmayı, Türkiye’nin değişim sürecini yansıtmayı hedeflemekte, toplumun içinde bulunduğu duruma vurgu yapmakta ve değişen üretim ve tüketim anlayışını ve bu anlayışın insan psikolojisi üzerindeki etkisini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangileri sırasıyla getirilmelidir?

A) Füruzan – Parasız Yatılı
B) Adalet Ağaoğlu – Karanfilsiz
C) Vüs’at O. Bener – Tortu
D) Mustafa Kutlu – Bir Saatlik Telaki
E) Necati Tosuner – İki Gün

  • Cevap: B

3. GECE BEKÇİSİ
Dilersen bu gece burada kalabilirsin, dedi bana.
Bu bir çağrı mıydı, yoksa bir acıma duygusu mu, çıkaramadım.
Geceye, yoğun karanlığa çevirdim bakışlarımı. Teşekkür ettim.
Ne yazık ki kalamam, dedim. Bekleyenim var.
Bu öykü ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Gözlemci figürün bakış açısıyla yazılan öykünün, Bekçi’nin diğer kahramana dilerse burada kalabileceğini söylemesiyle başladığı
B) Öykü kişilerini, “Dilersen bu gece burada kalabilirsin.” diyen Bekçi ile “Ne yazık ki kalamam.” diyen kahramanın oluşturduğu
C) “Gece” sözcüğünün, kahramanın durumunu/psikolojisini okura sezdiren güçlü bir imge niteliği taşıdığı
D) Öykünün zamanını belirten “gece” sözcüğünün başlık dâhil olmak üzere tam üç kez kullanılmasıyla laytmotif oluşturulduğu
E) “Kalmak” ve “beklemek” sözcüklerinin bireyin mekâna sıkışmışlığını vurguladığı

  • Cevap: A

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 31

4. Hangi değerli varlık için söylendiği belirtilmeyen Kitâbe-i Seng-i Mezar’ı o kadar iyi bulmadım ki okuduğum zaman üzülmedim. Rahmetli her kimse, ölümüne aklınızla acımışsınız, kalbinizle değil. Öyle olmasaydı, benim de kalbim olduğundan, göstereceğiniz gerçek duygulardan ben de üzülürdüm. Oysa yalnız düşünce eserlerinden sayılabilen bu şiirinizin içindekiler de şimdiye kadar söylenmiş ve dünyada bilinen: “Ölümlü dünyanın kimseye vefası yoktur, safası çoktur.” gibi pek sade, pek bayağı lakırtılardan ibarettir. Böyle konuşan bir kişi aşağıdaki şiir hareketlerinden hangisine karşı çıkmaktadır?

A) Beş hececilere
B) Yedi Meşalecilere
C) Garipçilere
D) Saf şiircilere
E) İkinci yenicilere

  • Cevap: C

5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, ayraç içinde verilen edebî sanat yoktur?

A) Bir kız vardı yok gibi öyle güzel. (Tezat)
B) Gül rengi yüzün benli de göğsün neye bensiz. (Cinas)
C) Suda sabun gibi eriyor zaman. (Telmih)
D) Gözlerin, gönlümde açan nergisler. (Teşbih)
E) Bir uzak yıldıza benzerdi güneş, sen varken. (Tenasüp)

  • Cevap: C

6. Bu tabloda numaralanmış yerlere aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?

  • Cevap: D

7. “Ağır” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde gerçek anlamında kullanılmıştır?

A) Bu koku, burnu kuvvetli birine uzaktan kendini hissettirecek kadar ağır.
B) Denizcilik tarihinin en ağır sorumluluklarından birini üzerine alıyordu.
C) Sokağın başına gelir gelmez sırtındaki o ağır çuvalı yere bırakıvermişti.
D) On dokuz yaşında bir kızdı fakat otuz yaşındaki bir insandan daha ağırdı.
E) Kızmıştım, Keziban’a söylenecek şöyle ağır bir söz arıyordum durmadan.

  • Cevap: C

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 32

8. Sokakta üstüne yüklenen, yüzünü yalayan havayı görür gibi oldu. Okulda ona havayı “gözle görülmez” diye öğretmişlerdi. İşte görüyordu. Bundan böyle bu tanımlamanın değişmesi gerekti. Ya da “195… yılı temmuzunun ‘ayın kaçı acaba?’ falanca günü, akşama doğru bir kere görülmüştür.” diye eklerlerdi. Dünyada bilim adamları vardı. Tarlalarda, fabrikalarda, yapılarda, terzi atölyelerinde çalışanlar vardı. Ellerine kıl yapışmış berberler… Terle ıslak, boğazları sarılı berber koltuklarında oturanlar.. “-Akşama konuğumuz var da!” Doğrusu dayanıklı yaratıktı şu insanlar. Kıyıda durup bakındı. Kayık yoktu. Uzaktan dumanı ardına asılı bir vapur geçiyordu. Deniz kırışıksızdı. İçine atlasa, sanki kaynak zeytinyağına düşmüş gibi olacaktı.
Bu parçayla ilgili;
I. Anlatımın, düzensiz yapıdaki cümle ve sözcüklerle yapıldığı,
II. Toplumcu gerçekçi roman anlayışıyla kaleme alındığı,
III. Düşüncelerin, bilinç akışı tekniğiyle aktarıldığı
çıkarımlarından hangilerine ulaşılabilir?

A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I ve II
D) I ve III
E) II ve III

  • Cevap: D

9. İdris susmuştu. Sessiz, sıkıntılı bir yolculuk başladı. Arif kendi içinde sinirlendi, uğraştı durdu. Kimseye belli etmeden kendini yiyordu. Tarlada pancar bitecek gibi değildi. Bu atlarla çabuk çabuk dönmek olanaksızdı. Babası hastaneden bir türlü çıkıp gelemiyordu. Traktör alamadıkları için köylü kendisiyle alay etmeye başlamıştı. Arif ne yapacağını, nasıl davranacağını bilemez olmuştu. Kimseyle konuşmak istemiyordu. Herkes kendisine alay ederek bakıyor gibi geliyordu ona. İstasyona yaklaşmışlardı. Mehmet Ağa boş traktörle döndü. Selam bile vermeden gürültüler içinde yanlarından hızla geçti. Bu parça, içeriği ve üslubu dikkate alındığında aşağıdaki yazarların hangisi tarafından yazılmış olamaz?

A) Talip Apaydın
B) Yusuf Atılgan
C) Fakir Baykurt
D) Yaşar Kemal
E) Mahmut Makal

  • Cevap: B

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 33

10. Modernizmi esas alan eserlerde dil ve anlatımda geleneksel tekniklerin dışına çıkılarak bilinç akışı, iç konuşma, geriye dönüş gibi anlatım tekniklerine yer verilmiştir. Klasik eserlerde temel alınan olay, karakter, çevre unsurları önemsizleştirilmiş; simge, imge, bakış açısı, ironi, çağrışım önem kazanmıştır. Bu anlayışta yazılan eserlerde insanlar, duygu ve düşünceleriyle karmaşık ve çok yönlü bir varlık olarak görülür. Modern yaşamdaki bireyin bunalımı, toplumla çatışması, yalnızlığı, huzursuzluğu, topluma yabancılaşmasının anlatıldığı bu eserlerde sıradan bir zaman akışı kullanılmaz; eserdeki kişi veya kişiler aynı zaman dilimi içinde değişik zaman dilimlerini yaşar. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi, modernizmi esas alan bir eserden alınmış olabilir?

A) Pırıl pırıl bir geceydi. Koyu yeşil deniz aşağıdaki kayalıklara çarpıyor, tepemizde mavi yıldızlardan oluşan bir sessizlik uzanıyordu. Çevremiz güzel kokulu ağaçlar ve hışırdayan çalılıklarla doluydu. Ay yükselmekteydi ve uzun, yeşil ağaçların ince gölgeleri taşların üstüne düşüyordu.
B) Koltuktan yarım metre kadar yukarıda, yumurta biçiminde, soluk ve titrek bir ışık peydah oldu. Süratle büyüyor ve salkım gibi üst tarafı geniş ve alt tarafı gittikçe daralan bir şekil alıyordu. Bir kadın yüzü belirdi. Sofadaki fotoğrafa benziyordu. Biçiminde de fark olmayan elbisesinin rengi beyazdı. Üzerine kuvvetli bir ışık hüzmesi vurmuş sedef gibi parlayan yüzde iri gözler Ferit’e dikilmişti. Kenar çizgilerinin titrekliği gittikçe kaybolarak billurlaşan baş hafifçe arkaya doğru meyletmişti.
C) Prens Vefik Paşa ile Münir Bey pek eskiden beri birbirlerini tanıyorlardı. Kırk sene evvel aileleri, birini İzmir’den, ötekini Mısır’dan, Paris’te tahsile göndermişti. Bu iki genç, orada hemen hemen beraber yaşamışlar, az çalışıp çok eğlenmişlerdi. O zamana ait öyle hatıraları vardı ki yıllar geçtikçe aralarındaki bağları bir kat daha kuvvetlendirmişti. Daha sonra tesadüf, onları İstanbul’da birleştirmişti.
D) Çakırdikenliğin içinden koşan çocuk soluk soluğaydı. Çoktan beridir ki durmamacasına koşuyordu. Birden durdu. Bacaklarına baktı. Dikenlerin yırttığı yerden kan sızıyordu. Ayakta duracak hâli yoktu. Korkuyordu. Ha yetişti, ha yetişecekti. Korkuyla arkasına baktı. Görünürlerde kimsecikler yoktu. Ferahladı. Sağa saptı. Bir zaman koştu. Sonra yoruldu. Yorulunca çakırdikenlerin içine yattı.
E) Yollar kalabalıktı. Baktığı yeri gözlerinden en uzun sakladıkları için en çok Bebek tramvayına kızıyordu. Devetüyü paltolu bir kadın görünce yüreği çarptı ama o değildi. Şapkalıydı. Kalktı. Kapıya yürürken duvardaki takvimi gördü. 7 Mart Cumartesi yazılıydı. 27’nin yarısı kara yarısı kırmızıydı. Rahatladı. İşte boşuna beklemişti. İnsanların düzeninde bütün ayrıntılar önemliydi. Günlerin adı bile… Bugünün cumartesi olduğunu bilseydi saat birde onu görürdü.

  • Cevap: E

11. Aşağıdakilerin hangisinde bilgi yanlışı vardır?

A) Pınar Kür’ün Sevgili Arsız Ölüm adlı romanı, Aktaş ailesinin olağanüstüyle iç içe olan yaşantısını odağa alan ve içeriğinden çok dili ve anlatımıyla dikkati çeken bir romandır.
B) Demir Özlü’nün Amerika 1954 adlı romanı; mutlu son ile bitmesi, olay örgüsünün belirgin bir nitelikte olması yönleriyle diğer romanlarından ayrılır.
C) Oğuz Atay; Tutunamayanlafda bir grup Türk aydınının içinde yaşadıkları toplumla uyumsuzluklarını, çağdaş bireyin kendi ve çevresiyle olan problemlerini işler.
D) Orhan Pamuk’un romanı Kara Kitap’ta, II. Meşrutiyet’ten 12 Mart’a kadar bir zaman dilimi içinde bir ailenin yaşamı anlatılır.
E) İnci Aral’ın Hiçbir Aşk Hiçbir Ölüm adlı romanı, toplumsal bir fonun arkasında geçen ve daha çok kadınlar arası iletişimsizlik problemini ele alan bir içeriğe sahiptir.

  • Cevap: A

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 34

12. Çağdaş romancılığın başyapıtlarından biri olan eser, aslında yalın bir kurguya dayalıdır. Romanda uçsuz bucaksız bozkırların kuş uçmaz kervan geçmez köşelerinin birinde, trenlerin geçtiği küçük bir aktarma istasyonunda görevli iki arkadaştır Yedigey ve Kazgangap. Yer, Sarı Özek bozkırıdır. Kırgızistan’ın uçsuz bucaksız bozkırlarının birinde Sarı Özek’teki basit ve tekdüze bir yaşamın; demiryolcu Yedigey’in, İkinci Dünya Savaşı’ndan beri arkadaşı ve en yakın dostu Kazangap’ı, vasiyeti üzerine, atalarından miras kaldığına inandığı ve kutsal bildiği Sarı Özek bölgesinde bir mezarlığa gömmek istemesinin ve bu süreçte yaşadığı çelişkilerin öyküsüdür. Bu parçada sözü edilen romanın yazarı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bahtiyar Vahapzade
B) Cengiz Aytmatov
C) Cengiz Dağcı
D) İsmail Gaspıralı
E) Özker Yaşın

  • Cevap: B

13. “Birleşme sırasında kelimelerinden hiçbiri veya ikinci kelimesi anlam değişikliğine uğramayan birleşik kelimeler ayrı yazılır.” Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kurala uyulmadığı için bir yazım yanlışı yapılmıştır?

A) Bir çadıra konmuş, ağzı odunla açık tutulan bu köpek balığı kokuncaya kadar halka gösterildi.
B) Gözlerinin kara kuyusunda toplu iğne başı kadar küçük, küçücük bir ışık sinsice yanıp söndü.
C) Konuşmaya dalınca farkında olmadan uzaklaşarak, görüş alanından çıkarmıştı hamam böceğini.
D) Ne emeklerle yetiştirdiği fidelerin büyük bir kısmı kurumuş, kalanları da dana burnu kesmişti.
E) Başarılı oyunların hemen hepsinde bu yönetmen, müzikçi, dekorcu, ışıkçı iş birliği görülüyordu.

  • Cevap: D

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 35

14. Türk Milleti!
Kurtuluş Savaşı’na başladığımızın on beşinci yılındayız. Bugün Cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır. Kutlu olsun!
Şu anda büyük Türk milletinin bir ferdi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve heyecanı içindeyim. Yurttaşlarım!
Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Atatürk’ün bu konuşmasıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Hitap cümlelerine yer verilmiştir.
B) Etkili ve kısa cümleler kullanılmıştır.
C) Süslü, sanatlı bir dil kullanılmıştır.
D) Coşkulu bir anlatıma sahiptir.
E) Siyasi söylev türüne örnektir.

  • Cevap: D

15. Eğer mutluluğu tanımıyorsan o da sana merhaba demez, hayatın yollarında bir kez karşılaşsan bile ne sen onu tanırsın ne de o sana selam verir. Mutluluğu tanıyacaksın. Kim bilir belki evin bahçesinde büyüyen çam ağacıdır mutluluk, belki de sokağın köşesinde boy atan akasyadır. Bahçede çam yoksa, sokağa akasya salınmıyorsa o zaman da pencereden görünen avuç içi kadar denizdir. Pencereden deniz görünmüyorsa sokağa bak. Sokakta oynayan bir çocuk yok mu? Varsa adı mutluluktur. Ya yoksa? O zaman belki de bir kedidir soğuk kış gününde camdan bakan.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yaşadığı yeri ve o yerin özelliklerini bilen insan mutlu olabilir.
B) Mutluluk, insanın sahip olmak istediği temel ihtiyaçlardandır.
C) İnsan mutlu olmak için bir arayış içinde olmak zorundadır.
D) İnsan mutlu olmak isterse mutluluğu her şeyde bulabilir.
E) Doğadaki varlıkları gözlemlemek insanı mutluluğa götürür.

  • Cevap: C

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 36

16. Necati Cumalı’nın ülkemizde ve uluslararası alanda en çok sahnelenen oyunu—, bir töre komedyasıdır. Kırsal kesim yaşamında sıklıkla karşılaşılan “kız kaçırma” olayı, oyunun ana izleğini oluşturur. Oyunda doğal olanla kurmaca olanın, yani; töreler karşısında aşkın çatışması verilir. İnsanın en doğal istemi olan aşkın, kırsal yaşama sahip kapalı toplumlarda töre baskısına rağmen türlü entrikalar çevrilerek nasıl galip gelebileceği sergilenmektedir. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki oyunlardan hangisi getirilmelidir?

A) Ayarsızlar
B) Karayar Köprüsü
C) Nalınlar
D) Kahvede Şenlik Var
E) Hep ve Hiç

  • Cevap: C

17.
• Töre adlı oyunda, kökeni ne olursa olsun kan davasının gereksizliği anlatılırken asıl acıyı çekenlerin geride kalanlar, yani kadınlar olduğu vurgulanır.
• Sarı Naciye, bir orman içi köyde yaşayanların bereketli topraklarda çeltik ekimiyle uğraşan diğer insanların da yerleştiği Çukurova köylerine göç isteğini işleyen bir oyundur.
• Midas’ın Altınlarında, her tuttuğu altına dönen Midas’ın giderek çevresi ve halkı için ölümcül bir tehdit olması işlenirken halkın da onun bu ihtirasını hazırlayan ve besleyen tutumu vurgulanır.
• Hurrem Sultan adlı oyunda saltanat tutkusunun perişan ettiği Hurrem Sultan; sultanlık, annelik, entrikacılık, hilecilik, kıskançlık vb. tüm yönleriyle ortaya koyulmaya çalışılmıştır.
Aşağıdakilerden hangisi, bu cümlelerde dile getirilen oyunların yazarlarından biri değildir?

A) Turan Oflazoğlu
B) Turgut Özakman
C) Orhan Asena
D) Recep Bilginer
E) Güngör Dilmen

  • Cevap: A

18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde virgülün kullanımında yanlışlık yapılmıştır?

A) Cumaları bahçede buluştukça, saatlerce dertleşiyorlardı.
B) Bu akşam Datça’ya gidiyor musunuz, diye sormuştu.
C) Evet, kırk seneden beri babasıyla bu mesleği yapıyordu.
D) Köyde kim çaresiz kalırsa, kimin işi bozulursa İstanbul’a gider.
E) Bu, tek gözlü, genç fakat ihtiyar görünen bir adamcağızdır.

  • Cevap: A

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tekrar Testleri Karma Test Çözümleri Sayfa 37

19. Deneme; herhangi bir konu üzerinde, yazarın kesin sonuçlara gitmeden, kendi kişisel görüş ve düşüncelerini anlattığı bir düzyazı türüdür. Buna göre aşağıdakilerden hangisi bir denemeden alınmış olabilir?

A) Geçim koşullarının ağırlaştığı bölgelerde köylüler, gündeliklerin yüksek olduğunu duydukları şehirlere çalışmak için gelmektedirler. Köyde geçim koşullarının ağırlaşması, tarlaların yetersizliği ve verimsizliği ile ilgilidir. Kuraklık, ürünlerin zarar görmesi, hayvan hastalıkları gibi sebepler güçlükleri daha da artırmaktadır.
B) Dilimiz, konuşma dilimizden çok yazı dilimiz, yıllardan beri, yüzyılı aşkın bir zamandan beri durmadan değişiyor. Değişmesini bir dileyen oldu bir buyuran oldu diye değil, değişmesi gerektiği için, değiştirmek zorunda olduğumuzdan, içimizden duyduğumuz için değişiyor. Elimizdeki dille, dünden kalan dille, istediğimizi söyleyemediğimiz, istediğimiz gibi söyleyemediğimiz için değişiyor.
C) Türk dilinin en eski izleri Sümer kaynaklarındaki Türkçe sözlerdir. MÖ 3100-MÖ 1800 yılları arasına ait Sümerce metinlerde 300’den fazla Türkçe söz yer almaktadır. Sümerceyle Türkçedeki ortak sözler ya ortak kökenden gelmektedir ya da alışveriş sonucu ortaya çıkmıştır.
D) Geminin batmakta olduğunu söyleyenler, delikleri tıkamak şöyle dursun, tekneye kova kova su taşımaktan geri durmuyorlar. Dalın kırılacağını haykıranlar, ayaklarını yere basıp yükü hafifletmek yerine, eşlerini dostlarını da aynı dala asılmaya çağırıyorlar.
E) Sinağrit Baba, kayasının kenarında durmuş, lacivert âlem içinde hafifçe yakamozlanan oltalarla, cıvalı zokalardan aydınlanan saray meydanını seyrediyordu. Oltalar gitgide çoğalıyordu. Sinağrit ve mercanlar şehrinin göbeğinde şimdi tatlı tatlı sallanan on beş tane fener vardı. Öteki kovuklardan mercan balıkları çıkıyor, fenerlerden birine hücum ediyor, budalaca yakalanıyorlardı.

  • Cevap: B

20. (Nene sedirde oturmaktadır. Bastonu ile yere vurur, merakla bekler, Küçük Gelin gelir.)
K. Gelin: Buyur Nene!
Nene : Gün ışıdı, değil mi?
K. Gelin: Işıdı ya.
Nene : Zühre kalkmadı mı daha?
K. Gelin: Uyandı da kalkmıyor.
Nene : Hasta mıdır?
K. Gelin: Yoo. “Ölürüm de aşağı inmem!” diyor.
Nene : Deli bu çocuk.
K. Gelin: Akşam ağzına bir şey koymadıydı. Şimdi de “Ölürüm, yemem!” diyor.
Nene : Delinin önde gideni bu.
K. Gelin: Bütün gece ağladı.
Nene : (Derin bir acıyla) Deme!
K. Gelin: Ağlamasın olur mu Nene? Zühre bilmez mi, bu sevginin yolu açık değildir. Nene : Değil midir?
K. Gelin: Değildir Nene.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Modern Türk tiyatrosuna özgü nitelikler taşıdığı
B) Şiirsel bir anlatıma sahip olduğu
C) Sahneleme tekniğine uygun olduğu
D) Gündelik hayattan bir kesite yer verildiği
E) Olayların hâkim bakış açısıyla anlatıldığı

  • Cevap: E

12. Sınıf Tekrar Testleri Türk Dili ve Edebiyatı Karma Test Çözümleri ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!