Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 232

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 232 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 232

Orhan Kemal, Türk edebiyatında Bereketli Topraklar Üzerinde, Baba Evi, Murtaza gibi eserleriyle tanınmış, eserlerini toplumcu-gerçekçi anlayışla kaleme almış bir sanatçıdır. Bu anlayışla eser veren sanatçılar arasında Sadri Ertem, Sabahattin Ali, Yaşar Kemal, Fakir Baykurt, Samim Kocagöz gibi isimler yer almaktadır. Bu anlayıştaki yazarlar, eserlerinde mekân olarak Anadolu’ya yer vermiş; köy ve köylü gerçeğini, köy sorunlarını gerçekçi bir bakış açısıyla anlatmışlardır.

1. Bu bilgilerden ve metinden hareketle Hanımın Çiftliği adlı romanda dönemin gerçekliğini yansıtan hangi ifade ve unsurları tespit edebilirsiniz? Açıklayınız.

  • Cevap: Olası cevap: Her edebî metin, yazıldığı dönemin gerçekliğini az ya da çok yansıtır. Hanımın Çiftliği adlı romanda da dönemin gerçekliğine dair yansımalar görülmektedir. Toplumcu-gerçekçi tarzda yazılmış bu romanda dönemin gerçekliğine dair köydeki yaşam tarzı; köy ve köylü sorunları; zengin-fakir, güçlü-güçsüz çatışmaları; geçim mücadelesi; uzun yıllar fabrikalarda ya da bereketli Çukurova topraklarının güneşi, yağmuru, ayazında çalışmış insanlar ele alınmıştır. Ayrıca eserde konuşma dili kullanılmış, kahramanlar yöresel ağızlara göre konuşturulmuştur.

2. Toplumcu-gerçekçi anlayışla yazılmış eserlerin insanın bilinçlenmesinde, “uyanmasında nasıl bir etkisi olduğunu düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi gerekçelendirerek açıklayınız.

  • Cevap: Olası cevap: Yapıcı, olumlu bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Bu tip eserlerde toplumun içinden, günlük hayatta rastlayabileceğimiz insanlara ve olaylara yer verildiği için eseri okuyan kişi, kendi hayatı ile eserde anlatılanlar ve kişiler arasında rahatlıkla ilişki kurabilir. Dolayısıyla insanlar okuduklarından bir ders çıkarıp ona göre hayatlarına bir yön verebilirler. Çevrelerinde yanlış giden bir şeyler varsa onun farkına varabilirler veya benzer bir sorun yaşadıklarında o sorunu çözmekte sıkıntı yaşamazlar.

3. Roman yazmak için, önce görmek gerektir: Hayatı, insanları ve tabiatı inceleyerek görmek… Bir roman ne kadar hayalden olursa olsun, olay bulutlarda geçmeyecektir. Kişiler gözle görünen birer hayal olmayacaktır; oradaki insanlar, “maddî” hayatın dışında “manevî” hayat yaşamayacaklardır. Demek ki, hayat bildiğimiz hayat; insanlar, bildiğimiz insanlar; tabiat da bildiğimiz tabiattır.
Mahmut Yesari, TDK Roman özel sayısı

Yukarıda aynı zamanda bir roman yazarı olan Mahmut Yesari’nin “roman”la ilgili düşüncelerinden bir bölüm verilmiştir. Okuduğunuz metni bu görüş doğrultusunda değerlendirerek düşüncelerinizi yazınız.

  • Cevap: Olası cevap: Mahmut Yesari burada romanın gerçekçi olması gerektiğinden, istense de hayattan kopuk olamayacağından, roman ne kadar kurmaca olursa olsun romanda anlatılan hayatın bizim yaşadığımız, bildiğimiz hayat olduğundan bahsetmiştir. Okuduğumuz metinde de bu gerçeklik canlı ve inandırıcı tasvirler yapılarak, hâkim bakış açısı aracılığıyla kahramanın duy- gu-düşüncelerine yer verilerek ve kahramanlar ağız özellikleri ile konuşturularak sağlanmıştır.

12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 232 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!