Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 235

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 235 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 235

Metni okuyunuz. Aşağıdaki soruları okuduğunuz metin çerçevesinde cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

Gelibolu

Gelibolu’nun ayazı yamandır. Hiç acımaz, çarpar insanı.
Gelibolu’nun ayazı serttir. Ege’den hiç beklenmeyecek kadar hırçındır. İnsafsızdır. Uğultulu seslerle ürkütücü bir hikâye anlatarak dolaşan rüzgâr insanı döver, hırpalar. Sessiz ve incecik yağan erken bahar yağmuru, rüzgârın anlattığı ürkütücü hikâyeyi anlamış kadar içini titretir insanın. Rüzgârın anlattığı hikâye, bunu daha önce hiç duymamış, hiç bilmemiş olanları bile etkiler, hüzünlü bir iz bırakır ziyaretçilerde. Gelibolu’nun rüzgârı yorar, yalnızlaştırır. Gelibolu’nun ayazı yaman ve ürperticidir. Yabancılar bunu anlamaz, Doğu Akdeniz’de ayazın bu kadar sert olabileceğine inanmazlar. Ancak Çanakkale’nin yerlileri bilir ayazının sertliğini. Gelibolu Yarımadası ayazın en yaman vaktinde; erken baharda çarpar insanı.
2000 yılının bir Mart sabahında, henüz hava karanlıkken Çanakkale Milli Parkı’nda son model bir cip ilerliyordu. Genç bir turist rehberi, yabancı bir turisti Arıburnu Anzak Koyu’na doğru götürmekteydi. Birazdan gün ağaracaktı. Saatler dışında her şey simsiyah geceyi doğruluyordu. Arıburnu Koyu’na varınca cip durdu.

(…)
Gökyüzünde uçuk pembe utangaç bulutlar belirip, mavi renkler griye dönünce cipin sağ ön kapısı açıldı. İçinden sarışın, ince uzun, genç bir kadın indi. Dışı muşamba, astarı yünlü ekose yağmurluğuna sıkıca sarınıp, kapşonunu başına taktı ve Koy’a doğru yürüdü. Rehber o dönene kadar cipin içinde bekleyecekti.

Kadın Koy’a varınca durdu, pantolonunun paçalarını dizlerine kadar sıvadı. Uğultulu ıslak rüzgâra ve ince yağan iç ürpertici yağmura aldırmadan botlarını ve çoraplarını çıkarttı. Çoraplarını botlarının içine sakladı. Çıplak ayaklarına batan çakıl taşlarını ve et kesen soğuğu umursamadan denizin içinde yürümeye başladı. Su dizlerine varıncaya dek yürüdü. Orada durdu. O zaman döndü; sırtını denize, yüzünü karaya verdi. Tam karşısında Arıburnu Yarı haşmetle yükseliyor, hemen önünde Anzak askerlerinin taşları yağmurla yıkanmış mezarları duruyordu. Güneşin çok serin ve solgun erken ışıkları kadının yüzüne dokunduğunda, o dudaklarını ısırmaya, gözlerini kırpıştırmaya başladı. Kendi kendine bir şeyler mırıldandığı düşünülebilirdi. Belki bir dua, belki bir şarkı. Sanki üşüdüğünü hissetmişti, ama üşüyen yalnızca dudaklarıydı. On dakika, belki biraz daha fazla.
(…)

Buket Uzuner

  • Cevap: Bu sayfada herhangi bir soru bulunmamaktadır.

12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 235 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2024 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!